Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesi 2020/504 Esas, 2021/359 Karar sayılı ilamı ile boşandığı, müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiği, çocuğun soyadı ile anne soyadının farklı olmasının günlük hayatta sorun yarattığı, davacının, çocuğun annesi olduğunu belgelemek için boşanma ilamını ibraz etmek zorunda kaldığı, babanın çocuğa karşı ilgisiz olduğu, çocuğa maddi, manevi sahip çıkmadığı, belirlenen nafakayı ödemediği, çocuğun üstün yararının dikkate alınmasının gerektiği, çocuğun soyadı ile annenin soyadının farklı olmasının çocuk üzerinde olumsuz etkileri olduğu gerekçeleri ile çocuğun soyadının anne soyadı ile değiştirilmesini talep ettiği, Davacı tarafa babayı davaya dahil etmesi için süre verildiği, davalı babanın davaya dahil edilerek dava dilekçesinin tebliğ edildiği görülmüştür....

Çocuğun üstün yararı gereği, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda, velayet hakkına sahip davacı anne, soyadlarının farklı olmasından çocuğun rahatsız olduğunu ve kendisi ile aynı soyadını taşımak istediğini ileri sürmüş olup davacı tanıkları da davalı babanın çocuğuna ilgisiz olduğunu, yaklaşık 3,5 yaşında olan çocuğu bir kere bile görmeye gelmediğini, anneyi tehdit ettiğini, tarafların arasında şantaj nedeniyle davalar bulunduğunu, davalı babanın çocuğu doğduğundan beri görmediği gibi onunla maddi manevi olarak da ilgilenmediğini anlatmışlardır....

    Davalılardan nüfus temsilcisi takdiri mahkeme bırakmış,diğer davalı vekili iddiaların yerinde olmadığını,boşanma davası sonrası müvekkilinin çocuğu ile sıklıkla görüştüğünü,ancak aynı şehirde ikamet etmemeleri ve çocuğun babasına karşı doldurulması gibi sebeplerle görüşme sıklığının azaldığını,çocuğunu çok sevdiğini,soyad değiştirilmesi için gerekli şartların gerçekleşmediğini,davanın reddini"istemiştir. Mahkemece neticeten ve özetle"...davanın kabulüne,çocuğun soyadının davacı annesinin kızlık soyadı olan -Çelen-olarak değiştirilmesine"karar verilmiş,karara karşı davalılardan T4 vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı T4 vekili istinaf dilekçesinde özetle;"...aşamadaki vakıaları tekrar ile ispatlanamayan davanın reddi gerektiğini"istinaf sebebi yapmıştır. GEREKÇE;Dava, çocuğun soyadının veli olan davacı annenin kızlık soyadı olarak değiştirilmesi talebinden ibarettir....

    sağlığını tehlikeye sokacağını, davalının gayri meşru bir çocuğu daha olduğunu , babalık görevini hem müşterek çocuğuna hemde diğer çocuğa karşı göstermediğini, soyadı farklılığı yüzünden çocuğu ile ilgili işlemlerde sorun yaşadığını, müşterek çocuğunun üstün yararı, can güvenliği, psikolojik sağlığı ve geleceği için müşterek çocuğunun Durmuş olan soyadının anne soyadı olan Ağır ile değiştirilmesini talep etmiştir....

    Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. 1- Uyuşmazlık, davacı anne tarafından açılan çocuğun annesinin soyadını kullanmaya izin davasında annenin soyadını kullanmakta haklı sebebin varlığının ve çocukların üstün yararının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır. Davaya konu talebin çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığının belirlenebilmesi için tarafların gösterdikleri tüm delillerin toplanması, uzman ya da uzmanlardan isteğin, çocuğun sosyal, kültürel, fiziksel ve psikolojik gelişimi üzerindeki olumlu ya da olumsuz etkileri ile idrak çağında bulunan çocuğun konuya ilişkin görüşünü de içeren rapor alınması gerekir....

    Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvurusu birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar yerel mahkemece kararda yazılı nedenlerle çocuğun soy adının değiştirilmesi davasının reddine karar verilmiş ise de; dosyada bulunan tüm bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, davanın annenin velayeti altında bulunan davaya konu çocuğun soyadının değiştirilerek annenin kızlık soyadını almasına yönelik, soyadı değişikliği davası olduğu, velayet kendisinde bulunan anne veya babanın, çocukla ilgili yapacağı her türlü iş ve işlemde çocuğun üstün yararını koruması gerektiği tartışmasız olup, somut olayda, çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesinin çocuğun üstün yararı bakımından sakınca doğuracağı iddia edilmediği gibi, bu hususta dosyaya herhangi bir delil de sunulmuş değildir....

    Çocuğun üstün yararı gereği, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda, velayet hakkına sahip davacı anne, davalı babanın çocuğa karşı ilgisiz olduğunu, çocuğun yaşamını annesi ile geçirdiğini, her türlü işini kendisinin yerine getirdiğini ve resmi işlemler ile çocuğun okul hayatında bu durumun dezavantajını yaşayacağını ileri sürmüş, davacı tanıkları da davalı babanın çocuğuna ilgisiz olduğunu, çocuğu görmeye gelmediğini,çocuğun babayı görse tanımayacağına, okulda annesi ile soyadının farklı olması nedeniyle zorlandığını, öğretmenine evraklara soyadını annesinin soyadı olarak yazmasını istediğini anlatmışlardır....

      Somut olayda, yapılan yargılama ve toplanan delillerden ve özellikle davalı babanın çocuğun soyadının değiştirmesi konusunda takdiri mahkeme bıraktığı ve ilk derece mahkemesi kararına karşı da istinaf kanun yoluna başvurmadığı gözetil diğinde; çocuğun soyadının annenin çocuğun soyadının annenin kızlık soyadı ile değiştirilmesi yönünde çocuğun üstün yararının ispatlandığı anlaşılmakla; nüfus müdürlüğünün usul ve yasaya uygun hükme yönelik istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....

      Çocuğun üstün yararı gereği, velayetin anneye verilmesi halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 22.06.2020 tarih 2020/2199 Esas 2020/3166 Karar) Eldeki davada, davacı davasını, çocuğun anne ile soyadının farklı olması nedeni ile tüm yasal işlemlerde sorun yaşandığı, çocuk ve anne açısından bu durumun olumsuz psikolojik sonuçlarının olduğu, babanın çocuk ile görüşmediği vakıalarına dayandırmıştır. Dosya kapsamında toplanan deliller ve dinlenen tanık beyanı, davacının iddialarını doğrular nitelikte değildir....

      Çocuğun üstün yararı gereği, velayetin anneye verilmesi halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 22.06.2020 tarih 2020/2199 Esas 2020/3166 Karar) Eldeki davada, davacı davasını, çocuğun anne ile soyadının farklı olması nedeni ile tüm yasal işlemlerde sorun yaşandığı, çocuk ve anne açısından bu durumun olumsuz psikolojik sonuçlarının olduğu, babanın çocuk ile görüşmediği vakıalarına dayandırmıştır. Dosya kapsamında toplanan deliller ve dinlenen tanık beyanı, davacının iddialarını doğrular nitelikte değildir....

      UYAP Entegrasyonu