Yerel mahkeme, temyize konu edilen kararında, davanın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre çözümlenmesi ve zamanaşımı süre ve başlangıcının buna göre belirlenmesi gerektiğini kabul etmiştir. Bu bağlamda öncelikle, sebepsiz zenginleşme kavramı ve hukuki işlemlerden doğan borçlardan farkının açıklanmasında yarar vardır. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 77 ve devamı maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/110 esas sayılı dosyası ile ödemenin ne suretle yapıldığı yönünde bir beyanın mevcut olmadığını belirterek açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; davacının talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedeni dayalı olması gerekir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veye tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir....
Davalı vekili, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkili şirketin ikatemgahı Ankara Mahkemeleri' nin yetkili olduğunu, 21.11.2002 keşide tarihli çekin 21.05.2003 tarihinde zamanaşımına uğrayarak çek vasfını kaybettiğini, sebepsiz zenginleşmeye dayalı bu davanın 1 yıl içinde açılması gerektiğini, davanın bu bakımdan da reddi gerektiğini, söz konusu çekin hatır çeki olarak aradaki ciranta dava dışı ... ...' e verildiğini, davanın haksız olduğunu belirtmiştir. Mahkemece yetki itirazı B.K.' nun 73. ve İİK.' nun 50/1-2. maddeleri uyarınca yerinde görülmemiş, davalı taraf sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlayamadığı için davanın kabulüne 10.000.00 YTL çek bedelinin takip tarihi olan 12.12.2002 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, TTK.' nun 644. maddesine dayalı sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak istemine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/60 Esas, 2019/133 Karar sayılı dosyası ile tarafları ve konusu aynı olan davanın yargılamasının halen derdest bulunduğunu, davacının işbu davada terditli olarak bedel tahsili talebinde bulunduğunu, dava konusu bağımsız bölümün anahtarlarının notere teslim edilmesinin bağımsız bölümün davalının zilyetliğine geçmiş olduğu anlamına gelmediğini, dava konusu bağımsız bölüm anahtarlarının notere emanet olarak teslimi ile taşınmazın davalının uhdesinde sayılmayacağını, davacının mükerrer olarak eldeki davaya konu ettiği sebepsiz zenginleşme olgusuna dayanılarak açılmış bulunan davada sebepsiz zenginleşme olgusunun gerçekleşmediğini, sebepsiz zenginleşme olgusunun gerçekleşmesi için herhangi bir fiili hakimiyet değişimi söz konusu olmadığını, yargılama için aranılan fiili hakimiyet değişiminin gerçekleşmediğini, her ne kadar davacı tarafından noter ihtarnamesinden bahsedilse de herhangi bir teslim gerçekleşmediğini belirterek davacının alacak davasının dava şartlarına...
Somut uyuşmazlıkta; Mahkemece, davacı tarafça borçlu olmadığı halde ilama dayalı alacak için yapılan takip borcuna dair ibraname ile ödenen 32.000,00TL ödemenin, Borçlar Hukukunun sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde istenebileceği ve sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca 2 yıllık zamanaşımı süresinin, ödemeye neden olan ilamın Yargıtay bozma kararı sonrası bu kez davanın reddine dair kararın Yargıtayca onama tarihinden başladığı ve hak düşürücü sürenin dolmadığı, her ne kadar davalı işçinin iyiniyetli şekilde ödemeyi kabul edip harcadığı kabul edilse dahi, yapılan fazla ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca istenmesinin hukuken korunması gerektiği gözetilerek, ödenen bu miktar yönünden icra takibinin devamına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi hatalıdır....
, ilanen tebligata rağmen duruşmaya gelmediği ve sebepsiz zenginleşmediğine dair bir ispat vasıtası sunmadığından bu çekler nedeniyle hamile karşı sorumluluğu bulunmaktadır....
Sigorta A.Ş. tarafından sigortalıya yapılan sosyal sigorta yardımları nedeniyle Kurum’a 3167,00 TL ödendiği; davalı Kurum tarafından bu ödemeye rağmen, davacı ... ve ... Sigorta A.Ş. aleyhine, daha sonraki tarihlerde başlatılan iki ayrı icra takibi sonucu, 3558,50 TL asıl alacak, 702,91 TL işlemiş faizi ile ayrıca hesaplanacak icra masraflarının tahsilinin istenildiği; davacı tarafından yapılan toplam 5061,79 TL ödeme yapıldığı görülmüştür. Fazladan yapılan tahsilat Kurum yönünden sebepsiz zenginleşme olacağından; uyuşmazlığın kuşkuya yer vermeyecek şekilde çözümlenebilmesi için, Mahkemece, davaya konu trafik kazası konusunda uzman bilirkişiden alınacak kusur raporu ile, kusur oran ve aidiyeti, bunun sonucunda da, sigortalı için yapılan masraf aslından Kurum’un rücu edebileceği miktar belirlenmelidir....
Davacılar, ödemelerinin dayanağını teşkil eden mahkeme kararının bozmaya konu olup, sonradan verilen karar ile davanın reddedilmesi nedeniyle, bu ödemenin sebepsiz olduğunun anlaşıldığı iddiasıyla ödeme yaptıkları tarih ile bu ödemenin başka takip dosyasındaki borçlarından mahsup edildiği tarih arasındaki dönem faizini istemekte; davalı ise, ödemenin dayanağının mahkeme kararı olması nedeniyle sebepsiz zenginleşmeden söz edilemeyeceğinden talebin reddini savunmaktadır. HGK’nın 06.02.2008 günlü ve 2008/3-40 E. 2008/102 K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere; sebepsiz zenginleşmede davacının geri alma hakkının, buna karşın davalının geri verme borcunun doğması, bunların malvarlıklarının birbirinin zararına ve yararına olmak üzere karşılıklı yoksullaşma ve zenginleşmelerine bağlıdır. Bunun doğal sonucu olarak da, kural olarak, bu geri alma hak ve borcunun doğum anı, sebepsiz yoksullaşma ve zenginleşme olgularının gerçekleştikleri andır....
İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK' nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Asıl dava, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak, karşı dava ise ecri misil ödenmesi istemine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır....
İş Mahkemesince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın işçilik alacağından kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (İş Mahkemesi sıfatıyla) tarafından ise davanın işçilik alacaklarından kaynaklanan bir alacak davası olmayıp, üçüncü kişi konumunda bulunan başka bir işçiye ödenmesi gereken işçilik alacaklarının sehven davacının banka hesabına yatırılmasından kaynaklanan sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı bir alacak davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İki mahkeme arasında oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için dosya Dairemize gönderilmiş, Dairemizin 03.12.2015 tarih ve 2015/14176 E. - 2015/12199 K. sayılı ilâmı ile de ... 1....