GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalı banka nezdindeki emekli maaşı hesabına hukuka aykırı olarak bloke konulduğunu, davacı tarafından davalıya blokenin kaldırılması hususunda ihtarname çekildiğini, davalı banka tarafından verilen cevapta bankaya verilen yazılı taahhüde istinaden emekli maaşının bankadan kullanılan kredi teminatı olarak rehin verildiği ve bankaya maaş bedellerini borca mahsup etme yetkisi verildiğinden talebin yerine getirilmeyeceğinin bildirildiğini, iş bu taahhütte emekli maaşı ibaresinin yer almadığını, banka tarafından düzenlenen taahhütnamenin hukuka açıkça aykırı olduğunu belirterek müvekkilin maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılarak ihtarname tarihinden itibaren işleyecek ticari yasal faizi ile birlikte emekli maaşının davacıya iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacının Teiaş'da İş Kanunu kapsamında çalışan olduğu, maaşının ve ikramiyelerinin davalı bankaya yatırıldığı, maaşının 1/4 nün İstanbul 1. İcra Müdürlüğü’nün 2015/29446 esas sayılı dosyasına olan borcuna karşılık kesinti yapıldığı göz önüne alındığında, davacı ile davalı arasındaki kredi sözleşmesinin 12. maddesinde maaşın tamamını bankaya rehin ve temlik edilmesine ilişkin hükmün haksız şart oluşturduğu, bu nedenle, davacının maaş hesabına konulan bloke haksızdır. Bu nedenlerle, davacı istinaf talebinde haklıdır. o halde davacının bankanın Merter Şubeside bulunan maaş hesabındaki ¼ üzerinden blokenin kaldırılması gerektiğinden maaş hesabımdan otomatik olarak 2004 s.İİK.nun 3.m.si uyarınca yasal oran üzerinde davacının maaşından kesilerek tahsil edilmiş miktarın tespit edilerek davacının istirdat talebi hakkında karar verilmesi gerekir....
Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir.” hükmünü haiz olduğu, İİK’nın 83/a maddesinde de, aynı Yasa’nın 82. ve 83. maddelerde yazılı mal ve hakların haczolunabileceğine dair önceden yapılan anlaşmalar muteber olmadığının düzenleme altına alındığı, somut olayda, davacının 5510 sayılı yasa yürürlüğünden sonra hesabına konulan blokenin yukarıda belirtilen yasa maddeleri karşısında yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, davacının hesabına konulan blokenin fekkine karar verilmiştir. (Yargıtay .... H.D nin 2019/3370 Esas ve 2020/1109 Karar) Davacının maaş hesabına konan blokenin kaldırılması yanında yapılan kesintilerin de faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava, tüketici kredisi sözleşmesi kapsamında davacının maaşına konan blokenin kaldırılması ve maaş hesabından tahsil edilen bedelin istirdadı istemine ilişkindir....
Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava; davacının, davalı banka nezdinde bulunan emekli maaş hesabına bireysel kredisi sözleşmesi ve taahhütname uyarınca banka tarafından konulan blokenin kaldırılması, yapılan ve yapılacak kesintilerin istirdadı istemine ilişkindir....
KARAR Davacı, İş bankası Kozan Şubesinden almakta olduğu maaşının tamamına kanuna aykırı olarak bloke konulduğunu, bu nedenle bir yıldan beri maaş alamadığını, maaşındaki blokenin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı tarafından maaş hesabı üzerine bloke konulduğunu ileri sürerek blokenin kaldırılması istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davalı, davacının kredi kartı borcunu ödememesi nedeniyle bankacılık hizmetleri sözleşmesi gereğince bloke konulduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir....
K A R A R Davacı, oğlunun davalı bankadan kullandığı krediye kefil olduğunu, asıl borçlunun ödeme yapmaması nedeni ile hakkında icra takibi başlatıldığını, davalı bankanın maaş hesabına bloke koyduğunu ve son 1 yıldır maaşını alamadığını ileri sürerek haksız blokenin kaldırılmasına ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile haksız olarak el konulan 8.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının kefil olduğu kredi sözleşmesinin ticari kredi olduğunu, konulan bloke ve yapılan kesintilerin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir....
KARAR Davacı, davalı bankadan aldığı maaşa, kullandığı kredi nedeniyle bloke konulduğunu ve kesintiler yapıldığını, banka uygulamasının haksız olduğunu ileri sürerek; blokenin iptali ile yapılan kesintilerin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı banka vekili, verilen taahhüt ve sözleşme kapsamına göre kesinti ve bloke işlemi yapıldığını savunarak; davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, tüketicinin maaşına bloke konularak borcu için takas ve mahsup yapılamayacağı, ayrıca 5510 sayılı Kanun'un 93.maddesi uyarınca maaşının haczedilemeyeceği, İİK'nun 83. maddesinde hacze muavafakatın düzenlendiği, davaya konu blokenin taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca yapıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne, maaş hesabı üzerine konulan blokenin iptaline, 7.964,80 TL kesintinin iadesine karar verilmiş; hüküm, davalı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Davalı cevap dilekçesinde; Açılan davanın yersiz olduğunu, ayrıca yetkili mahkemede açılmadığını, taşınmazların kişisel malı olduğunu, davanın yetkisizlik nedeni ile reddine ve davanın esas yönünden de reddine karar verilmesini talep ettiği görüldü. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince, davalı adına kayıtlı olan ve 1993 yılından sonra edinilen tüm taşınmazlar ile araç ve banka hesaplarına tedbir konulmasına karar verildiği görüldü. Davalı vekilinin müvekkilinin banka hesaplarına konulan blokelerin kaldırılmasına yönelik talebinin kısmen kabulüne, mevduat hesaplarında ki blokenin ve taşınmazlar ile araçlar yönünden talebin reddine karar verildiği, yalnızca maaş hesabı olması halinde tedbirin kaldırılmasına karar verildiği görüldü....
Davalı cevap dilekçesinde; Açılan davanın yersiz olduğunu, ayrıca yetkili mahkemede açılmadığını, taşınmazların kişisel malı olduğunu, davanın yetkisizlik nedeni ile reddine ve davanın esas yönünden de reddine karar verilmesini talep ettiği görüldü. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince, davalı adına kayıtlı olan ve 1993 yılından sonra edinilen tüm taşınmazlar ile araç ve banka hesaplarına tedbir konulmasına karar verildiği görüldü. Davalı vekilinin müvekkilinin banka hesaplarına konulan blokelerin kaldırılmasına yönelik talebinin kısmen kabulüne, mevduat hesaplarında ki blokenin ve taşınmazlar ile araçlar yönünden talebin reddine karar verildiği, yalnızca maaş hesabı olması halinde tedbirin kaldırılmasına karar verildiği görüldü....