WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Haksız eylem nedeniyle kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat davasının, genel yetkili mahkemeyi düzenleyen HUMK. nun 9/1. maddesi uyarınca davalının ikametgâhı mahkemesinde açılabileceği gibi, aynı Kanunun 21. maddesi uyarınca haksız fiilin işlendiği yer mahkemesinde de açılabileceği; kişilik hakkı ihlaliyle ilgili özel yetki kuralı getiren 4721 sayılı TMK. nun 25/son maddesine göre davacının, kendi yerleşim yeri mahkemesinde de dava açabileceği, bu bağlamda kişilik hakları saldırıya uğrayan kimseye, yetki konusunda geniş bir seçimlik hakkının tanındığı her türlü duraksamadan uzaktır (HGK. 13.02.2008 gün ve 2008/4-127 E. 2008/130 K. sayılı ilamı). Somut olaya gelince; kişilik haklarına saldırı iddiasıyla manevi tazminat talebinde bulunan davacı, yetki konusunda seçimlik hakkını, haksız eylemin işlendiği ve aynı zamanda kendi yerleşim yeri mahkemesinde kullanmıştır....

    aleyhine 12/02/2014 gününde adli yardım talepli olarak verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine adli yardım talebi kabul edilerek mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 21/02/2017 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava tarihi 12/02/2014 olup, karar başlığında 03/04/2015 olarak hatalı yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak değerlendirilerek bozma sebebi yapılmamıştır. Dava, kişilik halklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 15/10/2014 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20/10/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir....

        Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/383 sayılı dosyaya verdiği cevap dilekçesinde kişilik haklarına saldırıldığından bahisle manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Gerek dava konusu gazete yazısında gerekse davalı ... tarafından verilen dilekçelerde davacının rüşvet alan kişi olarak tanımlandırıldığı oysa bu iddiayı doğrulayan herhangi bir belge ve soruşturmanın bulunmadığı gözetildiğinde, davacının kişilik haklarına saldırı oluştuğunun kabul edilmesi ve uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği düşüncesinde olduğumdan davacının karar düzeltme isteminin reddine ilişkin çoğunluk kararına katılmıyorum. 18/09/2013...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-karşı davalı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı-karşı davacı ... aleyhine 27/05/2010 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi ve karşılık davada davalı-karşı davacı ... vekili Avukat ... tarafından davacı-karşı davalı ... aleyhine 11/06/2010 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın reddine, karşı davanın ise kabulüne dair verilen 10/07/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı-karşı davalı ... vekili tarafından istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Davacı-karşı davalı ...'...

            ın diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava ve birleşen dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile birleşen davada davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar .. tarihlerinde .. ilinde yayımlanan .. isimli gazetelerde davalılar .., kişilik haklarına saldırı nitelikli beyanlarının yayınlandığını, davalılar hakkında açılan ceza davaları olduğunu belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, davalılardan ... hakkında açılan asıl davada, davaya konu ifadelerin eleştiri kapsamı içinde kalması nedeniyle davanın reddine, ... hakkında açılan birleşen davanın ise, dava konusu basın açıklaması nedeniyle açılan ......

              Ş.. vdl aleyhine 23/07/2012 gününde verilen dilekçe ile basın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03/12/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar, "Y.. K..'na haciz şoku" başlıklı haberin gerçeğe aykırı olduğunu, anılan haberin davacıların ticari itibarını zedelediğini belirterek, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır....

                Bunun dışında, davalıdan kaynaklanan davacının kişilik haklarına saldırı teşkil eden maddi bir olay da mahkemece belirlenmemiştir. O halde, davacının manevi tazminat isteğinin reddi gerekirken, kabulü usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan diğer bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 23.02.2016 (Salı)...

                  Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğerleri aleyhine 31/12/2015 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 14/07/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçeleri kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davacıların talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir. Davacılar vekili; davalı şirketin imtiyaz sahibi olduğu ......

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat davası üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü: KARAR Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle; basının ayrıcalık taşıyan konum ve özgürlüğünün, tüm özgürlüklerde olduğu gibi sınırsız olmadığı, bundan dolayıdır ki, yayınlarında kişilik haklarına saygı göstermesi, gerek Anayasanın Temel Haklar ve Ödevler bölümünde yer alan ve gerekse 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 24 ve 25. maddeleri ile özel yasalarda güvence altına alınmış bulunan kişilik haklarına saldırıda bulunmamasının yasal bir zorunluluk ve hukuki gereklilik olduğu, somut olayda; davacının cezaevinden...

                      UYAP Entegrasyonu