WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava; kadastro tespiti sonrası kesinleşme öncesi zilyetliğin devri sözleşmelerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Dava konusu taşınmaz kadastro tespitinden önce tapuya kayıtlı olmadığı gibi satış tarihinde de kadastro tespiti henüz kesinleşmediğinden tapuya kayıtlı olmayan taşınmazlardandır. Tapusuz taşınmazlar yerleşmiş Yargıtay ve Daire İçtihatlarına göre menkul hükmündedir. TMK'nin 763. maddesine göre taşınır mülkiyetinin nakli için zilyetliğin devri gerekir. Yani, taraflar arasında menkul hükmünde olan taşınmazın mülkiyetinin devri için satış sözleşmesi yapıldığında ve taşınmazın zilyetliği alıcıya devredildiğinde alıcı mülkiyet hakkını kazanır. Somut olayda, öncesi tapuya kayıtlı olmayan uyuşmazlık konusu taşınmaz yönünden satışına ilişkin sözleşme kadastro tespitinden sonra ancak tespitin kesinleşmesinden önce yapıldığından menkul hükmüne tabi olan taşınmazın mülkiyetinin devri için zilyetliğin alıcıya devredilmiş olması gereklidir....

    Ltd Şti arasında 04.04.2006 tarihli sözleşme kapsamındaki “Rgs” tipi 15 adet vagonla ilgili Ankara 9.Noterliği’nin 21.11.2013 tarihli vagon satış ve devir sözleşmesi akdedildiğini, zilyetliğin devri olmadan satışın mümkün olmadığını, davalıların TCDD nezdinde muaraza çıkardıklarını ileri sürerek, 04.04.2006 tarihli satış sözleşmesi ile müvekkili şirkete satılan ve satış bedeli ödenen 15 adet vagonun mülkiyetinin müvekkili şirkete ait olduğunun tespitine, dava konusu vagonların mülkiyetinin müvekkili şirkete ait olması nedeniyle ve ayrıca "muvazaa" hukuksal nedenine bağlı olarak davalılar arasında akdedilen vagon satış ve devir sözleşmesini geçersiz olduğunun tespitine veya iptaline, bu şekilde TCDD nezdinde çıkarılan muarazanın giderilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... Otom.Haz.Bet. İml.Taş.İşl. Ltd Şti vekili, dava konusu vagonların mülkiyetinin davalı ......

      Noterliği ... tarih ve ... yevmiye nolu ihtarname ile müvekkilinin şirketin sözleşme gereği üzerine düşen tüm borç ve yükümlülükleri eksiksiz olarak yerine getirdiğini, kiralanan traktörün mülkiyetinin sözleşme uyarınca müvekkili şirkete devri gerektiğinin ihtar edildiğini, karşı tarafa tebliğ edilen bu ihtarnameye bir cevap verilmediği gibi kiralanan traktörün mülkiyetinin devri adına karşı tarafın herhangi bir girişimde de bulunmadığını, müvekkili şirketin sözleşme uyarınca satın alma hakkını kullanmasına karşın karşı tarafın haksız tutumu karşısında kiralananın mülkiyetinin devralamamış olduğundan mağduriyetinin olduğunu, tüm bu nedenlerden dolayı davanın kabulü ile; 2008 model ... marka, ... plakalı , ... şasi nolu traktörün mülkiyetinin müvekkil şirkete ait olduğunun tespitini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Yani, taraflar arasında menkul hükmünde olan taşınmazın mülkiyetinin devri için satış sözleşmesi yapıldığında ve taşınmazın zilyetliği alıcıya devredildiğinde alıcı mülkiyet hakkını kazanır. Tapusuz taşınmazlarda kadastro tespit tarihi ile tespitin kesinleşme tarihi arasında zilyetliğin devri ile ilgili yapılan anlaşmalar, diğer koşulların da varlığı halinde geçerli olacaktır (Hukuk Genel Kurulu 2009/8-405 Esas 2009/477 Karar). Ancak, somut olayda Mahkemece, tapusuz olan dava konusu taşınmazın devrine ilişkin taraflar arasında yapılan harici satışın geçerli olup olmadığı irdelenmeden yazılı şekilde gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir....

