Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davaya konu olan sözlerin, davalı tarafından, müvekkilinin boşanma davasında ve yargılama sırasında söylenen sözler olduğu anlaşılmış olup, TBK'nın 58. maddesi gereğince davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde değildir. Bu durumda, mahkemece manevi tazminat isteminin reddedilmesi gerekirken, kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ve kararın bozulmasını gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 20.10.2011 gün ve 2011/137 E., 2011/314 K. sayılı kararın incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 09.04.2013 gün ve 2012/7547 E., 2013/6553 K. sayılı ilamı ile; (...Dava, basın yoluyla kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat davasıdır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, Taraf Gazetesi'nin 03/04/2010 günlü sayısında davalının kaleme aldığı “Irkçılar Parmak Kaldırsın” başlıklı köşe yazısının kişilik haklarına saldırı oluştuğunu ileri sürerek, davalıların manevi tazminat ile sorumlu tutulmasını istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 11/04/2016 gününde verilen dilekçe ile görevi kötüye kullanma suçundan beraat kararı verilmiş olmasına rağmen iş ve sosyal yaşamında bu suçla isnat edilmesi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın maddi tazminat yönünden reddine, manevi tazminat yönünden ise kısmen kabulüne dair verilen 03/10/2017 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız şikayet nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın maddi tazminat yönünden reddine, manevi tazminat yönünden ise kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat ve yayın davasının mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 06/10/2020 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. K A R A R Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat ve kararın yayınlanması istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece; davalının eylemlerinin davacıların kişilik haklarına saldırı oluşturduğu gerekçesiyle maddi ve manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dava dilekçesi incelendiğinde; davacılar, dava dışı eşin davalıya sağlığındayken bağışladığı araç ve takıların aynen iadesini, mümkün değilse nakden tazminini, ayrıca maddi ve manevi zararların ödetilmesini talep etmişlerdir. Mahkemece, davacıların maddi ve manevi tazminat istemleri yönünden hüküm oluşturulmasına rağmen, bağışlanan eşyaların aynen iadesi, mümkün değilse nakden tazminini talepleri hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. 6100 sayılı HMK'nın 297/2. maddesi uyarınca; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Bu yön, kamu düzenine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... vd. tarafından, davalılar ... vd. aleyhine 24/01/2012 gününde verilen dilekçe ile basın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16/10/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm; davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı şirkete ait ... Gazetesinde yayınlanan haberde kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunu ileri sürerek manevi tazminat talebinde bulunmuştur....
diğer temyiz itirazına gelince; Dava, haksız fiil ve kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir....
Bölge adliye mahkemesince, davalı kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yol açan kusurlu eylemlerinin davacı erkeğin bizzat şahsına yönelik kişisel haklarını ihlal etmediği gerekçesiyle davacı erkeğin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Oysa ilk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen davalı kadının, davacı erkeğin annesi ve ablasına hakaret ve annesine karşı şiddete varan eylemleri, davalı erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil edecek niteliktedir. Gerçekleşen bu durum karşısında davacı erkek yararına uygun bir miktarda manevi tazminata (TMK m. 174/2) hükmedilmesi gerekirken, kişilik haklarına saldırı olmadığı gerekçesi ile bölge adliye mahkemesince davacı erkeğin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda 2. bentte açıklanan sebeple Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2....
Ben, seni yapacağın bilimsel çalışmalarınla görmek isterim, Sana her türlü yardımı yapmaya hazırım. ile birlikte hareket edip adını kirletme" dediğini öğrendiğini, bu sözlerle davalının hakaret yoluyla kişilik haklarına saldırıda bulunduğunu iddia ederek, uğradığı manevi zararın davalıdan tazmini isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece , davalı tarafından söylenen sözlerin davacının kişilik haklarını ihlal eder nitelikte olduğu gerekçesiyle istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından, taraflar arasında öteden beri süregelen anlaşmazlıklar olduğu, hakaret, tehdit ve kasten yaralamaya teşebbüs suçlarına dayanarak açılan başka manevi tazminat davasının olduğu, aralarındaki anlaşmazlığa yönelik tanık beyanlarının da bulunduğu anlaşılmakla, tüm bu hususlar değerlendirildiğinde davalı tarafından söylendiği iddia olunan sözlerin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığının kabulü gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için, boşanmaya sebebiyet veren vakıaların manevi tazminat talep eden eşin kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunması gereklidir. Yapılan yargılama, toplanan delillerden boşanmaya sebebiyet veren vakıalar kadının kişilik haklarına saldırı niteliği taşımamaktadır. Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesinde düzenlenen manevi tazminatın koşulları kadın lehine oluşmamıştır....