WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın haksız eylem nedeniyle maddi tazminat davası olduğu, birden fazla davalı olduğundan, dava sebebine göre haksız eylemin gerçekleştiği yer olan ... yetkisinin kesin olduğu gerekçesiyle yetkisizlik nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 7/1. maddesi “Davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır” 16. maddesi ise “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir”. şeklinde düzenlenmiştir. Haksız eylemden doğan tazminat davalarında davacıya yetkili mahkeme konusunda seçimlik hak tanıyan HMK’nın 16. maddesindeki düzenleme gereğince davacı ikametgahı mahkemesinde dava açılmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 26/05/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem sebebiyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 09/06/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların tüm temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalıların temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız eylem sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

      Mahkemece, davanın haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası olduğu, birden fazla davalı olduğundan, dava sebebine göre haksız eylemin gerçekleştiği yer olan Sinop Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yetkisinin kesin olduğu gerekçesiyle yetkisizlik nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 7/1. maddesi “Davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır” şeklinde düzenlenmiştir. Aynı Yasa’nın 16. maddesine göre “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir”....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat ve Ecrimisil DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ: 16.03.2016 K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan haksız eylem hukuki sebebine dayalı el atmanın önlenmesi, eski hale iade, ecrimisil (tazminat) istemine ilişkindir. Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 16.01.2016 tarih, 2016/1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 26.02.2016 tarihli ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.02.2016 gün 2016/1 sayılı Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca Dairemizin görevinde bulunmamaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... ve ... vekili Avukat ... tarafından, asıl davada davalılar ... ve diğerleri aleyhine 16/10/2015 gününde verilen dilekçe ile kasten yaralama eylemi nedeniyle haksız eylem nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat, davacılar ... ve ... vekili Avukat ... tarafından, birleşen davada davalılar ... ve diğerleri aleyhine 01/04/2015 gününde verilen dilekçe ile kasten yaralama eylemi nedeniyle haksız eylem nedenine dayalı maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davada manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne, maddi tazminat isteminin kabulüne, birleşen davada ise maddi tazminat isteminin reddine dair verilen 17/09/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili, davalılar ... vekili ve ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği...

            Açıktır ki, hükmedilecek tazminat, hiçbir şekilde zarar miktarından fazla olamaz. Zarar miktarı tazminatın azami sınırını teşkil eder (Turgut Uyar, Açıklamalı-İçtihatlı Borçlar Kanunu Genel Hükümler, Birinci Cilt, 1990 bası, s.549). Bir başka ifadeyle, tazminat miktarı hiçbir zaman gerçek zararı aşmamalıdır. Kısaca, tazminat miktarının belirlenmesinde, zarar görenin gerçek zararının esas alınması zorunlu olup; burada ilke, zarar doğurucu eylem, zarar görenin malvarlığında gerçekten ne miktarda bir azalmaya neden olmuş ise, zarar verenin tazminat borcu da, o miktarda olmalıdır. Somut olaya gelince; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu, zarar görenin haksız eylem nedeniyle yaptığı gerçek masraflar göz önünde bulundurulmaksızın, davacı kurumun onarım giderleri belgelerinde yer alan miktarlar doğru kabul edilmek suretiyle düzenlenmiş olup; soyut nitelikte, denetime elverişli olmayan ve gerçek zararın varlığını ve miktarını tespit edecek nitelikte bulunmamaktadır....

              Açıktır ki, hükmedilecek tazminat, hiçbir şekilde zarar miktarından fazla olamaz. Zarar miktarı tazminatın azami sınırını teşkil eder (Turgut Uyar, Açıklamalı-İçtihatlı Borçlar Kanunu Genel Hükümler, Birinci Cilt, 1990 bası, s.549). Bir başka ifadeyle, tazminat miktarı hiçbir zaman gerçek zararı aşmamalıdır. Kısaca, tazminat miktarının belirlenmesinde, zarar görenin gerçek zararının esas alınması zorunlu olup; burada ilke, zarar doğurucu eylem, zarar görenin malvarlığında gerçekten ne miktarda bir azalmaya neden olmuş ise, zarar verenin tazminat borcu da, o miktarda olmalıdır. Somut olaya gelince, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu, zarar görenin haksız eylem nedeniyle yaptığı gerçek masraflar göz önünde bulundurulmaksızın, davacı Kurumun onarım giderleri belgelerinde yer alan miktarlar doğru kabul edilmek suretiyle düzenlenmiş olup; soyut nitelikte, denetime elverişli olmayan ve gerçek zararın varlığını ve miktarını tespit edecek nitelikte bulunmamaktadır....

                Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Asıl dava, tasarıma tecavüzün tespiti, meni ve bundan kaynaklı maddi ve manevi tazminat ile haksız rekabetin tespiti, meni ve bundan kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece, haksız rekabetin tespiti ve önlenmesine, maddi ve manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne, tasarımla ilgili taleplerin reddine karar verilmiştir....

                  Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; manevi tazminat taleplerinin haksız ve yersiz olarak reddedildiğini, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı tarafça istinaf başvuru dilekçesine karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, haksız eylem sebebine dayalı manevi tazminat talebine ilişkindir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 25/04/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem sebebiyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 22/10/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem sebebiyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, müvekkilinin eşi ile davalı arasında evlilik birliği devam ederken birliktelik yaşandığını ve davalının müvekkiline hakaret ettiğini belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu