Davacının, iş bu davada şimdilik maddi tazminat olarak talep ettiği 1.000,00 TL’nin, paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında, her halükarda hayatın olağan akışı içerisinde neredeyse herkes tarafından, dolayısı ile davalılar tarafından da ödenecek meblağ dahilinde bulunduğu, kaldı ki maddi tazminat bakımından ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin karar verilmesi halinde dahi talep edilen maddi tazminat miktarı ile sınırlı şekilde ihtiyati hacze karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla somut olayda maddi tazminat talebi bakımından ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır....
Dava, tazminat istemine ilişkindir. Maddi tazminat yönünden yapılan değerlendirmede; Maddi tazminat talebinin dava dilekçesinde arttırılmak üzere belirtilen miktarı (40,00- TL) gözetildiğinde, günün ekonomik şartları içerisinde herkesin üzerinde bulunabilecek bir miktara karşılık geldiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle, yerel mahkemece, maddi tazminata yönelik ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiş olması sonucu itibarı ile usul ve yasaya uygun bulunmuştur. Manevi tazminat yönünden yapılan değerlendirmede ise; 2004 sayılı İİK'nun 257. maddesi gereğince ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın muaccel olması ve rehinle temin edilmemiş olması gerekir. 2004 sayılı İİK'nun 258. maddesi gereğince ihtiyati haciz isteyen alacağı ve gerekirse ihtiyati haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller sunmaya mecburdur....
İhtiyati haciz talep eden davacı tarafından dava konusu yapılan maddi tazminat alacağını teminen de ihtiyati haciz talep edilmiş mahkemece talebin reddine karar verilmiştir Zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Dosyada delil olarak dayanılan Dinar Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturma dosyası, Dinar Ağır ceza mahkemesine davalılar hakkında dava açılmış olması bu dosya içeriğinden, davacıların maddi ve manevi zararlarının olabileceği kuvvetle muhtemeldir. Haksız fiil tarihi itibarıyla davacının maddi ve manevi tazminat alacakları muaccel hale gelmiştir. Yasal mevzuat uyarınca davacının maddi veya manevi zararları yönünden ihtiyati haciz kararı verilebileceği yönünden bir ayrım yoktur.Bu halde davacı gerek maddi gerekse manevi zararlarına karşılık ihtiyati haciz talebinde bulunabilir....
Bu nedenlerle manevi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararı yerinde görüldüğünden, davacı vekilinin bu hususa ilişkin istinaf talebinin de esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.Davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin ihtiyati haciz talebine gelince; davacılar, davalı aleyhinde haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemli davada, davalının menkul, gayrimenkul, banka hesapları ile ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine davacı yönünden teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı istemi ile iş bu davayı açtığı, iş bu davada şimdilik tazminat olarak talep ettiği 1.370-TL’nin, paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında, her halükarda hayatın olağan akışı içerisinde neredeyse herkes tarafından, dolayısı ile davalı tarafınca da ödenecek meblağ dahilinde bulunduğu, kaldı ki maddi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin karar verilmesi...
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; ihtiyati haciz taleplerinin 200.000 TL üzerinden kabul edildiğini,tüm talep tutarları yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava,davacıların iki çocuğunun vefatı nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Mahkeme,davacıların manevi tazminat talebi bakımından yaklaşık ispat koşulunun oluştuğu gerekçesiyle toplam 200.000,00 TL yönünden davalılar hakkında ihtiyati haciz kararı vermiştir. Olayın oluş şekli ile davanın halen derdest olduğu değerlendirildiğinde,davacılar lehine 200.000,00 TL yönünden verilen ihtiyati haciz kararında usul ve hukuka aykırılık görülmemiştir....
Haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında tazmin yükümlülüğü olay tarihi itibariyle muaccel hale geldiğinden, bu durumda geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde yakın ispat koşulu gerçekleşmiş olup ihtiyati haciz mahiyetindeki tedbir talebinin incelenmesi gerekir. Mahkemece, ihtiyati hacizde yakın ispat koşulunun gerçekleştiği gözetilerek "tedbirde orantılılık" ilkesine uygun biçimde davacıların ihtiyati haciz isteminin kabulü gerekirken, reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, davacının istinaf sebebi yerinde görülmüştür. Buna göre, Mahkemece davacının talebine konu taşınır ve taşınmazlar araştırılıp tespit edilerek, davacının tazminat talebi ile orantılı ve borçlunun ekonomik ve ticari hayatını etkilemeyecek biçimde "tedbirde ölçülülük" ilkesine uygun bir ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerekmektedir....
