Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Taşınır maldan kaynaklanan KARAR Dava 35 VKV 57 plakalı aracın mülkiyetinin tespiti ve mümkün olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. Bu durumda Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (4.) Hukuk Diresi'nin görevi kapsamında bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 24.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Taşınır maldan kaynaklanan 01/07/2016 tarihinde kabul edilip 23/07/2016 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasa'nın 21. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin 3. fıkrası değiştirilmiştir. Bu düzenlemeye göre, dosya kendisine gönderilen ilgili hukuk dairesi bir ay içinde yapacağı ön inceleme sonucunda işbölümü bakımından kendisini görevli görmez ise gerekçeleri ile birlikte dosyayı bir ay içinde görevli Daireye gönderecektir. Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın zilyetliğin tespiti istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 8.Hukuk Dairesine aittir. Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesine gönderilmesine 08/09/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2021/220 Esas KARAR NO : 2021/318 DAVA : Mülkiyet ( Taşınır Maldan Kaynaklanan ) DAVA TARİHİ : 26/01/2021 KARAR TARİHİ : 29/03/2021 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/04/2021 Davacı vekili tarafından açılan Mülkiyet davasının Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin Bakırköy ... Sulh Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesi ile; Müvekkil ... Seyahat ve taşımacılık Tic. Ltd. Şti uluslararası lojistik hizmeti veren bir firma olup ana iş konusu yurt dışı taşımacılığı olduğunu, müvekkil şirketin ticari hizmeti müşterilen talepleri doğrultusunda ürünlerin teslim alınıp .. Mah. ... no:...'...

        Mahkemece dava kabul edilmiş, davalılardan ...’in temyiz istemi dava konusunun değeri itibariyle red edilmiş, bu kararı ve işin esasına yönelik hükmü davalılardan ... temyiz etmiştir. 1-Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun miktar ve değere göre kesin olarak verildiğini kabul ettiği kararlar taşınır mal ve alacak davalarıyla sınırlıdır. Yasada taşınmaz maldan kaynaklanan davalara ilişkin bir sınırlama yapılmadığından mahkemece davalı ...’in temyiz isteminin reddine dair 2.6.2006 günlü kararının bozularak kaldırılmasına, 2-Davalı ...’in esasa ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Yapılan yargılamaya toplanan delillere, tüm dosya içeriğine ve mahkemece uyulan bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak dava kabul edildiğine göre davalı ...’in tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 9.10.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Taşınır maldan kaynaklanan Taraflar arasındaki uyuşmazlık taşınmaz üzerindeki muhdesatın aidiyetinin tesbiti isteğine ilişkin olmayıp, davacı şirket vekili, 12.03.2013 tarihli curuf elle işleme, satın alma ve saha kiralama sözleşmesi ile satın alınan cüruf içindeki her türlü demir, metalin gibi maddelerin tamamının mülkiyetinin davacı şirkete geçtiğini açıklayarak cüruf içindeki ayrıştırılması gereken her türlü demir, metalin davacı şirketin mülkiyetinde olduğunun tesbiti, muarazanın önlenmesi ve davalının haksız müdahalesinin menine karar verilmesini istediğine, bu açıklama karşısında talebin sözleşme sebebiyle menkul mülkiyetinin tesbiti, karşı dava ise TMK'nun 24. maddesine dayalı tazminat niteliğinde bulunduğuna, hüküm iki taraf vekili tarafından da temyiz edildiğine göre, ... Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, ......

