Davacı, davalı bankanın ......... şubesi müşterisi olup, burada bulunan hesabına 5549 sayılı suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi hakkındaki kanunun 19/a maddesi uyarınca konulan blokenin bankanın keyfi uygulaması sonucu olduğu iddiasına dayalı olarak hesapta bulunan paranın tahsili talebiyle başlatmış olduğu takibe yapılan itirazın iptalini talep etmiş olup, davalı tarafça süresi içerisinde sunulan cevap dilekçesinde davacı hesabına konulan blokenin şube işlemi olmayıp, bankanın genel müdürlüğünce gerçekleştirildiğinden bahisle yetki itirazında bulunulmuştur....
DEĞERLENDİRME-GEREKÇE: Dava; davacının maaş hesabına davalı banka tarafından konulan blokenin kaldırılması ile davalı banka tarafından tahsil edilen miktarların iadesi isteminden ibarettir. İstinaf incelemesi Hukuk Muhakemeleri Kanunu 355. Maddesi gereğince istinaf sebepleri ile re'sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, 17.4.2008 tarih ve 5754 Sayılı Yasanın 56.maddesi ile değişik 5510 Sayılı Yasanın 93. maddesinde; "Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88.maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez." düzenlemesine yer verilmiştir....
Somut olaya gelince, davacı ile davalı banka arasında bankacılık hizmet sözleşmesi imzalandığı, davalı banka tarafından davacının hesabında bulunan 137.000,00 TL'ye konulan blokenin haksız ve hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle eldeki dava açılmıştır....
blokenin kaldırılması isteminin kabulü ile banka tarafından konulan bloke işleminin kaldırılmasına, MASAK Başkanlığı'nın davalı Akbank'a gönderdiği 13 adet "bloke kaldırımının ertelenmesi" hakkındaki bildirim belgeleri de dikkate alındığında, uyuşmazlık konusu ihracat bedeline bloke koyma ve bu blokenin kaldırımının ertelenmesi işlemlerinde bankanın herhangi bir görev kusurunun bulunmadığı anlaşıldığından yerinde görülmeyen zarar ziyan talebinin reddine karar vermek gerekmiş hüküm aşağıdaki şekilde tesis olunmuştur....
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının imzaladığı kredi sözleşmesinin 8. maddesi uyarınca maaşının tamamı üzerinde bloke işlemi tesis edildiği oysa, 2004 sayılı İİK'nın 82 ve 83. maddelerinde yazılı mal ve hakların haczolunabileceğine dair önceden yapılan anlaşmaların geçerli olamayacağı, davalı bankanın, muaccel alacağı nedeniyle davacının memuriyet maaşına ilişkin hesabına yatırılan maaşın 1/4'ini haczedebileceği gerekçesiyle, davacının memuriyet maaş hesabına konulan blokenin kaldırılmasına ve maaşından haksız olarak kesilen 5.454,78 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
960,92 TL bloke konulan tutar ile 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, bozma ilamına uyularak, davacının imzaladığı sözleşme ve taahhütnamedeki düzenlemelerin tüketici aleyhine olduğu ve tüketiciyi külfete sokan nitelikte haksız şart olduğu, tüketicinin emekli maaşına taksit tutarı için bloke uygulanarak el konulup tüketici kredisi borçları için takas, mahsup uygulamasının 4077 sayılı TKHK 6. madde haksız şart ile ilgili emredici hüküm bertaraf etmek amacıyla yapıldığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile emekli maaşına konulan blokenin kaldırılmasına, tahsil edilen 4.500,01 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 03/03/2016 tarih ve 2015/284-2016/177 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davacının davalı şirketin bankasından kredi kullandığını, sözleşmeye bağlı olarak çek karnesi aldığını, çek karnesindeki ... adet çek keşide ederek .... kişiye verdiğini, davacı şirketin kredisine kefil olan....i kaldırmak için davalı banka hesabına ....200,00 TL yatırdığını, bankanın ... adet çek yaprağının sorumluluğunun devam ettiğini ileri sürerek ....200,00 TL’ye bloke koyduğunu, blokenin haksız olduğunu, çeklerin eski tarihli olduğunu, zamanaşımına uğradığını, takibe konu olmadığını iddia ederek haksız konulan blokenin kaldırılmasına, .....
Sulh Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 14/11/2013 tarih ve 2011/8-2013/873 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankada bulunan hesabına emekli maaşının yattığını, davalı banka tarafından müvekkilinin maaşının çekilen kredi nedeniyle mahsup edilerek emekli maaşının alınamadığını, bu durumun yasal olmadığını ileri sürerek, hesaba konulan blokenin kaldırılmasını ve hesaptan çekilen 3.040 YTL’nin temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Dosyanın incelenmesinde,davacının dava dilekçesi ile davalı banka tarafından kendisine ait maaş hesabı üzerine konulan blokenin kaldırılması ile 24.02.2014 tarihinde kesilen 1.359,62 TL miktarın iadesine karar verilmesini istediği anlaşılmıştır....