Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi Sıfatı ile) 2018/341 Esas , 2019/196 karar ve 25.05.2019 tarihli kararı ile muvafakat verdiğine ilişkin bilgi bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne ve blokenin kaldırılmasına karar verildiğini, müvekkilinin emekli maaşının ödenmemesi üzerine davalı bankaya başvurduğunu, davalı banka tarafından verilen 22.05.2020 tarihli belgede yapılan kesintiye ilişkin kanuni takip için açıklaması ile karşılaşıldığını, davalı banka tarafından mahkeme kararı bulunmasına rağmen 20.04.2020 tarihinde tekrardan bloke konulduğunu, davacı bankadan gelen sözleşme örneğinde davacının böyle bir muvafakat verdiğine ilişkin bilgi bulunmadığını, bu nedenle davalı banka tarafından davacının emekli maaş hesabına konulan blokenin haksız olduğunu belirterek; haczi ve blokesi mümkün olmayan müvekkilinin maaşındaki blokenin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
istediğini ileri sürerek Denizbank Çorum Şubesi' nden almakta olduğu SSK Emekli maaşına konulan maaş haczi ve blokenin kaldırılmasına, yargılama giderlerinin davalıdan tahsil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 08/07/2015 tarih ve 2014/894-2015/474 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davacı bankada emekli maaş hesabı bulunduğunu, davalı bankanın 2008 yılından beri hiç bir yasal dayanağı bulunmamasına karşın maaş hesabına bloke koyarak hesabındaki paraları çektiğini, yapılan işlemin 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 121. maddesine aykırı olduğunu ileri sürerek maaş hesabına konan blokenin kaldırılmasına, 2008 yılından beri müvekkiline ödenmeyip hesaptan çekilen paralara ilişkin fazlaya dair haklar saklı kalmak üzere 10.000.00 TL'nin el konulduğu tarihten itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesini...
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin almakta olduğu memur maaşından takibe düşen borçları nedeniyle ¼ oranında kesinti yapıldıktan sonra kalan kısmın davalı bankada açılan maaş hesabına yatırıldığını, davalı bankaya olan borcu nedeniyle kalan miktardan tekrar sözleşme gereğince ¼ kesinti yapıldığını, davalı banka ile aralarındaki maaş hesabı sözleşmesini mecburen imzaladığını, sözleşmenin matbu olduğunu, yapılan kesinti tutarı olan 573,59 TL'nin istirdatı ile maaş hesabına konulan 29.371,31 TL blokenin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının maaş ve ek ödeme gelirinin yattığı hesabından, sözleşme ile maaşından kesinti yapılabilmesine dair davacı tarafça verilen yetki gereğince, kredi kartı ve bireysel krediden kaynaklanan takibe düşmüş borçları nedeniyle kesinti yapıldığını, davanın reddini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) KARAR Davacı, ... kartı borcunun, davalı ... nezdindeki maaş hesabından kesildiğini ileri sürerek, maaş hesabına konulan blokenin kaldırılmasını ve ... kartı borcuna mahsuben tahsil edilen miktarın iadesini talep etmiş olup, dava, 5464 sayılı ... Kartları ve ... Kartları Kanunu uyarınca düzenlenen ... sözleşmesi uyarınca kart veren kuruluş ile ... kartı hamili arasında çıkan uyuşmazlığa ilişkindir. Davanın bu niteliğine gore, kararın temyizen incelenme görevi Yargıtay 19.Hukuk Dairesine aittir. 6644 Sayılı Yargıtay Kanunu İle Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 2.maddesi ile 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60.maddesinde yapılan ve 11.04.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren değişikliğe göre, görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....
Şubesinin ... nolu hesabına yattığını, 3.004,00 TL tutarındaki meblağın maaş hesabına yattığını ancak hesaba davalı tarafından 11.832,00 TL tutarında bloke konulduğunu ve maaşının banka hesabına aktarıldığını, uygulanan tedbirin haksız ve yasaya aykırı olduğu belirterek davacının maaşına konulan tedbirin kaldırılmasını, sonraki aylarda hesaba yatan paraların yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde;davacı ile dava banka arasında imzalanan bankacılık hizmetleri sözleşmesinde bankanın rehin, takas ve mahsup hakkının kabul edildiğini, sözleşme uyarınca davacının vadesiz mevduat hesapları üzerinde bankanın rehin, mahsup ve takas hakkı olduğunu, bankanın bu hakkı kullandığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Mahkemece Verilen İlk Karar Mahkemece 24.03.2016 tarih ve 2014/5853 E. ve 2016/1136 K....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (TÜKETİCİ MAHKEMESİ SIFATIYLA) Dava, Tüketici Kredisi ve Kredi Kartı Üyelik Sözleşmelerine dayalı olarak davacının maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesi istemlerine ilişkin olup, mahkeme nitelendirmesinde de, uyuşmazlığın 4077 sayılı Yasa'dan kaynaklandığı belirtilmiş, karar da Tüketici Mahkemesi sıfatıyla verilmiştir. Tarafların sıfatına, uyuşmazlığın niteliğine ve mahkemenin nitelendirmesine göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. Ancak, anılan Dairece de gönderme kararı verildiğinden, görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu'na gönderilmesine karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın Başkanlar Kurulu'na sunulmak üzere Yargıtay Birinci Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 04.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı, davalı bankanın kredi borcu nedeniyle...emekli maaşını aldığı hesaba bloke konularak borcun ödenmesini sağlamaya çalıştığını ileri sürerek maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması istemiyle eldeki davayı açmıştır. Uyuşmazlık,bankacılık işlemlerinden kaynaklanmaktadır. 9.2.2011 gün ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik yapılmasına Dair Kanunun 8.maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 günlü ve 2013/1 sayılı kararı uyarınca işbu davada temyizen incelenme görevi 1.2.2013 tarihinden itibaren Yargıtay 11.Hukuk Dairesine verilmiştir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının imzaladığı kredi sözleşmesinin 8. maddesi uyarınca maaşının tamamı üzerinde bloke işlemi tesis edildiği oysa, 2004 sayılı İİK'nın 82 ve 83. maddelerinde yazılı mal ve hakların haczolunabileceğine dair önceden yapılan anlaşmaların geçerli olamayacağı, davalı bankanın, muaccel alacağı nedeniyle davacının memuriyet maaşına ilişkin hesabına yatırılan maaşın 1/4'ini haczedebileceği gerekçesiyle, davacının memuriyet maaş hesabına konulan blokenin kaldırılmasına ve maaşından haksız olarak kesilen 5.454,78 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacının temyiz itirazının incelenmesinde; davacı dava dilekçesinde dava değerini 35.000TL göstermek suretiyle davalı bankada bulunan maaş hesabına konulan blokenin kaldırılmasını istemiştir. Davacının hesabına 35.000TL borcun tahsili için bloke konulduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Öyle olunca kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine 35.000TL üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, mahkemece değinilen bu husus göz ardı edilerek yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde takibe konu miktar üzerinden vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....