WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TMK.mad.718/1 hükmüne göre “Arazi üzerindeki mülkiyet kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsar” TMK.mad.683’e göre ise, malik “malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir” TMK.mad.683’ün belirttiği iki dava doğrudan doğruya mülkiyet hakkına ait yetkilerdir. Bu talepler mülkiyet hakkından kaynaklanır ve varlıklarını mülkiyet hakkına ayrılmaz bir biçimde bağlı olarak sürdürürler. Ecrimisil, taşınmaz (veya taşınır) üzerinde zilyetliği bulunmayan malik (davacı) tarafından, taşınmaza (nesneye) bir hakka dayanmadan veya malike karşı ileri sürülebilir bir hakka dayanmadan zilyet olan kimseye (davalıya) karşı yöneltilebilen bir talep ve dava türüdür....

    DAVA TARİHİ : 04.07.2008 KARAR : Davanın kısmen kabulü, kısmen reddi Taraflar arasındaki mülkiyet hakkından kaynaklanan el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın usulden reddine karar verilmiş, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 09.11.2021 gün ve 2021/4622 Esas, 2021/2812 Karar sayılı kararı ile kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir. Mahkeme kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan davalara ilişkin nihai kararlar; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil isteğine ilişkin olarak açılmış, daha sonra ıslahla taşınmazın bedeli karşılığı davalı adına tescili istenmiş olup, istem kişisel haktan değil mülkiyet hakkından kaynaklanmaktadır. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre hükme yöneltilen temyiz itirazlarını inceleme görevi Dairemize değil Yüksek 1.Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki; anılan Dairece de görevsizlik kararı verildiğinden ortaya çıkan görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, görev sorunu giderilmek üzere dosyanın Yüksek Yargıtay Birinci Başkanlığı’na gönderilmesine 5.12.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Öte yandan davacı 27 parsel sayılı taşınmaz paydaşı, davalı ise 26 parsel sayılı taşınmaz paydaşı olup, çekişme konusu 27 parsel sayılı taşınmazda davalının mülkiyetten veya sözleşmeden kaynaklanan korunacak yasal bir hakkı bulunmadığından intifadan men koşulunun aranmayacağı da açıktır. Davalının mülkiyet iddiasının dava dışı 26 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olduğu ve 21/06/1994 tarih, 13/24 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gözetilerek davacı paydaşın açtığı elatmanın önlenmesi davasının, mülkiyet hakkından kaynaklanan ayni hakkına üstünlük tanınmak suretiyle elatmanın önlenmesi isteğinin taşınmazın tümü yönünden kabul edilmesi zorunludur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, paydaşı olduğu 1900 ada 1 parsel sayılı taşınmaza, davalıların taşkın yapılaşmak suretiyle müdahale ettiklerini, mülkiyet hakkından kaynaklanan tasarruf yetkisinin sınırlandırıldığını, davalı tarafın taşkın kullanımı nedeniyle taşınmaz üzerine inşaat yapılamadığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisile karar veerilmesini istemiştir.  Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.  Mahkemece; kayden davacıya ait çaplı taşımazın fen bilirkişinin krokili raporunda A harfi ile gösterilen 80 m²'lik bölümüne davalıların haklı ve geçerli bir nedenleri olmaksızın taşkın yapılaşmak suretiyle müdahalenin keşfen saptandığı gerekçeyle elatmasının önlenmesine, muhdesatın yıkımına, 3.096,00.-TL ecrimisilin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir....

            Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 46 parsel sayılı taşınmazın paylı mülkiyet üzere ve davacıların dava dışı paydaşlar ile beraber paydaş olduğu, davalının ise taşınmazda kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı bulunmadığı, 3. kişi konumunda olduğu ancak dava konusu taşınmaza hayvan barınağı ve beton saha yapmak suretiyle kullandığı iddiasıyla eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki; TMK 693/son maddesi hükmü uyarınca paydaşlardan her biri bölünemeyen ortak menfaatlerin korumasını diğer paydaşları temsilen sağlayabilir. Diğer bir deyişle bir veya birkaç paydaşın bu türlü davalarda diğer paydaşları temsile yetkili bulunduğu açıktır. 21/06/1994 tarih, 13/24 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca da; paydaşın açtığı elatmanın önlenmesi davasının, mülkiyet hakkından kaynaklanan ayni hakkına değer verilmek suretiyle elatmanın önlenmesi isteğinin pay oranında değil, mutlak olarak, taşınmazın tümü yönünden kabul edilmesi zorunludur....

              Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 46 parsel sayılı taşınmazın paylı mülkiyet üzere ve davacıların dava dışı paydaşlar ile beraber paydaş olduğu, davalının ise taşınmazda kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı bulunmadığı, 3. kişi konumunda olduğu ancak dava konusu taşınmaza hayvan barınağı ve beton saha yapmak suretiyle kullandığı iddiasıyla eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki; TMK 693/son maddesi hükmü uyarınca paydaşlardan her biri bölünemeyen ortak menfaatlerin korumasını diğer paydaşları temsilen sağlayabilir. Diğer bir deyişle bir veya birkaç paydaşın bu türlü davalarda diğer paydaşları temsile yetkili bulunduğu açıktır. 21/06/1994 tarih, 13/24 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca da; paydaşın açtığı elatmanın önlenmesi davasının, mülkiyet hakkından kaynaklanan ayni hakkına değer verilmek suretiyle elatmanın önlenmesi isteğinin pay oranında değil, mutlak olarak, taşınmazın tümü yönünden kabul edilmesi zorunludur....

                Mahkemece, mülkiyet hakkının kötüye kullanıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, mülkiyet hakkından kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu betonarme bina ve arsası vasfındaki 153 ada 5 parsel sayılı taşınmazda bulunan 1 nolu bağımsız bölümün dava dışı ...'e, 2 nolu bağımsız bölümün dava dışı ...'e, 3 nolu bağımsız bölümün davacı ...'e ve 4 nolu bağımsız bölümün de Hazine'ye ait olduğu, davalının büfe olarak kullandığı yapının tamamının dava konusu 153 ada 5 parsel sayılı taşınmazda kaldığı anlaşılmaktadır. Somut olayda; davalının kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı, büfe olarak kullandığı yapının dava konusu taşınmaza tecavüzlü olduğu açıktır. Hal böyle olunca, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir....

                  Mahkemece, davacı mülkiyet hakkına dayandığından elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, davalıların sözleşmedeki madde uyarınca kötü niyetli işgalci sayılamayacaklarından ecrimisil isteğinin reddine karar verilmiş, hüküm bir kısım davalılar vekili ve davacı tarafça temyiz edilmiştir. Dava, mülkiyet hakkından kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu açıktır. Bilindiği üzere; 492 sayılı Harçlar Yasası, harcın alınmasını veya tamamlanmasını yanların isteklerine bırakmamış, değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re'sen) gözetilmesini hükme bağlamıştır. Anılan Yasanın 30. ve 32. maddelerinde ise yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı vurgulanmıştır....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi ve Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacılar, maliki oldukları 7729 parsel sayılı taşınmazı davalıların incir ürünlerini toplamak ve ekip biçmek suretiyle kullandıklarını ileri sürerek elatmalarının önlenmesine ve ecrimisile karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, aralarında kira sözleşmesi bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, taraflar arasında kira sözleşmesi devam ettiğinden davalıların haksız işgalci olmadıkları gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, mülkiyet hakkından kaynaklanan el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu