Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece 18/02/2022 günlü ara karar ile; davalının itirazın kısmen kabulü ile; davalı vekilinin ihtiyati haciz kararına yapmış olduğu itirazın kısmen kabulü ile 100.000,00 TL maddi tazminat talebi açısından ihtiyati haciz kararının devamına, 750.000,00 TL manevi tazminat istemi açısından davalı vekilinin itirazının kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı T7 vekili istinaf dilekçesinde; ilk derece mahkemesince maddi tazminat yönünden verilen ihtiyati haciz kararının da kaldırılması gerektiğini, söz konusu ihtiyati haczin müvekkilinin ekonomik dengesini bozacağını, müvekkilinin mal kaçırma cihetine girmediğini, maddi tazminat yönünden verilen ihtiyati haciz kararının hatalı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Haksız fiilden kaynaklanan tazminat davasında ihtiyati haciz kararı verilmesi şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kasten öldürme nedeniyle açılan maddi-manevi tazminat davasında davalıların mal varlıkları üzerine ihtiyati haciz konulması istemine ilişkindir. Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır. Davalı tarafın ihtiyati haciz talebine yönelik istinaf itirazının incelenmesinde, İhtiyati haciz müessesesi, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 257 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir....

İlk derece mahkemesince, ihtiyati haciz talebinin davalı T5 yönünden 30.000,00 TL maddi tazminat yönünden kabulüne, davalı T5 yönünden manevi tazminat talebine ilişkin olarak ve davalı T3 açısından tümden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, davacıların tazminat istemli dava dilekçesi ile birlikte talep ettiği ihtiyati haciz, ihtiyati tedbir ve geçici ödeme talebine ilişkin olarak dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde; davacı yanın ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve geçici ödeme istemi talep ettiği, alacağın varlığı ve muacceliyeti yargılamayı gerektirdiğinden ve yaklaşık ispat seviyesinde delil sunulmadığından davacının ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talebinin ayrı ayrı reddine karar verildiği, ayrıca uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, somut olayda haksız fiil sonucu oluştuğu öne sürülen maddi ve manevi zararın giderimi talep edildiğinden dava konusu olmayan araç hakkında ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gerekçesi ile “davacı tarafın ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve geçici ödeme talebinin reddine," karar verilmiş ara karar davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir....

    Mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, davacının ihtiyati haciz isteminin davanın mahiyeti ve ölçülülük ilkesi de değerlendirilerek uygun/makul miktarda kabulü yönünde karar verilmesi gerekirken istemin tümden reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden dava konusu olayın niteliği, mahkumiyet kararı, maktul ile davacı arasındaki yakınlık gözetilerek manevi tazminat talebi yönünden 25.000TL alacak ile sınırlı olmak üzere ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir. Davacı tarafın maddi tazminat talebi ile ilgili ihtiyati haciz talebine gelince; davacı taraf fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 100TL maddi tazminat talep etmiş ve henüz talebini artırmamıştır....

    e karşı açtıkları manevi tazminat davası yönünden, İİK'nin 257 nci maddesinin 1 inci fıkrası kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken, talebin reddedilmesi doğru görülmemiştir. Davacılar tarafından açılan maddi tazminat davasına ilişkin ihtiyati haciz talebi bakımından; ileri hükmolunacak maddi tazminatı poliçe limitiyle sınırlı biçimde ödemekten kaçınmasına olanak bulunmayan davalı sigorta şirketi yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu sonucuna ulaşılmıştır....

      Diğer bir anlatımla, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasında alacağın güvence altına alınması amacıyla kural olarak ihtiyati haciz koruma tedbirine başvurulabilecek, ihtiyati tedbir konulması talep edilen davalıların malvarlığının davanın konusunu oluşturmaması nedeniyle ihtiyati tedbir kararı verilemeyecektir. Ne var ki uygulamada bu türden açılan davalarda ihtiyati tedbir/ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz ve buna benzer taleplerin, mahkemece hukuki nitelendirilmesinin ihtiyati haciz olarak yapılması gerektiği kabul edilmektedir. Bu itibarla davacının ihtiyati tedbir olarak adlandırdığı talebinin, ihtiyati haciz niteliğinde olduğu kabul edilmiştir. Zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır....

      Buna göre eldeki dosyaya baktığımızda davacının ihtiyati haciz talebinin değerlendirilmeden talep tedbir imiş gibi tedbir talebinin reddine karar verilmiş ise de, davacıların murisinin 05/10/2020 günlü trafik kazasında vefat ettiği, kazanın oluşumunda, dosyadaki mevcut kaza tutanağına ve delil durumana göre davalı sürücünün de kusurlu olduğu anlaşılmakla bu itibarla geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmiş olup, ekli belgelere göre bir miktar tazminat alacağının doğduğu kabul ihtimal ve ispat dahilinde olduğundan, maddi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşmesi nedeniyle talebin kabulü gerekirken, reddi doğru görülmemiştir. Bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak maddi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi gerekmektedir....

      Davaya konu tazminat alacağının 6098 sayılı TBK'nun 117/2. maddesi gereğince olay tarihinde muaccel hale geldiği açıktır. Sadece tazminat miktarı çekişmelidir. Davacının maddi ve manevi zararlarının olabileceği kuvvetle muhtemeldir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın kesin olarak ispatlanması gerekli olmayıp, alacağın varlığı hususunda mahkemede kanaat uyandıracak kadar bir ispat yeterlidir. (yaklaşık ispat kuralı) Eldeki davada yaklaşık ispat şartı gerçekleşmiş olduğundan manevi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz isteminin manevi tazminat talebi yönünden reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuş ve davacı vekilinin manevi tazminat talebine yönelik ihtiyati haciz talebinin reddi kararına yönelik istinaf sebepleri yerinde görülmüştür....

      İhtiyati haciz haksız ve bundan dolayı da bir maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusuru olmasa dahi zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık haksız ihtiyati haciz nedeniyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için, davalının kötüniyetinin ve ağır kusurunun varlığı gereklidir. Dolayısıyla haksız ihtiyati haciz koyduran alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından olup, manevi tazminat yönünden davalının kötü niyetli veya ağır kusurlu olması ve zarar koşullarının birlikte bulunması gerekir. Somut olayda; ihtiyati haciz talebinde bulunan dosya davalısı alacaklı tarafından, dava dışı borçlu ...ve Uygulama Hizmetleri A.Ş ile dava dışı borçlular Akarçeşme ... Ltd. Şti, ... ... Ltd. Şti ve ... aleyhine, ihtiyati haciz talep edilmesi üzerine, ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin ... D.İş sayılı ve 23.02.2018 tarihli kararıyla ihtiyati haciz kararı verildiği, ihtiyati haciz kararının ...ve Uygulama Hizmetleri A.Ş aleyhine verilmesine karşın, ... 6....

        UYAP Entegrasyonu