Davacı tarafın ihtiyati haciz kararına itiraz ettiği, mahkemece 12/12/2019 tarihinde yetki itirazının kabulüne karar vererek ihtiyati haczi kaldırdığı görülmüştür. Davacı taraf tatbik edilen ihtiyati hacizlerin kaldırılması için bankadan teminat mektubu alınması sebebiyle komisyon ve faiz ödendiğini, vadeli hesabını bozdurduğunu, kar payından mahrum kaldığını iddia ederek maddi tazminat talebinde bulunmuştur. ---- yazı cevabında davacının teminat mektubu alabilmek için ------ faiz ödediğinin, 3 adet vadeli hesabının bozdurularak bir kısım kardan vazgeçtiğinin belirtildiği görülmüştür. Davalı taraf ------ Asliye Ticaret Mahkemelerince alacağının yaklaşık olarak ispat edilmemesi ve yargılamayı gerektirmesi sebebiyle ihtiyati haciz talebi reddedilmesine rağmen ---- Asliye Ticaret Mahkemesinden ihtiyati haciz kararı alıp ihtiyati haczi uygulamıştır. -------- Asliye Ticaret Mahkemesince ihtiyati haciz yetki itirazı sebebiyle kaldırılmıştır....
un taşınır ve taşınmaz mallarına maddi tazminat talebi ile sınırlı olarak ihtiyati haciz konulması gerekirken, talebin reddi usul ve yasaya aykırı olup, davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, 6100 sayılı HMK'nun 353/1.b.2 maddesi gereğince; teminat karşılığı ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekmiştir. 2-Davacı vekilinin manevi tazminat istemine ilişkin ihtiyati haciz talebinin reddine dair istinaf itirazları yönünden yapılan incelemede; Davacı vekili müvekkilinin kaza nedeniyle ağır şekilde yaralandığını, ruhsal durumunun bozulduğunu, günlük hayatında zorluklar yaşadığını vs. belirterek 80.000,00-TL manevi tazminatın davalılar ... ve ...’dan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 15/11/2022 gün ve 2022/460 Esas sayılı ara kararının KALDIRILMASINA, B)1- Davacı tarafın ihtiyati haciz talebinin KISMEN KABULÜ ile 12.000 TL maddi tazminat, 20.000 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 32.000 TL alacağı karşılayacak miktarda davalı üzerine kayıtlı menkul ve gayrimenkuller ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine İcra ve İflas Kanunu'nun 257 ve devamı maddeleri uyarınca takdiren teminatsız olarak İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA, fazlaya ilişkin ihtiyati haciz isteminin reddine, 2- Alacaklının, ihtiyati haciz kararının verildiği kararın tebliği tarihinden itibaren on gün içinde ilk derece mahkemesinin yargı çevresindeki icra dairesinden kararın infazını istemeye mecbur olduğuna, aksi halde ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalkacağına, 3- 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca; istinaf başvurusu sırasında peşin alınan istinaf karar harcının talep halinde davacı yana iadesine, 4- Temyizi kabil olmayan bu kararın, Hukuk Muhakemeleri Kanunu...
Maddenin birinci fıkrasında vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz talep etme koşulları; ikinci fıkrada ise vadesi gelmemiş borçlar için ihtiyati haciz istenebilecek haller düzenlenmiştir. Gerek birinci, gerekse ikinci fıkra hükümleri dikkate alındığında, ihtiyati haciz talep edebilmek için, öncelikle ortada bir para borcunun bulunması, bir diğer deyişle ihtiyati haciz talep eden kişinin talep konusu borcun alacaklısı sıfatına sahip olması gerekir. Madenin birinci fıkrasına göre ihtiyati haciz isteyebilmek için, alacağın kural olarak vadesinin gelmiş olması gerekir. Vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz istenebilmesinin diğer bir şartı ise alacak rehin ile temin edilmemiş olmalıdır. Rehin ile temin edilmiş olan bir alacak teminata haiz olduğu için ihtiyati hacize gerek yoktur. Yukarıda belirtilen şartların bulunması halinde, vadesi gelmiş bir borcun alacaklısı başka bir şart aranmaksızın ihtiyati haciz isteme hakkına sahiptir....