WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi Karar Tarihi : 06/02/2020 Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hükme yönelik, Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 06.02.2020 tarihli, 2018/3268 Esas, 2020/362 Karar sayılı "düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine" ilişkin kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 2018/3268 Esas, 2020/362 Karar ve 20.03.2020 tarihli temyiz isteminin süre yönünden reddine daire ek kararın hukuki değerden yoksun olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Tazminat talebinin dayanağı olan Erzurum (Kapatılan) 3....

    TEMYİZ SEBEPLERİ Davacı vekilinin temyiz istemi; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin kendisinin ve ailesinin maddi ve manevi zarara uğradığını, müvekkilinin serbest muhasebeci mali müşavir olduğunu, gözaltına alındığında bir sonraki yıla ait ticari defterlerin açılış kapanış işlemleri, yeni mükellef görüşmelerinin yapamaması nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını, müvekkilinin sosyal ekonomik durum araştırmasının dikkate alınmadığını, mahkemece Anayasa Mahkemesi içtihatlarının dikkate alınmadığını, hükmedilen maddi ve manevi tazminatın çok eksik olduğunu, Davalı vekilinin temyiz istemi; hükmedilen tazminatın fazla olduğunu, davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, belirtmiştir. III. DAVA KONUSU İlk Derece Mahkemesince, tazminat talebinin dayanağı olan Antalya 10....

      Nitekim 6100 Sayılı HMK'nun 406/2. fıkrasında "İhtiyati haciz, muhafaza tedbirleri ve geçici düzenleme niteliğindeki kararlar gibi geçici hukuki korumalara iliskin diğer kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır." denmiştir. Bu fıkranın gerekçesinde "özellikle uygulamada farklı geçici hukuki korumaların birbirinin yerine kullanılmasının hatta -ihtiyati tedbir zımnında ihtiyati haciz kararı verilmesi- gibi aslında kanuna tamamen aykırı geçici hukuki koruma kararı oluşturulmasının önüne geçilmesi amaçlanmıştır." denmiştir. Eldeki davada istem, haksız eylemden kaynaklanan tazminata (para alacağına) ilişkin olduğundan geçici koruma talebinin ihtiyati haciz olduğu açıktır.Nitekim, ilk derece mahkemesince de geçici hukuki koruma tedbiri ihtiyati haciz olarak değerlendirilmiş ve bu yönde inceleme yapılmıştır....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davacının davasının kısmen kabulüyle 2.064,34 TL maddi; 3.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Tazminat talebinin dayanağı olan Van 2....

        Yani davacının gerçek zararının ne olduğu hususu ve davalılar ile aralarındaki hukuki ilişkinin niteliği ancak eldeki davaya bağlı olarak tespit edilebilir.Diğer bir anlatımla davacı vekili davanın sonunda elde edilebilecek bir hakka şimdiden ihtiyati haciz yoluyla ulaşmak istemektedir. Dava konusu uyuşmazlığın esasının çözümleyecek veya böyle bir sonucu doğuracak nitelikte geçici hukuki koruma tedbiri verilemez. Diğer taraftan, davacının malvarlığı zararı dışında vücut bütünlüğü veya kişilik hakları bakımından manevi tazminat şartları bakımından yaklaşık ispatı gösteren bir delilde mevcut değildir. Yukarıda belirtildiği gibi davacının zararının varlığı ve kapsamı ile varsa davalıların bu zarardan sorumluluklarının bulunup bulunmadığı ancak yargılama sonucu anlaşılabilecek nitelikte olduğundan bu aşamada yaklaşık ispat sağlanabilmiş değildir. İlk Derece Mahkemesince ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiş olmasında usul ve yasayla aykırılık bulunmamaktadır....

          İlk Derece Mahkemesinin Kabulü CMK'nın 141 ve devamı maddelerinde düzenlenen koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davası açma hakkının, hakkında koruma tedbiri uygulanan kişiye ait olduğu, yakınlarının dava açma hakkı bulunmadığı, somut olayda ise, davacıların koruma tedbiri uygulanan kişinin yakınları olduğu ve koruma tedbirleri nedeniyle tazminat dava açma hakları bulunmadığı anlaşıldığından davacıların davalarının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Davacılar tarafından açılan davaların birbirinden bağımsız koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davası olduğu, koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davasında vekâlet ücreti yönünden CMK'nın 142/9.fıkrasında özel hüküm bulunduğu dikkate alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı Kurum yararına CMK'nın 142/9.fıkrasında yer alan vekâlet ücretine ilişkin özel hüküm uygulanarak her bir davacı aleyhine ayrı ayrı vekâlet ücretine hükmedilmiştir. B....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davacının tazminat talebinin kabülü ile 200,00 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine, Davacının tazminat talebinin kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 3.920,00 TL olduğu ve özel belgede sahtecilik suçundan 07.10.2013 ve 12.09.2014 tarihinde 2 kez yakalama tedbiri uygulanan kalan davacı lehine hükmedilen tazminat miktarının 200,00 TL olması nedeniyle hükmün davalı açısından kesin olduğu görülmekle; 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan ve 21.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik HUMK’un 427. ve ek 4. maddelerindeki temyiz sınırı ve hükmolunan tazminat miktarına göre hükmün kesin olması nedeniyle davalı vekilinin temyiz...

              İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz iki ayrı koruma tedbiri olup amaçları, konuları ve sonuçları bakımından birbirinden farklıdır. Biri diğerinin yerine geçmek üzere karar verilmez. Diğer bir anlatımla talep ya ihtiyati haciz ya da ihtiyati tedbir şeklinde nitelendirilip hüküm altına alınmalıdır. Nitekim 6100 Sayılı HMK'nun 406/2. fıkrasında "İhtiyati haciz, muhafaza tedbirleri ve geçici düzenleme niteliğindeki kararlar gibi geçici hukuki korumalara iliskin diğer kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır." denmiştir. Bu fıkranın gerekçesinde "özellikle uygulamada farklı geçici hukuki korumaların birbirinin yerine kullanılmasının hatta -ihtiyati tedbir zımnında ihtiyati haciz kararı verilmesi- gibi aslında kanuna tamamen aykırı geçici hukuki koruma kararı oluşturulmasının önüne geçilmesi amaçlanmıştır." denmiştir....

                TEMYİZ SEBEPLERİ Davacı vekilinin temyiz sebepleri; davacı hakkında kanunda belirtilen koşullar dışında yakalama ve gözaltı kararı verildiğini ve arama kararının ölçüsüz uygulandığını, hükmedilen manevi tazminat miktarının eksik olduğuna, avukata ödenen vekalet ücretinin, öğretmen olan davacının haksız koruma tedbiri süresinde alamadığı ek ders ücreti, kulüp ücretinin maddi tazminat olarak hükmedilmesi gerektiğine ilişkindir. III. DAVANIN KONUSU İlk Derece Mahkemesince, tazminat talebinin dayanağı olan Diyarbakır 10....

                  Tarafından gönderilen yazıda; davacının presform şubesinde 01.12.2016 tarihinde işe girdiği, 04.06.2017 tarihinde işten çıktığının; CPS kalıp'ta 05.06.2017 tarihinde işi girip aynı gün 05.06.2017 tarihinde işten çıktığının belirtilmiş olması ve yazı ve ekindeki iki adet ücret hesap pusulası içeriğinden de bu hususun anlaşılması karşısında davacının işten ayrılması ile koruma tedbiri arasında nedensellik bağının mevcut olmadığı görülmüş ve dolayısıyla maddi zararın hesabında bu iş yerinde çalışmasının ve gelirlerinin esas alınamayacağı, öte yandan, davacının özel güvenlik görevlisi kimlik kartının iptal edilmiş olması nedeniyle koruma tedbiri tarihinden sonra girmiş olduğu işten ayrılmış veya çıkartılmış olması nedeniyle uğradığı iddia olunan maddi zararlarının karşılanması mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının kapsamında mümkün görülmediğini, zira, davacının özel güvenlik görevlisi kimlik kartının iptal sebebine ilişkin olarak yapılan yazışma sonucunda, bu kartın iptal sebebinin...

                    UYAP Entegrasyonu