Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı dava dilekçesinde özetle; Davacının 27/07/1960 tarihinde doğduğunu, sekiz kız kardeşi ve iki tane de erkek kardeşinin olduğunu, ancak nüfus kayıtlarında dokuz kız kardeşinin ve 2 erkek kardeşinin olduğunu, nüfus kayıtlarında 06/05/1970 doğum tarihi ve T.C kimlik numaralı Emine Türk isimli bir kardeşinin olduğunun göründüğünü, gerçekte bu kimlik numaralı birinin olmadığını, bu tarihten önce doğan Emine Türk isimli bir kardeşinin olduğunu fakat bu kişi dışında aynı isimle başka kardeşinin bulunmadığını, eski yıllarda ailelerin iki üç çocuğu olduğu zaman nüfus kaydını toplu bir şekilde yaptırdığını, bu sebeple Emine Türk isimli kişinin iki kez nüfus kayıtlarına geçtiğini, tüm bu işlemlerin Akçakoca Nüfus Müdürlüğü tarafından gerçekleştirildiğini ve tüm bu nedenlerle hatalı olarak ikinci kez kaydedilen Emine Türk isimli kişinin nüfus kaydının iptalini talep etmiştir. Davalıların davaya herhangi bir cevap vermediği anlaşılmıştır....

un ... çocuğu olarak görünen nüfus kaydının iptali talep edilmiştir. Birleşen davada ise ... ... adı ile geçen mükerrer kaydının iptali istenilmiştir. Mahkemece asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... (...) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....

    nun 26.06.1967 ve 17.09.1967 doğumlu olarak iki kez nüfusa tescili nedeni ile mükerrer kaydının iptali istenilmiş, mahkemece 2008/543-2011/261 sayılı kararla reddine karar verilerek karar 24.10.2011 tarihinde kesinleşmiştir. Bu ilamla ilgili olarak Üsküdar Cumhuriyet Başsavcılığının 08.05.2012 günlü davanamesi ile yargılamanın yenilenmesi talep edilmiş bu istem mahkemenin 2012/543 (yeni 2012/664) esasına kaydedilmiştir. Yine Üsküdar Cumhuriyet Başsavcılığının 27.10.2011 gün 2011/6 sayılı davanamesi ile ...'nun mükerrer kaydının iptali istenilmiş olup her iki dava birleştirilmiş, mahkemece yapılan yargılama sonunda, ...'nun mükerrer nüfus kaydının Asliye Ceza Mahkemesinin yazısı, valiliğin araştırması sonucu nüfus idaresi tarafından silinmesi nedeni ile konusuz kalan davanın reddine karar verilmiş, hüküm ... tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin reddine dair ek karar da yine ... tarafından temyiz edilmiştir....

      Öte yandan aynı Yasanın 38. maddesinde düzenlenmiş bulunan maddi hataların düzeltilmesi ancak dayanak belgesinde bulunduğu halde nüfus kütüklerine hatalı veya eksik olarak tescil edilen ya da hiç yazılmayan veya mükerrer kayıtlarla ilgili olup, bunların nüfus idaresince düzeltilmesi veya tamamlanması olanaklıdır. Ölüm kaydının düzeltilmesi istenilenin gerek kızlık hanesindeki kaydına verilen meşruat ve gerekse evlilik kaydına yazılan tarih birbirini tutmamaktadır. Bu bakımdan da bir mükerrerlikten söz edilemez. Aynı Yasanın 35. maddesine göre de kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiç bir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamı ile taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Açıklanan bu hususlar dikkate alınarak mahkemece ölüm kaydının iptali istenen ... aplan ...'...

        ın mükerrer kaydının iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Mükerrer kaydının iptali istenen ...'ın ...ilçesindeki tam nüfus aile kayıt tablosunun ve nüfusa tescile ilişkin doğum tutanağının getirtilip bu dosya içerisine konulduktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine yeniden GERİ ÇEVRİLMESİNE, 21.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Dava mükerrer nüfus kaydının iptali olarak açılmıştır.Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre davacı ... eşi ... hanesinde kayıtlı olup, bu haneye ... İlçesi ... Mahallesi 6 nolu haneden evlenme suretiyle gelmiştir. Yapılan araştırmaya göre ... İlçesi nüfus Müdürlüğünün 1978 yılında yandığı,yangından sonra aynı yıl yerel yazım yapıldığı, tanık ve taraf anlatımlarına göre davacının ... kızı olup davalıların kardeşi olduğu, evlenerek ayrılmış olmasına rağmen yerel yazım sırasında ... ilçesinde de kaydedildiği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK.nun 33. maddesi uyarınca, olayları açıklamak taraflara, hukuki niteleme hakime aittir. Bu ilke çerçevesinde dava, davacı ...'nin kızlık ve evlilik hanesindeki nüfus kayıtları arasında bağ kurulması suretiyle nüfus kaydının düzeltilmesi istemine aittir. Nüfus kaydındaki düzeltme davaları kamu düzeni ile yakından ilgili olup, mahkemeler kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorundadır....

            Davacının beyanları, dosyadaki bilgi ve belgeler ile tanık anlatımları dikkate alındığında, adı geçen Mustafa ve Güllü oğlu 10.03.1954 doğumlu mükerrer olarak nüfusa kaydedildiğinin kabulü gerekir. Mükerrer kayıtlar söz konusu olduğunda kural olarak, sonradan tescil edilen kaydın iptali gerekir....

            e ait kendi hanesindeki mükerrer kaydın iptalini talep etmiştir. Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince İzmir 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 27.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Davacı, nüfus kaydında çocuğu olarak gözüken "İbrahim"in gerçek çocuğu olmadığını, bu kişinin gerçek anne-babasının nüfusunda da kayıtlı olduğunu, İbrahim'in gerçekte çocuğu değil yeğeni olduğunu ileri sürerek "İbrahim"e ait kendi hanesindeki mükerrer kaydın iptalini talep etmiştir. Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Adana 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 11.9.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı, dava dilekçesinde, nüfus kaydına mükerrer olarak yazılan kardeşi ....'nin ikinci kaydının iptalini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, kız kardeşi...'in .... İlçesi .... Köyü nüfusuna iki kez kaydedildiğini ileri sürerek mükerrer kaydın iptalini istemiş, mahkemece davanın kabulüne, ....'in .... İli, .... İlçesi, .... Köyü, Cilt:91, Hane:6, BSN:20'deki kaydının iptaline karar verilmiştir. 1-Dava, dava tarihi itibariyle kayden ergin olan kızkardeşi...'in mükerrer kaydının iptali istemi ile davacı ... tarafından açılmıştır. Sonucu... ve sağ annesi ....'...

                  UYAP Entegrasyonu