Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda şirketin feshi davasının kabulüne, alacak davasının kısmen kabulüne dair verilen hükmün davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce bozulmasına karar verilmiştir. Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dava, limited şirketin fesih ve tasfiyesi ile şirkete borç olarak verilen paranın tahsili davasıdır. Dairemizin 28.10.2015 tarih, 2015/3865 esas ve 2015/11202 karar sayılı bozma ilamında, işbu davada husumetin şirkete yöneltilmesi gerektiği, şirketin başka ortağı bulunmaması nedeniyle taraf teşkilinin bu suretle sağlandığının kabul edilmesi gerektiği belirtilerek davanın husumetten reddine dair mahkeme kararı bozulmuştur....

    Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda yer alan tespitlerin değerlendirilmesinden, adı geçen şirketin Tasfiyesi Tamamlanan … Çelik Konstrüksiyon İnşaat Taahhüt Makine Gıda Sanayi Ticaret Limited Şirketine düzenlediği faturaların gerçeği yansıtmadığı, 5520 sayılı Kanun'un 17. maddesine eklenen 9. fıkranın yürürlük tarihinin 02/09/2009 olduğu da gözetildiğinde, Yasa'nın yürürlüğe girdiği tarihten sonraki döneme ilişkin tasfiyesi tamamlanmış şirket işlemlerinin incelenmesi sonucu, ilgili dönemde kanuni temsilci olduğu anlaşılan davacı adına düzenlenen ihbarnamelerde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle reddeden ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir....

      Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; şirketin kuruluş amacının gerçekleşmediğini, gerçekleşmesinin de imkansız olduğunu, müvekkilininde şirketin tasfiyesi için olumlu görüşünü bildirdiğini, ancak bir araya gelinemediğini belirterek, şirketin tasfiyesine, mümkün olmadığı takdirde müvekkilinin şirketten çıkarılmasına izin verilmesini talep etmiştir. Talep, limited şirketin feshi ile tasfiye memuru atanması istemine ilişkindir.(TTK m. 636/1-3) e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı Feshi istenen "... Limited Şirketi" davacı ve davalı ...'dan müteşekkil iki ortağı bulunmaktadır. Yargılama sürecinde her iki ortakta şirketin feshine karar verilmesini istedikleri görüldüğünden, davanın kabulüne, niza konusu şirketin TTK'un 636/1-3 maddesi uyarınca feshine ve tasfiye işlemlerini ikmal için tasfiye memuru atanmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir....

        Dava TTK 636/3 gereğince limited şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın limited şirketin fesih ve tasfiyesini gerektirir haklı sebep olgusunun bulunup bulunmadığı, haklı sebep bulunmakta ise istem yerine davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine, davacı ortağın şirketten çıkarılmasına, duruma uygun başka bir çözüme hükmedilip hükmedilmeyeceği noktalarında toplandığı anlaşılmıştır. TTK'nun 636/3 maddesi "Haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. Mahkeme, istem yerine, davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir" şeklinde düzenlenmiştir. TTK'nun 636.maddesinde nelerin haklı sebep sayılacağı gösterilmemiştir....

          ın "şirketin daha öncesinde otomotiv servisi çalıştırırken borçlarından dolayı tasfiye edildiğini, 3 yıldır böyle bir şirketin bulunmadığını" bildirdiği, davalı şirketin esasen halen devam eden ticari bir faaliyetinin olmadığı, şirket ortaklarının birbiriyle bağlantı kuramadıkları, şirketin defter ve belgelerine ulaşılamadığı, davalı şirketin haklı sebeple feshi koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulü ile, İzmir Ticaret Sicili Merkez 129390 numarasında kayıtlı "D.T.Z. OTOMOTİV YEDEK PARÇA SERVİS OTO KİRALAMA TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ"nin fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak ...'ın atanmasına karar verilmiştir. Kararı, davalılar ... ve ... vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, haklı nedenle limited şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Şirketin feshi davasının ortaklık tüzel kişiliğine karşı açılması gerekli ve yeterli olup, şirket ortağına husumet yöneltilmesi doğru değildir....

            Dış Ticaret ve Danışmanlık Limited Şirketinin tasfiye edildiğini, ancak tasfiye sürecine şirket adına kayıtlı .... plaka sayılı .... markalı bir aracın dahil edilmediğinin tespit edildiğini, söz konusu aracın tüzel kişiliği olmayan şirket adına kayıtlı olduğundan araç üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunulamadığını, bu durumun aracın sigorta işlemlerinin yapılamaması ve kazaya karışması ve ekonomik değerinin de yüksek olması nedeniyle şirket hissedarı olan müvekkilinin ekonomik durumunu doğrudan etkilediğini, tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılmış olması gerektiğini, şayet tasfiye işlemlerinin gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa şirketin aktiflerinin ve pasiflerinin tasfiyesi yapılmadığı için şirket ortaklarının ve şirket alacaklılarının menfaatlerinin ihlal edilmiş olacağını, buna istinaden bahse konu şirketin ihyasına karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar...

              Hukuk Dairesi'nin 25.09.2018 tarih ve 2016/15004 Esas 2018/5684 Karar sayılı içtihatı). Öte yandan, ilk derece mahkemesinin gerekçesinde de belirtildiği üzere davacı yanca işbu davada öncelikle davalı şirketin ortağı olduğunun tespiti ve davalı şirketin fesih ve tasfiyesi talep edilmiş olmakla ve yapılan yargılama sonucu davacıların davalı şirketin ortağı olduklarını ispat edememelerinden ötürü bu istemin reddine karar verildiğinden davalı şirketin fesih ve tasfiyesi taleplerinin de reddi kararı usul ve yasaya uygundur. Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                GIDA TARIM SANAYİ DIŞ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ'nin fesih ve tasfiyesine, 2-Davalı şirketin tasfiye işlemlerini yapmak üzere SMMM ... ...'...

                  Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 12.10.2011 gün ve 2010/138-2011/576 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... ve ... vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Davacı vekili, davalı şirketin sermayesinin yasal miktarın altında kaldığını, gayri faal olduğunu, maksadına ulaşamadığı gibi ulaşmasının da mümkün olmadığını ileri sürerek şirketin fesih ve tasfiyesi ile şirkete tasfiye memuru atanmasını talep ve dava etmiştir. Davalılardan ... ve ... davanın reddini istemiş, diğer davalılar vekili ise şirketin devamında fayda bulunmadığını belirterek fesih kararı verilmesini talep etmiştir....

                    İSTİNAF NEDENLERİ: İstinaf yoluna başvuran Davalı şirket temsilcisi, defter ve kayıtların bilirkişi incelemesi sonrasında eksik olarak iade edilmesi nedeniyle Bilirkişi hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptıkları şikayet neticesi hakkında İstanbul 17 Asliye Ceza Mahkemesi 2020/461E sayılı dosyada ceza davası açıldığını, bilirkişinin teslim edilmeyen defter ve kayıtlardaki bilgi ve belgeleri değerlendirerek bir rapor hazırladığı konusu şüpheli konumda olduğunu,şirketin 2008 yılında başlamış olan ve halihazırda devam eden birçok alacak davası, icra takibi, ceza dava dosyaları ve hukuk dosyaları mevcut olup, bu dosyaların takibi açısından gerekçeli kararda herhangi bir hüküm kurulmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Açılan dava, Limited şirketin fesih ve tasfiyesi ile ortağın şirketten olun alacak istemine ilişkindir. TTK 636/3 maddesi uyarınca Limited şirketlerde haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir....

                      UYAP Entegrasyonu