WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bölge adliye mahkemesince; davacı eczacı ya da çalışanlarının kurumu zarara uğratmak amacıyla kasıtlı olarak sahte reçete fatura ettiklerinin yasal delillerle ispatlanamamış olması gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1/b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2) Uyuşmazlık, davalı kurum tarafından uygulanan cezai işlemin, taraflarca imzalanan protokole aykırı olduğu gerekçesiyle iptali ve muarazanın meni istemine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; dava konusu uyuşmazlığa ilişkin işlemin, ... adına 28/04/2010 tarihinde doktor ... tarafından düzenlenen 768,82 TL'lik reçeteden kaynaklandığı, reçetenin kaynağı olan ilaç kullanım raporunun ise .......

    Davacı vekili dava dilekçesinde kiracılığın tespiti ve muarazanın giderilmesi talepleri dışında ayrıca ... Büyükşehir Belediyesine ait tahliyesi talep edilen arsa üzerindeki tüm yapı ve müştemilatın davacı derneğe ait olduğunun tespiti ve davacı hakkının tapu kütüğüne şerhine ilişkin iki talep de daha bulunmuştur. 6100 sayılı HMK'nın 110. maddesinde düzenlenen davaların yığılması hali sözkonusudur. İş bu davada dava konusu edilen taleplerin birlikte görülme zorunluluğu bulunmamaktadır. Bu taleplerin bir kısmı Türk Borçlar Kanunu bir kısmı ise Medeni Kanun hükümleri uygulanarak çözümlenecek davalardır. Ayrıca, kiracılığın tespiti ve muarazanın giderilmesi davası ile arsa üzerindeki muhdesatın tespiti (... Büyükşehir Belediyesine ait tahliyesi talep edilen arsa üzerindeki tüm yapı ve müştemilatın davacı derneğe ait olduğunun tespiti) ve tapuya şerhine ilişkin davaların Yargıtaydaki temyiz inceleme yerleri de ayrıdır....

      Dava, davacının malullük aylığının iptaline yönelik Kurum işleminin iptali ile ödenmeyen yaşlılık aylıklarının faizi ile tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir....

        Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 30/12/2014 NUMARASI : 2013/186-2014/512 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kiracılığın tespiti ve muarazanın giderilmesi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş, ancak nitelik itibariyle duruşmaya tabi olmadığından duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kiracı tarafından açılan kiracılığın tespiti ve muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir....

          Eldeki davada, Mahkemece, noter işleminin iptaline yönelik tasarrufun iptali şeklinde karar verilemeyeceği, devredilen hisselerin kurum hacziyle birlikte devredilmiş olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi gereği, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince, düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Hüküm fıkrasının 2 nolu bendinin tamamen silinerek yerine, "Davacının alacak ve fer'ilerinin toplamıyla sınırlı olarak tasarrufun iptaline, davacıya haciz ve satış isteme yetkisi tanınmasına" ibarelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının ilgiliden alınmasına, 26.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Eldeki davada, Mahkemece, noter işleminin iptaline yönelik tasarrufun iptali şeklinde karar verilemeyeceği, devredilen hisselerin kurum hacziyle birlikte devredilmiş olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi gereği, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince, düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Hüküm fıkrasının 2 nolu bendinin tamamen silinerek yerine, "Davacının alacak ve fer'ilerinin toplamıyla sınırlı olarak tasarrufun iptaline, davacıya haciz ve satış isteme yetkisi tanınmasına" ibarelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının ilgiliden alınmasına, 26.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Uyuşmazlık, kaçak atık su bedeline vaki takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olayda; taraflar arasında 17.02.2006 tarihli su aboneliği sözleşmesinin bulunduğu,davacı kurum görevlileri tarafından tanzim edilen 18.09.2013 tarihli kaçak atık su tutanağına göre ise davalının sayaç yerine boru takarak atık su kullandığının tespit edildiği belirtilerek bu tutanağa istinaden toplam 4.832,23 TL'lik tahakkuk yapıldığı,borcun ödenmemesi nedeniyle de davalı hakkında ... 32.İcra Müdürlüğü'nün 2013/17593 E. sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı sabittir....

                Mahkemece; Kurum işleminin iptali ile davacının 31.12.1987 – 06.08.1991 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olduğunun tespitine ve davacıya 01.07.2009 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmiştir. Somut olayda; mahkemece Kurum işleminin iptali ve davacıya aylık bağlanmasına ilişkin karar yerinde ise de davacı vekilinin bir kısım talepleri hakkında karar verilmesinden vazgeçtiklerini beyan etmesi karşısında dava kısmen kabul edildiği halde davalı Kurum lehine vekalet ücreti taktir edilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HMUK’un 438/7 . maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı kurum ile 31.12.2010 tarihine kadar geçerli olmak üzere “Sosyal Güvenlik Kurumu Optik Sözleşmesi” imzaladığını, davalı tarafından 12.11.2010 tarihli yazı ile, 20.245 TL ceza-i şart tahakkuk ettirilerek, sözleşmenin de 6 ay süreyle feshedildiğinin bildirildiğini, oysa ki sözleşmeye aykırı durumun söz konusu olmadığını ileri sürerek, fesih işlemi ve cezai şartın iptaline, bu konudaki muarazanın men'ine, ödenmeyen 27.000,00 TL miktarındaki alacaklarının reeskont faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

                    tüm sonuçlarıyla birlikte iptali ile muarazanın giderilerek sözleşmenin aynı koşullarda devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu