Motorlu Araçlar Tic A.Ş yönünden HUMK 445/7 maddesi uyarınca iadei muhakeme isteminin kısmen kabülüne, mahkemenin 2007/616 Esas,2007/839 karar sayılı 27.12.2007 tarihli kararının kısmen iptaline,Davanın kısmen kabülü ile dava konusu 34 DV 0363 Opel Meriva marka 1.6 16 V tipi 2006 model aracın ayıplı olduğunun tespitine,Ayıplı malın davacı tarafından satıcı firmaya iadesine,aynı marka ve model ayıpsız yeni aracın davacıya verilmesine,davalıların müteselsilen sorumlu tutulmalarına,Davacının maddi tazminat isteminin kabülüne,1.000 TL maddi tazminatın davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat isteminin reddine, karar verilmiş, Hüküm , Davalılar ... Motor Türkiye Ltd Şti ve ... Motorlu Araçlar Tic A.Ş tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece ,davanın kısmen kabulüne ,5000 TL değer kaybı,3200 TL araç kirası olmak üzere 8200 TL maddi ve 3000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden tiçari faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine, fazla istemin reddine karar verilmiş hüküm davacı ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalıların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacının davalılardan aldığı yakıt sonucunda aracının arızalanması, başka bir değişle davalıların ayıplı yakıt satmaları, tek başına T.B.K 58.maddesindeki manevi tazminatı isteme hakkı doğurmaz. Manevi tazminat talep edilebilmesi için davacının kişisel haklarına hukuka aykırı bir şekilde tecavüzün varlığından sözetmek gerekir....
İlk derece mahkemesince; Davanın kısmen kabulüne, Dava konusu 34 XX 543 plakalı aracın gizli ayıplı olduğunun tespitine ve davacı ile davalılar arasındaki aracın satışına ilişkin işlemin iptaline, Aynı ve misli nitelikte araç tespitinin mümkün olmadığı görülmekle davacının ödemiş olduğu 49.089,59- TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, Ayıplı aracın satıcıya iadesine, Davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....
olarak çöküntü yaşadıklarını belirterek maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır....
Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi, haksız fiil nedeniyle meydana gelen maddi ve manevi kayıp ile ayıplı mal satışından kaynaklanan zararın tazmini ve kira kaybı nedeniyle tazminat isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davacının dava konusu 278 ada 10 parsel sayılı taşınmazı 22/02/2000 tarihinde davalı Hazine'den ihale yoluyla satın aldığını, arsa üzerine 2001-2002 yıllarında ev inşa ettiğini, 17/01/2008 tarihinde arsadan davalı ......
tazminat ve 10.000 TL manevi tazminat talep ettiği anlaşılmıştır....
Somut olayda davalının ayıplı hizmeti nedeniyle davacının bedensel bütünlüğünün zarar görmediği gibi, davalının eylemleri davacının kişilik haklarına saldırı teşkil eder nitelikte de değildir. Bu sebeple davalının ayıplı hizmet vermesi nedeniyle davacı tarafın manevi zararı oluşmadığından manevi tazminat talebinin reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 400,00 Euro maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 17.04.2017 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin ve manevi tazminat talebinin reddine, karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
Davalı vekili, davaya bakma yetkisinin Kadıköy, görevinin ise Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğunu, ayrıca aracın ayıplı olduğu iddiasının da yersiz olduğunu, ayrıca davacının tüm taleplerinin müşteri memnuniyetinin sağlanması için yerine getirildiğini öne sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda taraflar arasında ticari araç alımı hususunda anlaşma yapıldığı, ancak dava konusu araçta bir takım imalattan kaynaklanan ayıpların ortaya çıktığı, bu ayıpların tamir edilebilir nitelikte bulunduğundan B.K.-202/2. maddesi uyarınca semenin tenzili gerektiği, davacının manevi tazminata ilişkin talebini atiye bıraktığı gerekçesi ile davanın maddi tazminata ilişkin bölümünün kısmen kabulüne, manevi tazminat istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin olarak hüküm kurulmuş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
Davalı cevap dilekçesi ile, davacı tarafın ayıplı, eksik mal ve özensiz, baştan savma hizmet sattığını, haksız kazanç elde etmeye çalıştığını, davacı tarafın talep ettiği bedel karşılığında yapması gerekenleri yerine getirmediğini, davacı tarafın defterlerinin incelenmesi gerektiğini, davacının yapılan ödemelerin hiçbirini dosyada göstermediğini, davacının talep ettiği bedel karşılığı yapması gerekenleri yerine getirmediğini, varsayılan borç üzerine davacı şirket ile arasında hiçbir evrak düzenlenmediğini, eksik ve hatalı yaptıkları fuar için tüketici hakları adına istediği halde ödediği bedeli davacı tarafın geri ödemediğini ve söz verdikleri tüm düzeltmeleri gerçekleştirmediklerini beyanla, her türlü maddi ve manevi tazminat hakları saklı kalmak üzere haklılık sebeplerinin kabulüne dair hüküm oluşturulmasını talep etmiştir....
ve manevi sorumluluk yükletilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, manevi tazminat miktarının da fahiş olduğunu belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur....