Somut olayda, davacı adına kayıtlı taşınmazın kaydına 27.09.2018 tarihinde haciz konulmasının talep edildiği, 01.10.2018 tarihinde taşınmazın kaydına haciz şerhinin işlendiği, davalı alacaklının 31.07.2019 tarihinde satış talebinde bulunarak, satış avansını yatırdığı, davacıya İİK.103 haciz davetiyesinin 2018 yılında tebliğ edildiği, devamında yine kıymet takdirine ilişkin raporun da boçlu davacıya 20/05/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacının 103 davetiyesinin yada kıymet takdiri raporunun usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin bir şikayetinin bulunmadığı, mahkemece meskeniyet şikayetinin süreden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, HMK.355 mad....
İcra Müdürlüğünün 2011/478 Talimat sayılı dosyasında kıymet takdiri raporu alındığı, kıymet takdir raporunun davacı borçluya 18/12/2014 tarihinde bizzat kendi imzasına tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Bunun yanında davacı - borçlu tarafından 23/12/2014 tarihinde Büyükçekmece 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/1127 Esas sayılı dava dosyası ile kıymet takdirine itiraz edildiği görülmektedir. Bu durumda şikayetçinin taşınmaz kaydına konulan hacizden en geç 18/12/2014 tarihinde haberdar olduğunun kabulü gerekir. Dava dilekçesinde, kıymet takdiri raporunun tebliğinin usulsüzlüğü de ileri sürülmemiştir. Şikayete konu taşınmaz kaydına konulan hacizden 18/12/2014 öğrenme tarihi itibariyle 06/10/2017 tarihinde yapılan şikayet İİK 16.maddesi uyarınca süresinde değildir. O halde ilk derece mahkemesince, şikayetin süreden reddine dair karar verilmesi gerekir ki, ilk derece mahkemesi kararı da aynı doğrultudadır....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın niteliğinin arsa olarak yazdığını, alacaklının 3008 parselde mesken olduğunu bilmesinin mümkün olmadığını, mesken olup olmadığının yapılacak keşif ile belli olacağını, 7 günlük sürenin, kıymet takdirine itiraz süresi olduğunu, hacze itiraz süresinin 3 gün olduğunu, dolayısıyla 3 günlük süre içerisinde hacize itiraz etmediğini, kıymet takdir tutanakları bilirkişi raporunun borçlu davacı T1 04.08.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, davayı ise davacı 11.08.2021 tarihinde süre geçtikten sonra açtığını, davalının 3008 parsel sayılı taşınmaz haczinde hiç bir kusuru olmadığından, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılması gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, meskeniyet iddiasına ilişkindir....
mesken almasının imkansız olduğunu ileri sürerek meskeniyet rakamının yeni kıymet takdirine göre hesaplanmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; tüm dosya kapsamına göre davanın Meskeniyet İddiasına Dayalı Haczedilmezlik Şikayeti ve Kıymet Takdirine İtiraz olduğu, icra müdürlüğünce yapılan keşif sonucu alınan kıymet takdiri raporu ile Mahkemece yapılan keşif sonucu alınan raporda taşınmazın bedelinin aynı yani 170.000. TL olarak tespit edildiği ve raporların bir birlerini teyit ettiği belirtilerek Kıymet Takdirine İtirazın Reddine karar verilmiştir. Meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti için; Davanın yasal süresinde açıldığı, davacının birden çok taşınmazı olmasının dahi bu taşınmazlardan bir tanesi için meskeniyet iddiasında bulunmasına engel teşkil etmediği, taşınmaz üzerinde mevcut ipoteğin zorunlu esnaf kredisinden kaynaklandığı ve bu suretle ipoteğinde meskeniyet iddiasına engel teşkil etmediği, ancak davacının sosyal ve ekonomik konumuna göre haline münasip evin bedelinin 150.000. TL olup, mahcuz evin bedelinin 170.000....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/199 esas sayılı dosyasında; -Davacının kıymet takdirine itiraz davasının KABULÜ ile, İstanbul İli, Sarıyer İlçesi, Tarabya Mah. 1752 ada, 54 parsel sayılı C17 Blok, 1. Kat 2....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/02/2023 NUMARASI : 2022/897 ESAS 2023/39 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kıymet takdirine itiraz ile birlikte meskeniyet iddiasında bulunduğu, icra mahkemesince kıymet takdirine itirazın kabulüne, meskeniyet şikayetinin süre aşımından reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesinin, şikayetin süreden ret kararı aleyhine şikayetçi vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
Davalı kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacıya tüm ödeme emirlerinin tebliğ edildiğini ve dosyaların kesinleşmiş olduğunu, takiplerin kesinleşmiş olması nedeniyle kurumca yapılan icra takibinin iptalinin söz konusu olmadığını, davacı tarafça davanın yedi günlük sürede açılmadığından davanın süreden reddinin de gerektiğini, davacı tarafça yasaların kendisine tanıdığı sürelerde itizarların ortaya konulmamış olduğunu, dolayısıyla işbu sürelerin geçirilmiş olması nedeniyle artık kıymet takdirine itiraz edebilmesinin mümkün bulunmadığını belirtmiştir. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: Dairemizce dosya üzerinde ileri sürülen istinaf nedenleri ve HMK'nın 355. Maddesi gereği re'sen kamu düzenine aykırılık yönünden yapılan inceleme neticesinde: Dava meskeniyet ve kıymet takdirine itiraz davasıdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Tüm dosya kapsamına göre yapılan yargılama ve değerlendirmede, davacı borçlu aleyhine başlatılan takip kapsamında, davacı borçluya ait taşınmaz üzerine konulan haciz ile ilgili olarak davacı borçlunun meskeniyet davası açtığı belirlenmiştir. İstanbul 31.İcra Müdürlüğünce davacıya 02/08/2019 tarihinde ödeme emri tebliğ edildiği, davacı tarafından 10/02/2021 tarihinde dava açıldığı, 103. Davetiyesinin 25/09/2020 tarihinde, kıymet takdiri raporu 02/02/2021 tarihinde tebliğ edildiği şikayete konu taşınmaza haciz konulduğundan bu tarihler itibari ile haberdar olduğu, meskeniyet iddiası bir haczedilmezlik şikayeti olup, itiraz süresi haczi öğrenme tarihinden itibaren 7 gün olduğu da dikkate alındığında davacı tarafından 7 günlük süre sonrasında 10/02/2021 tarihinde açılmış olduğu belirlendiğinden şikayetin süre yönünden reddine'' karar verildiği görülmüştür....
Yargıtay’ca incelenmesi istenen karar bu maddelerle tespit edilen kararlar arasına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan alacaklı ve borçlunun, kıymet takdirine ilişkin mahkeme kararına yönelik temyiz istemlerinin (REDDİNE), 2) Borçlunun meskeniyet şikayetine ilişkin mahkeme kararına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Borçlunun haczedilen taşınmazın haline uygun mesken olduğunu ileri sürerek İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendine dayalı olarak haczin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece taşınmaz üzerinde ipotek bulunduğu gerekçesi ile meskeniyet şikayetinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 82/1-12. maddelerine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, borçlu adına kayıtlı taşınmaz üzerine konulmuş geçerli bir haczin varlığı gerekir. Somut olayda, meskeniyet iddiası ileri sürülen ... ili, ... İlçesi, ......