"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ..., ... ve ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 14/02/2012 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem sebebiyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 22/11/2013 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların manevi tazminata dair temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalıların maddi tazminata dair temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız eylem sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
RESMİ NİKAH YAPILMAMASI NEDENİYLE GEÇİMSİZLİK SONUCU AYRILMA HAKSIZ EYLEM SEBEBİYLE MADDİ VE MANEVİ TAZMİNATGÖREVHUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 114HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 115 "İçtihat Metni"Davacı N.. A.. vekili Avukat A.. K.. tarafından, davalılar H.. A.. ve diğeri aleyhine 19/03/2013 gününde verilen dilekçe ile eşya alacağı ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; eşya alacağı ve davalı H.. A.. yönünden manevi tazminat talebinin kabulüne, davalı H.. A.. yönünden manevi tazminat talebinin reddine dair verilen 05/06/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğeri aleyhine 05/12/2008 gününde verilen dilekçe ile haksız eyleme dayalı maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29/06/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince; dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, haksız eylem (vekalet görevinin kötüye kullanılması) sebebine dayalı alacak talebine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 4.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 16.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda; her üç boşanma davasının da ayrı ayrı kabulüne, kabul edilen zina davasından dolayı, davalı-karşı davacı erkek lehine maddi-manevi tazminata hükmedilmiş, evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasında davalı-karşı davacının istemiş olduğu maddi-manevi tazminat taleplerinin ise reddine karar verilmiştir. Mahkeme kararında ; "......
Davacılar vekili; davalıların, müvekkillerine ait taşınmaza haksız yere hafriyat dökmek suretiyle zarar verdiklerini, bu nedenle müvekkillerinin gelir kaybına uğradıklarını belirterek, olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte maddi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalılar; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, bilirkişi raporu benimsenerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinde; davacılar vekilinin hem dava dilekçesinde hem de yargılama sırasında sundukları 09/06/2015 tarihli ıslah dilekçesinde, haksız eylem tarihinden itibaren yasal faiz talep ettiği; ancak mahkemece haksız eylem tarihi dosya kapsamıyla belirlenemediğinden dava dilekçesinde istenilen maddi tazminat miktarı için dava tarihinden, ıslahla artırılan maddi tazminat miktarı içinse ıslah tarihinden itibaren faize hükmedildiği anlaşılmaktadır....
düğün harcamaları olan mobilya harcamaları, beyaz eşya, halı, perde, gelinlik, düğün salonu masraflarının haksız fiil hükümleri çerçevesinde, ziynet eşyalarının ise bağışlamadan rücu sebebine dayalı olmak üzere şimdilik 25.000,00- TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı, davaya konu kaza nedeniyle geçici iş göremezlik zararı oluştuğunu ve tedavi gideri yaptığını belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkeme, gerçek tedavi giderlerinin ... tarafından ödeneceği gerekçesi ile belgelendirilen tedavi giderine yönelik istemin reddine karar vermiştir. Dava, haksız eyleme dayalı tazminat istemine ilişkin olup oluşan zarardan, haksız eylem faili olan davalı evleviyetle sorumludur. Belgelendirilen tedavi giderleri de bu zarar kapsamındadır. Yasal düzenlemeler ile tedavi giderleri yönünden ...’ya sorumluluk yüklenmiş olması, haksız eylem failinin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Belgelendirilmiş tedavi giderlerine yönelik istemin reddedilmiş olması doğru değildir. Açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir....
Dava, haksız fiil esaslarına dayanmakta olup yetki uyuşmazlığı haksız fiile ilişkin kurallar çerçevesinde çözümlenmelidir. Buna göre; Haksız eylemden doğan tazminat davalarında yetki konusu yürürlükteki 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 16. maddesinde; “Haksız bir fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” şeklinde düzenlenmiştir. Davaya konu olay ..... ilçesinde gerçekleşmiştir. Davacının yerleşim yerinin de..... ilçesi olduğu dava dilekçesinden anlaşılmaktadır. Davacı eldeki davayı yasa maddesinde belirtilen seçimlik yetki yerlerinden olan haksız eylemin gerçekleştiği yerde açtığına göre davanın esasına girilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde yetkisizlik kararı verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir....
Ancak, haksız fiil aynı zamanda suç teşkil eden bir eylem ise ve Ceza Kanunu’nda daha uzun zamanaşımı süresi öngörülmüşse haksız fiil sorumluluğunda bu (uzamış) ceza zamanaşımı süreleri uygulanır. Uzamış (ceza) zamanaşımının başlangıcı olay tarihidir, zarar ve failin öğrenilmemesi önem taşımaz. Dosya içeriğinden, davalının eyleminin 765 sayılı TCK’nun 452/1 maddesinde düzenlenen yaralama kastının aşılması suretiyle adam öldürme suçunu oluşturduğu, haksız eylem tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK’nun 102/3. maddesi gereğince zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğu, dava konusu haksız eylem tarihi ile dava tarihi birlikte gözetildiğinde, eylem tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nda öngörülen 1 ve 10 yıllık ve 765 sayılı TCK’nda öngörülen 10 yıllık uzamış (ceza) zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmaktadır....