Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Asıl dava; limited şirket müdürünün haklı nedenle azli ile şirket müdürünün şirkete verdiği zararın tazmini, birleşen dava, limited şirket müdürünün şirkete verdiği zararın tazmini istemine ilişkindir. Asıl ve birleşen davada davalı tarafından istinaf başvuru dilekçesi ile birlikte nispi istinaf karar harçları ve istinaf kanun yoluna başvurma harçları yatırılmayarak, istinaf dilekçesinde adli yardım talep edilmiştir. Dairemizin 23/05/2022 tarih ve 2022/741 Esas sayılı ara kararı ile HMK'nun 334. maddesi gereği asıl ve birleşen davada davalının adli yardım talebi reddedilmiştir. Asıl ve birleşen davada davalı tarafından Dairemiz ret kararına karşı itiraz kanun yoluna başvurulmamış olup, adli yardım talebinin reddi kararı kesinleşmiştir....

Davacılar vekilinin istinaf itirazı incelendiğinde, TTK'nun 630. maddesi uyarınca her ortak haklı sebeplerin varlığı halinde şirket müdürünün yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir. Anılan maddede şirket müdürünün özenle bağlılık yükümlülüğü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesi veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesinin haklı sebep olarak kabul edileceği düzenlenmiştir. İşbu dava, haklı nedenle şirket müdürünün azli istemine ilişkindir. Limited şirket ortaklarına ait idare ve temsil yetkilerinin kaldırılması istemli olarak açılan davalarda husumetin, idare ve temsil yetkisinin kaldırılması istenen ortağa yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup ayrıca limited ortaklığa husumet düşmemektedir. Nitelik itibariyle husumet, davanın her aşamasında ileri sürülmesi mümkün veya mahkemece re'sen nazara alınması gerekli bir itirazdır....

Hukuk Dairesi’nin 2018/2 Esas, 2019/2616 Karar sayılı ilamıyla “... 1-Dava, haklı nedenlerle limited şirket müdürünün azli istemine ilişkin olup, mahkemece, davalı şirket yönünden işin esasına girilerek yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Oysa, şirket müdürünün azli davalarında husumetin, azli istenen müdüre yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup, ayrıca limited şirketin dava edilmesi zorunlu değildir. Bu durumda, davalı şirket hakkındaki davanın, husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde işin esasına girilerek karar verilmesi doğru olmamıştır. 2-Dava dilekçesinde, tedbir mahiyetinde kayyım atanması talibinde bulunulduğu ve 02.04.2012 tarihli celsede ihtiyati tedbir istemi reddedildiği anlaşılmaktadır. Bu bağlamda davacının esasen netice-i talebinde kayyım atanması talebi bulunmamaktadır. 6100 sayılı HMK 26/1 hükmünde mahkemelerin taleple bağlılığı esas kural olarak belirlenmiştir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1311 KARAR NO : 2022/1364 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 09/06/2022 (Talep) - 14/06/2022 (Ara Karar) NUMARASI : 2022/763 Esas DAVA : Limited Şirket Müdürünün Haklı Nedenle Azli BAM KARAR TARİHİ : 21/09/2022 KARARIN YAZIM TARİHİ : 21/09/2022 İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2022/763 Esas sayılı dosyasından verilen 14/06/2022 tarihli ara kararın incelemesi tamamlanmış olmakla HMK'nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Talep, limited şirket müdürünün haklı nedenle azli davasında şirkete tedbiren kayyım atanmasına, şirket taşınmazı üzerine devri önleyici ihtiyati tedbir kararı verilmesine...

      DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, haklı nedenlerle limited şirket müdürünün azli istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK'nın 630/2. maddesi uyarınca her ortak, haklı nedenlerin varlığı halinde limited şirket yöneticilerinin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını mahkemeden talep edebilirler. Anılan maddenin sonraki fıkrasında ise; yöneticinin, özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesinin veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesinin haklı sebep olarak kabul olunacağı düzenlenmiş olup şirket müdürünün azli davalarında husumetin, azli istenen müdüre yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup,dava,ortaklık aleyhine açıldığı,ortaklığın pasif nusumetinin bulunmadığı anlaşıldığından, davanın,pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur....

        HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Asıl dava; limited şirket müdürünün haklı nedenle azli ile şirket müdürünün şirkete verdiği zararın tazmini, birleşen dava, limited şirket müdürünün şirkete verdiği zararın tazmini istemine ilişkindir. Asıl ve birleşen davada davalı tarafından istinaf başvuru dilekçesi ile birlikte nispi istinaf karar harçları ve istinaf kanun yoluna başvurma harçları yatırılmayarak, istinaf dilekçesinde adli yardım talep edilmiştir. Dairemizin 23/05/2022 tarih ve 2022/741 Esas sayılı ara kararı ile HMK'nun 334. maddesi gereği asıl ve birleşen davada davalının adli yardım talebi reddedilmiştir. Asıl ve birleşen davada davalı tarafından Dairemiz ret kararına karşı itiraz kanun yoluna başvurulmamış olup, adli yardım talebinin reddi kararı kesinleşmiştir....

          İnşaat Dekorasyon Turizm Tekstil Gıda ve Kozmetik Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nde %49 hisseye sahip olduğunu, şirket hissesinin %51'lik kısmının ise davalıya ait olduğunu, davalının aynı zamanda şirketin müdürü olduğunu, şirket müdürü davalının ortaklara eşit davranma yükümlülüğünü, ortaklara bilgi verme yükümlülüğünü, şirkete sadakatle bağlılık yükümlülüğünü ve özen yükümlülüğünü ihlal etmekte olduğunu, bunlarla da kalmayıp bir çok usule ve yasaya aykırı işlemler gerçekleştirdiğini, dava dilekçesinde açıkladıkları nedenlerden dolayıdavalının özen ve bağlılık yükümünü ağır bir biçimde ihlal ettiği sonucuna varılması gerektiğini, bu itibarla mahkemece, asıl davalı şirket müdürünün azli için haklı nedenlerin oluştuğunun kabulü ile sonucuna göre davalı müdürün, yönetim ve temsil yetkisini gerektiği gibi kullanmadığından dava sonuna kadar şirket ve müvekkili açısından telafisi imkansız zararlar doğabileceğinden müdürün şirketten tedbiren el çektirilmesinin ve şirkete yönetim kayyımı atanmasının...

            İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, şirketin tek müdürü olan davalının, şirketin mali durumu hakkında bilgi vermekten kaçındığını, kendisine kar payı ödenmediğini, olağan genel kurul toplantısı yapılmadığını, şirket hesaplarına erişiminin engellendiğini, şirketi denetim hakkının engellendiğini, şirketin zarara uğratıldığını belirterek, şirket müdürünün temsil yetkisinin tedbiren kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Limited şirketin tek müdürü olan davalının azli istemiyle açılan dava kapsamında dava sonuçlanıncaya kadar müdürün şirketi temsil yetkisinin kaldırılması talep edilmiş ise de, ihtiyati tedbir isteyen davacı vekilince dava dilekçesi ekinde dosyaya sunulan belgelere göre bu aşamada HMK'nın 390/3....

            Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davalı şirket yöneticisinin şirketi zarara uğrattığının tespit edildiği ve bu hususun TTK 630/3. maddesi gereğince ağır kusur oluşturduğu gerekçesiyle davalı şirket müdürünün davalı şirketteki müdürlük görevinin kaldırılmasına dair verilen karar davalılar vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizce onanmıştır. Davalılar vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. 1-Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, haklı nedenlerle şirket müdürünün azli istemine ilişkindir. Limited şirketin ortaklarına ait idare ve temsil yetkilerinin kaldırılması istemli olarak açılan davalarda husumetin, idare ve temsil yetkisinin kaldırılması istenen ortağa yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup ayrıca limited ortaklığa husumet düşmemektedir....

              HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Talep, limited şirket müdürünün azli istemiyle açılan dava kapsamında davalı şirket müdürünün şirketi yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılması için ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. HMK'nun 389/1 maddesine göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK'nun 390/3.maddesinde tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır....

                UYAP Entegrasyonu