          hüküm doğurmaması göz önünde bulundurularak mülkiyetinin devri için siciline tescil edilmesi zorunlu olan dava konusu iş makinasının geçersiz olan satış sözleşmesine dayalı olarak tescil edilmesinin olanaklı olmaması nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış, aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde ; kararın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, İcra takibi hukuken geçerli olup, 6570 sayılı Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu'nun m.14 hükmünün yapmış olduğu İİK m.24 göndermesi dolayısıyla rehinli taşınırların mülkiyetinin müvekkilimiz şirkete devredilmesi gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: 6750 Sayılı Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu'nun 14/1. Maddesinde" Bu Kanun kapsamındaki borçların süresinde ifa edilmemesi hâlinde alacaklı, aşağıdaki yollara başvurabilir: a) Birinci derece alacaklı ise icra dairesinden 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 24 üncü maddesi uyarınca rehinli taşınırın mülkiyetinin devrini talep edebilir. Bu halde icra dairesi, bu devri Sicile bildirir....

            Elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesi davalarına ilişkin kurulacak hükümde tüm paydaşların paylarının ve paydasının gösterilmesi, paydaşlara verilen payların toplamı ile paydanın birbirine eşit olması gerekir. 5403 sayılı yasanın 8/b maddesinde;" Mirasa konu (…) tarımsal arazilerde mülkiyetin devri esastır. Mirasçılar arasında anlaşma sağlanması hâlinde, mülkiyeti devir işlemleri mirasın açılmasından itibaren bir yıl içinde tamamlanır. Devir işlemlerinin bir yıl içinde tamamlanmaması ve 8/C maddesinin ikinci fıkrasına göre dava açılmaması hâlinde, bu Kanunun 8/Ç maddesi hükümleri uygulanır. (Ek fıkra: 28/10/2020- 7255/18 md.) Tarım arazilerinde; ifraz, hisselendirme, pay temliki, elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi, elbirliği mülkiyetinin devri, paylı mülkiyet olarak intikal, taksim ve vasıf değişikliği işlemleri Bakanlığın izni ile yapılır." düzenlemesi bulunmaktadır....

            Elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesi davalarına ilişkin kurulacak hükümde tüm paydaşların paylarının ve paydasının gösterilmesi, paydaşlara verilen payların toplamı ile paydanın birbirine eşit olması gerekir. 5403 sayılı yasanın 8/b maddesinde;" Mirasa konu (…) tarımsal arazilerde mülkiyetin devri esastır. Mirasçılar arasında anlaşma sağlanması hâlinde, mülkiyeti devir işlemleri mirasın açılmasından itibaren bir yıl içinde tamamlanır. Devir işlemlerinin bir yıl içinde tamamlanmaması ve 8/C maddesinin ikinci fıkrasına göre dava açılmaması hâlinde, bu Kanunun 8/Ç maddesi hükümleri uygulanır. (Ek fıkra: 28/10/2020- 7255/18 md.) Tarım arazilerinde; ifraz, hisselendirme, pay temliki, elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi, elbirliği mülkiyetinin devri, paylı mülkiyet olarak intikal, taksim ve vasıf değişikliği işlemleri Bakanlığın izni ile yapılır." düzenlemesi bulunmaktadır....

            ./04/2015 tarihli genel kurul toplantısının 8. maddesinde davacıya ait dairenin devri için dava açmak üzere yöneticiye yetki verildiği, bu konuda davacı aleyhine açılmış bir dava olmadığı ancak kararın davacı aleyhine olması nedeniyle iptali istenilmiştir....

              bedelinin ------- haklarının müvekiline devri------------ olduğu mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu aracın----------------değerinin--- sahip kişilerin-----olduğu için bu başvuruyu ancak davalının yapabileceği,---- yapma hakkının bulunmadığı, davalı tarafından aracın davacıya devri icin---- davalı hesabına ödenmiş olmasına rağmen davalının araç mülkiyetini ve plakayı davacıya devretmeyerek kusurlu olduğu ve davacının--- plakaya alamamasına sebep olduğu bu nedenle araç plaka değerinden davalının sorumlu olduğu davacının araç yönünden öncelikli talebinin araç mülkiyetinin davacı adına tesciline karar verilmesini talep etmiş olup mahkememizce --- mülkiyetinin davacı adına tesciline ve--- araç plaka bedelinin davacının davalının---tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                UYAP Entegrasyonu