            İnceleme konusu karar, taşınır maldan kaynaklanan üçüncü kişinin istihkak iddiasına ilişkin olup, yukarıda sözü edilen Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu İş Bölümü kararına göre, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'nin görevi içine girmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesi gereğince dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine, 06.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Taraflar arasında, mülkiyet uyuşmazlığının olmadığı, çekişmenin söz konusu taşınmazın kullanılma ve yararlanma biçiminin ne olması gerektiği noktasında toplandığı açıktır. Bilindiği üzere, 1 Ocak 2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 sayılı Türk Medeni Kanununda paylı mülkiyet, yasanın 688 ile 700. maddelerinde düzenlenmiş, düzenlemede, genellikle 1926 tarihli önceki yasa hükümleri dikkate alınmış, "Yönetim ve Tasarrufa" ilişkin bazı konularda açıklık sağlanmış, bu arada 693. madde ile de önceki yasadan farklı bir yasa hükmü getirilmiştir. Sözü edilen maddede aynen "Paydaşlardan her biri, diğerlerinin hakları ile bağdaştığı ölçüde paylı maldan yararlanabilir ve onu kullanabilir. Uyuşmazlık halinde yararlanma ve kullanma şeklini hakim belirler. Bu belirleme, paylı malın kullanılmasının zaman veya yer itibarıyla paydaşlar arasında bölünmesi biçiminde de olabilir....

                Görüldüğü üzere yasa koyucu, öncelikle, kimi halde devamı zorunlu paylı mülkiyet ilişkisinin ayakta tutulmasına özen göstermiş, paydaşlık ilişkisinin ve paydaşlığın sona erdirilmesini son çare olarak amaçlamıştır. Yasanın bu amacı 693/2. maddesi ile birlikte değerlendirildiğinde, mülkiyet çekişmesi ve sorunu olmayan paylı taşınmazlarda, kullanma ve yararlanma biçimi yönünden hakimin müdahale zorunluluğu bulunduğu tartışmasızdır. O halde hakim, paydaşlık ilişkisinin devamında fayda ve zorunluluk olan hallerde, paydaşların sicilden kaynaklanan haklarını ihlal etmeksizin, diğer paydaşların hakları ile bağdaştığı ölçüde, somut olayın özelliğini, taşınmazın konumunu, kullanma amaçlarını, niteliklerini, yöresel örf ve adetleri, tarafların ihtiyaç ve gerçeklerini gözetmek suretiyle paylı malın kullanılmasının zaman veya yer itibariyle paydaşlar arasında ne şekilde bölünebileceğini saptayıp buna göre karar vermek durumundadır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınır maldan kaynaklanan mülkiyet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılardan ... İletişim Emlak Hab. Elek. Müh. Proje Müş. San. Ltd. Şt vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davaya konu makineyi bir süre kullanmak üzere davalılardan ... Online Tel. ve İletişim En. İnş. Gıda Tem. San. Tic. Ltd. Şti’ nin kullanımına bıraktığını, emanet olarak vermiş olduğu makinenin kullanım süresi bittiğinde, makinenin teslimini istediğini ancak makinenin diğer davalıya devredildiğini, müvekkilinin makinenin yasal maliki olduğunu, müvekkili ile davalılar arasındaki borç ilişkisi bulunmadığını ileri sürerek, halen yedieminde bulunan makinenin müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ......

                    Bu şekilde gerçekleşen eylemde rıza olmadan kullanılarak yarar sağlanan elektrik enerjisinin TCK'nın 141/1. fıkrasında belirtilen ve hırsızlık suçunun konusunu oluşturan "taşınır bir mal" olup olmadığına bakmak gerekir. TCK'nın 141/2. fıkrasının 6352 sayılı Kanun ile yürürlükten kaldırılması elektrik enerjisini taşınır bir mal olmaktan çıkarmış mıdır? Taşınır mal konusu temel kanunlardan olan Medeni Kanun 762. maddesinde "Taşınır mal mülkiyetinin konusu, nitelikleri itibarıyla taşınabilen maddi şeyler ile edinmeye elverişli olan ve taşınmaz mülkiyetinin kapsamına girmeyen doğal güçlerdir." şeklinde düzenlenmiştir. Sorumuzun cevabını TCK'nın mülga 141/2. fıkrasında değil taşınır maldan ne anlaşılması gerektiğini düzenleyen MK'nun 762. maddesinin son kısmında yer alan ".. edinmeye elverişli olan... doğal güçler" kavramında aramak gerekecektir. Bu konudaki doktrindeki görüşlere göre; Bunlar edinmeye (temellüke) elverişli olmalıdır....

                      UYAP Entegrasyonu