İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama sonucu verilen kararda özetle; 2330 sayılı yasanın 3/b,d sayılı bentlerine göre davacının maddi tazminatı ödemesini olay tarihi itibariyle yapması gerektiği, bu yüzden nakti tazminat konusunun tazminat bağlama kararı olan 2017 yılı itibarı ile davalının sorumlu olmadığı, kısmen kabul edilen bilirkişi raporundan davacının 2015 yılı olay tarihi itibariyle isteyebileceği maddi tazminatın 7.893,00 TL olduğu, davacının bu miktardaki alacak talebinde haklı olduğu, ödeme ile halefiyetin oluştuğu bu nedenle 01/09/2017 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına bu nedenlerle davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine karar verilmiştir. D E L İ L L E R : Karşıyaka 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/679 Esas sayılı dosyası,bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamıdır....
Bu açıklamalar doğrultusunda, davaya konu iş kazasından kaynaklı tazminat davalarında davacının maddi tazminat alacağının tespiti, yargılama sürecinde taraflarca gösterilecek delillere göre belirlenip hesap edilecek olmasına göre davanın açıldığı tarih itibariyle davacının maddi tazminat alacağını tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyecek olması nedeniyle ve hukuki nitelendirmenin Hakime olduğu hususu da dikkate alınarak davayı 6100 sayılı H.M.K’nun 107.maddesine dayalı belirsiz alacak davası olarak değerlendirerek dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerin de bu doğrultuda irdelenmesi, sonucuna göre yargılama sürecinde sunulan maddi tazminatın artırılmasına dair istemin de ıslah olarak değil; talep artırım talebi olarak değerlendirilmesi ve buna göre de zamanaşımının dava tarihi itibariyle tüm alacak yönünden kesildiğinin kabul edilerek talep artırıma yönelik dilekçeye yönelik zamanaşımı def’inin reddine karar verilmesi gerektiği açıktır." şeklindedir....
Bu açıklamalar doğrultusunda, davaya konu iş kazasından kaynaklı tazminat davalarında davacının maddi tazminat alacağının tespiti, yargılama sürecinde taraflarca gösterilecek delillere göre belirlenip hesap edilecek olmasına göre davanın açıldığı tarih itibariyle davacının maddi tazminat alacağını tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyecek olması nedeniyle ve hukuki nitelendirmenin Hakime olduğu hususu da dikkate alınarak davayı 6100 sayılı H.M.K’nun 107.maddesine dayalı belirsiz alacak davası olarak değerlendirerek dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerin de bu doğrultuda irdelenmesi, sonucuna göre yargılama sürecinde sunulan maddi tazminatın artırılmasına dair istemin de ıslah olarak değil; talep artırım talebi olarak değerlendirilmesi ve buna göre de zamanaşımının dava tarihi itibariyle tüm alacak yönünden kesildiğinin kabul edilerek talep artırıma yönelik dilekçeye yönelik zamanaşımı def’inin reddine karar verilmesi gerektiği açıktır." şeklindedir....
Hak sahibi sigortalı tarafından Gebze 8.İş Mahkemesinin 2016/128 E.sayılı dava dosyası üzerinden bu davanın konusu olan meslek hastalığı nedeniyle davalı işverene karşı açmış olduğu tazminat davası sonucunda; davacının davalı işyerindeki meslek hastalığı sebebiyle maluliyetinin %0 olarak tespit edilmiş olması nedeniyle maddi zararının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği, hükmün yasa yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi İnceleme konusu karar, haksız fiilden kaynaklanan tazminatın rucüen tahsili isteğine ilişkin olup, dosyanın Yargıtay 4. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 28.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava TTK'nun 1301 maddesi hükmü uyarınca açılan rucüen tazminat istemine ilişkindir. 1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değrlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Mahkemece benimsenen bilirkişi raporunda davalının %62.5 oranında kusurlu olduğu belirlenmiş ve bu kusur oranına göre hesaplanan 6.403.407.928 TL'sı tazminattan Zorunlu Mali mesuliyet sigortasının sorumlu olduğu 4.000.000.000 TL'nin mahsubu ile 2.403.470.928 TL'sı tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde fazla tazminata hükmedilmesi doğru değildir....
Yapı Kredi Bankası Tekirdağ Şubesinde bulunan TR71 0006 7010 0000 0089 7216 86 IBAN NoIu kredi borcuna istinaden kefil sıfatıyla 12.09.2012 tarihinde 63.855,00- TL ödeme yaptığını, bu ödeme dolayısıyla davalının müvekkillinin rucüen tahsili istemiyle icra takibinde ödeme emrinde borcun 63.855,00- TL olarak yazıldığı halde maddi hata nedeniyle asıl alacak olarak 65.855,00- TL yazıldığını, gerçekte toplam 63.855,00- TL alacağının tahsili amacıyla Tekirdağ 1. İcra Müdürlüğü'nün 2018/1029- Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, takip dayanağı Örnek 7 No.lu İlamsız Ödeme Emri davalıya 09.02.2018 tarihinde tebliğine müteakip, davalı tarafından 15.02.2018 tarihinde icra takibine, borca ve tüm fer'ilerine itiraz etmesi nedeniyle icra takibinin durduğunu, müvekkili tarafından davalının T.C....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Dava, rucüan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ......
Dava, rucüen tazminat istemine ilişkindir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı .....vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki belgeler okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 21.07.2004 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak, öngördüğü istisnalar dışındaki hükümleri yayım tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ve ayrıca 5236 sayılı Kanun, katsayı artışı da uygulanmak suretiyle bu kanunların yürürlük tarihinden sonra yerel mahkemelerce verilen hükümler yönünden 2012 yılı için 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427. maddesindeki temyiz (kesinlik) sınırını 1.690,00 TL. olarak değiştirmiştir....
Taraflar arasındaki rucüen tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 ... maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; İlk derece Mahkemesi kararının, temyiz yoluna başvurmayan davalı vasisinin, tebliğ tarihinde geçerli olan mernis adresine, usulüne uygun tebliğ edildiğini gösterir belgenin dava dosyası içerisinde ve UYAP ile oluşturulan elektronik ortamda yer almadığı belirlenmiştir....