GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının muhtarlıktan alınan fakirlik belgesinin bulunduğunu, davalı bankanın Konya Nalçacı Şubesinde maaş hesabı bulunduğunu, 2017 yılı içinde kredi kullandığını, davacının malulen emekli olduğunu, emekli maaşı dışında herhangi bir gelirinin bulunmadığını, davalı bankanın tüketici kredisinden kaynaklı borçla ilgili maaş hesabına bloke koyduğunu, emekli maaşının tamamının borcuna istinaden kesildiğini, bu nedenlerle davalı bankanın davacının maaş hesabı üzerine konulan blokenin kaldırılmasını, dava tarihine kadar kesilen paranın istirdadını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çeklerin zayi olduğundan bahisle iptali ile blokenin kaldırılması suretiyle çekişmenin giderilmesi istemine ilişkindir. Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesince, "...Somut uyuşmazlığın incelenmesinde, talebin çek üzerine konulan blokenin kaldırılması ve çeklerin zayi nedeniyle iptali kaynaklı dava olduğu; talep edenin talebine dair mahkememizin münhasıran yetkili olmadığı gibi, bankacılık işlemlerinden kaynaklı uyuşmazlıklarda HSK'nın ihtisas kararına göre Bakırköy 6.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin yetkili olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Bakırköy 6....
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Dava, taraflar arasında akdedilen kredi sözleşmesi uyarınca davacı tarafın emekli maaşından kesinti yapılıp yapılmadığı, yapıldı ise yasal şartların oluşup oluşmadığı, hesaptaki blokenin kaldırılmasına dair yasal şartların oluşup oluşmadığı, şimdilik ----olmak üzere yapılan kesintilerin iadesine dair menfi tespit ve istirdat davasıdır....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava; davacı tüketici tarafından davalı bankadan çekilen kredi nedeniyle kredi borcundan kaynaklı davacının emekli maaşı aldığı davalı banka nezdindeki hesaba konulan blokenin kaldırılması ve hesaptan tahsil edilen tutarın istirdatı istemine ilişkin olup, eldeki istinaf konusu uyuşmazlık davacı hesabına konulan blokenin tedbiren kaldırılmasına dair ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddi kararının istinafıdır. İlk derece mahkemesince davacının ihtiyati tedbir isteminin kısmen kabulüyle takdiren teminatsız olarak davacının maaş hesabından yapılan kesintinin 1/4 oranında devamına 3/4 oranında yapılan kesinti işleminin davanın kesin sonucuna kadar ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına karar verilmiş, davalının tedbir kararına yapılan itirazın da duruşmalı inceleme sonunda reddine karar verilmiştir....
Şubesi tarafından 03.04.2007 tarihinde alınan haciz kararı ile bloke konulduğunu, davalı bankaya konulan blokenin kaldırılması talebi ile başvurulduğunu ve sözlü olarak olumsuz cevap verildiğini ve halde haciz kararı ile blokenin devam ettiğini, müvekkilinin işleme muvafakatinin olmadığını, 5510 Sayılı Kanun Madde 93’e göre bireysel emeklilik hesabına haciz konulamayacağını, yetkili makamlarca alınmış bir haciz kararının bulunmadığını, bankanın müvekkilinin bankaya olan borcundan dolayı kendiliğinden işlem yaparak haciz kararı almasının ve bireysel emeklilik hesaplarına bloke koymasının hukuka aykırı olduğunu, haciz koyulabilecek olsa dahi müvekkilinin sistemde bulunduğu ay sayısı ile haciz tarihindeki brüt asgari ücret tutarının çarpmına karşılık gelen tutarın nafaka borçları hariç olmak üzere haczedilemeyeceğini bildirerek 03.04.2007 tarihinde müvekkilinin bireysel emeklilik hesaplarına konulan blokenin kaldırılmasınıa karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
KARAR Davacı, davalı bankadan aldığı emekli maaşının, davalı bankadan kullanılan kredi borcu ile kredi kartı borcunun ödenmediğinden bahisle bloke edildiğini, işlemin haksız ve dayanaksız olduğunu ileri sürerek; blokenin iptali ile kesintilerin iadesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının maaşından yapılan kesintinin kullanılan tüketici kredisine ilişkin olduğunu, sözleşme ve ayrıca alınan taahhütname kapsamında davacının rızası ile kesintilerin yapıldığını savunarak; davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile, 5.686,42 TL'nin tahsiline, maaş hesabına konulan blokenin iptaline karar verilmiş; davalı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalı bankadan kullandığı muaccel hale gelmiş kredi taksitlerinin emekli maaşından alınıp alınamayacağı, ödenen bedellerin geri istenip istenemeyeceğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, emekli maaşına davalı banka tarafından bloke konulduğunu ve maaşında kesinti yaptıklarını, 2011 yılında davalı bankadan tüketici kredisi çekerken haberi olmadan kendisine emekli maaş rehinnamesi diye bir evrak imzalattıklarını, bankaya sorduğunda ise kredi kart borcu sebebiyle kesinti yaptıklarını beyan ettiklerini ileri sürerek, maaş üzerindeki blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir Davalı vekili, davacının kredi kartı borcunu ödemediğini, kendisinden alınan muvafakat uyarınca kesinti yaptıklarını savunarak, davanın reddine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
Taraflar arasında görülen davad....Mahkemesi’nce verilen 17/03/2016 tarih ve 2014/371-2016/96 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili,müvekkilinin devlet memuru olduğunu, davalı bankadan kredi kullandığını, borcunu ödeyemediğini, davalı bankanın icra takibi başlattığını, müvekkilinin maaşının tamamına yasal olmayan bir şekilde el koyulduğunu, müvekkilinin bu nedenle açlık ve sefalete mahkum edildiğini ileri sürerek müvekkilinin maaş hesabındaki blokenin kaldırılmasına, hukuksuz bir şekilde el konulan 2.635,68 TL’nin yasal faizi ile birlikte istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 17.11.2017 tarih ve 2016/683 E.-2017/865 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davacının öğretmen olarak görev yaptığını, maaş ve ücretlerinin davalı banka nezdinde açılan maaş hesabına yattığını, davalı bankanın başka bir hesaptaki kefalet ve borçtan dolayı davacının rızası olmaksızın maaş ve ücretlerine bloke koyduğunu ve kesinti yaptığını ileri sürerek, davacının hesabına konulan blokenin kaldırılmasına, davacıdan tahsil edilen 6.470,00 TL’nin kesildiği tarihten itibaren en yüksek banka faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Tüketici Mahkemesinden verilen 05/02/2015 gün ve 2014/1778 E. - 2015/209 K. sayılı hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 12/04/2016 gün ve 2015/15714 E. - 2016/6417 K. sayılı ilamına karşı davacı tarafından süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R - 5219 Sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu HUMK’un 440/3-I maddesindeki parasal sınır, 5236 sayılı Kanunun 19 uncu maddesiyle HUMK’a eklenen Ek-Madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2015 yılı için 12.690,00 TL’dir. Davacı vekili, müvekkilinin maaş hesabının 1.621,21 TL'lik kısmına konulan blokenin kaldırılması ve kesinti yapıla bu miktarın iadesi ile bu miktarda manevi tazminata karar verilmesi isteminde bulunmuş, mahkemece 05/02/2015 gününde davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce verilen onama kararına karşı davacı tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur....