BK'nın 53. maddesine ve yerleşik Yargıtay uygulanmasına göre, hukuk hakimi, ceza hakiminin belirlediği kusur oranı ile bağlı değil ise de; ceza kararındaki kusur durumu, bir maddi olguyu tespit ediyorsa bu kusur tespiti ve buna dayalı verilen karar hukuk hakimini de bağlayacaktır. Ayrıca, aynı maddi olgulara dayalı ceza ve hukuk mahkemelerince ayrı kusur oranlarının tespiti adalete duyulan güveni de zedeler nitelikte olacaktır. Bu itibarla, mahkemece, ceza dosyası getirtilerek, farklı kusur durumuna ilişkin bilirkişi raporları arasında çelişkileri gidermek amacıyla, İTÜ ve Karayolları Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek bilirkişi heyetinden kusur yönünden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, çelişki giderilmeksizin yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Bu durumda mahkemece; zarara birlikte sebep olduğu için davacıya karşı müteselsilen sorumlu olan davalıların, kazadaki kusur oranlarının davacının istemi bakımından önemi bulunmasa da, müteselsil sorumlu olan davalılar arasındaki rücu davasında, eldeki davada saptanan kusur oranlarının güçlü delil olacağı da gözetilmek suretiyle, davalı ...'in oluşa ilişkin savunmalarının karşılanması bakımından, konusunda uzman bilirkişi refakatiyle kaza mahallinde keşif yapılması ve bilgisi bulunan davalı tanığının keşif mahallinde dinlenilmesi suretiyle, davanın taraflarının kazadaki kusur oranlarının ne olduğu konusunda ayrıntılı, denetime elverişli, gerekçeli rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiş ve davalı ... yararına bozulması gerekmiştir. 4-Davalı ......
Tarafların trafik kazasındaki kusur durumları ile gerçek zarar miktarının tespiti için uzman bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekir. Somut olayda kusur ve hasar yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmamış, serbest mali müşavir tarafından verilen dosyadaki kaza tutanağında gösterilen kusur oranı ile yapılan ödemelere ilişkin tespitleri belirten raporla yetinilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz ....
Somut olayda davacı ile davalı işverenin kusur durumlarının tespiti için bilirkişi heyetinden alınan ve ilk derece mahkemesince itibar edilen raporun ehil ve konusunda uzman bilirkişi heyeti tarafından tanzim edildiği, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen kusur durumunun tespitine ilişkin raporun kapsamlı, gerekçeli ve denetime elverişli olduğu gibi dosya kapsamına, delil durumuna ve somut olayın meydana geliş şekline de uygun olduğu, taraflara izafe edilen kusur oranlarının tarafların somut olaydaki yükümlülükleri ile de örtüştüğü ve kusur oranlarının hakkaniyete uygun olarak tasnif edildiği, işbu dosyada bilirkişi heyetinden alınan raporun tarafların kusur oranlarının belirlenmesi açısından rücuan tazminat dosyasında aldırılan 03.07.2017 ve 17.07.2017 tarihli bilirkişi heyeti raporları ile de örtüştüğü, bu nedenle ilk derece mahkemesi tarafından bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen kusur durumunun tespitine ilişkin rapora itibar edilerek bu raporun hükme esas alınmasında usul...
Dava konusu trafik kazasında, kusur oranlarının tespiti bakımından alınan 12.11.2015 tarihli bilirkişi raporunda davalıların murisi bisiklet sürücüsünün %15, davacıya sigortalı araç sürücünün %85 olarak belirlenen kusur oranlarının mahkemece benimsendiği, bu kusur oranlarına göre davacı tarafın talep edebileceği tazminat miktarının belirlendiği görülmektedir. Mahkemece hükme esas alınan 12.11.2015 tarihli bilirkişi raporu öncesinde alınan 29.12.2014 tarihli bilirkişi raporunda ise; davacı şirket tarafından sigortalanan araç sürücüsünün meydana gelen kazada %37,5 (3/8) oranda kusurlu olduğu, davalıların murisi Bekir Daş'ın ise %62,5(5/8) oranda kusurlu olduğu belirlenmiştir. Mahkemece alınan ve benimsenen kusur raporu ile kaza tespit tutanağı ve dosyada alınan diğer raporda belirlenen kusur dağılımı birbirleriyle uyumlu değildir. Açıklanan bu nedenler karşısında mahkemece, ceza dosyası aslı getirtilmek suretiyle, Adli Tıp 3....
Dava konusu trafik kazasında, davacı ile davalı sürücünün kusur oranlarının tespiti bakımından, inşaat ... mühendisi bilirkişiden alınan 25.04.2005 havale tarihli raporda; davalının kazada tam kusurlu olduğu ve davacının kusurunun bulunmadığı şeklinde görüş bildirilmiştir. Mahkemece bu rapor benimsenmiş ve davacının maddi zararına ilişkin hesaplama davalının tam kusuru esas alınarak yapılmıştır. Davaya konu trafik kazasına ilişkin olarak düzenlenen kaza tespit tutanağında ise; davacının kazada 3/8 ve davalının da 5/8 oranında kusurlu olduğu şeklinde tespit yapıldığı görülmektedir. Dosya kapsamı içinde bulunmadığı için denetlenme imkanı olmasa da, ceza yargılamasında alınan bilirkişi raporuyla davacının kazada 2/8 kusurlu olduğu davalı tarafça savunulmaktadır. Trafik kazasına karışanların kazadaki kusur oranlarının belirlenmesi, özel ve teknik bilgiyi gerektiren bir konu olduğundan, alınacak raporun konusunda uzman bilirkişi tarafından tanzim edilmesi gerektiği izahtan varestedir....
oranlarının tespiti bakımından alınan, 11.03.2015 tarihli raporda belirlenen kusur oranlarının mahkemece benimsendiği, bu kusur oranlarına göre davacının talep edebileceği tazminat miktarının belirlendiği görülmektedir....
İş kazalarından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davalarında zararlandırıcı olaya neden oldukları ileri sürülen kişi veya kişilerin kusur oranlarının kesin olarak tespiti hem maddi hem de manevi tazminat miktarını doğrudan etkilemesi bakımından önem taşımaktadır. Zira maddi tazminat davalarında sigortalının kazanç kaybının hesaplanmasında davacının kendi kusuru oranında tespit olunan kazanç kaybından indirim yapılacağı gibi yine manevi tazminat davalarında hükmedilecek manevi tazminat miktarının takdirinde tarafların kusur durumu mahkemece öncelikle dikkate alınacaktır. Somut olayda, dava konusu iş kazasına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Baş İş Müfettişi tarafından düzenlenen rapordaki kusur oranları ile, İş Güvenliği Uzmanı Makine Yüksek Mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 07.12.2011 tarihli tek kişilik raporda belirtilen kusur oranları arasında açık çelişki vardır....
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranlarının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 24,30 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna 7.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 21/06/2021 NUMARASI : 2019/266 ESAS 2021/138 KARAR DAVA KONUSU : Rücuen Tazminat KARAR : DAVALININ CEVABI : Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki husumet ve zaman aşımı itirazında bulunduklarını ve kusur oranlarının tespiti gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T3 tarafından davaya cevap verilmemiştir. HÜKÜM ÖZETİ : Mahkemece, mahkemenin 2019/266 E. sayılı dosyasının bu dosya ile aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunan Bakırköy 33 .İş Mahkemesi'nin 2021/30 E. sayılı dosyasıyla birleştirilmesine esasın bu şekilde kapatılmasına karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı şirket vekili; yetki, husumet, derdestlik, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, birleştirme kararının hatalı olduğunu ve kusur oranlarının tespiti gerektiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur....