Davacı, bu zararı yanında 5 ay boyunca -/- -2- 2014/17107 - 2015/15168 alışveriş merkezinin işletilmeye açılamaması nedeni ile yapmak zorunda kaldığı işletme masrafları nedeni ile icra takibi başlatmış ve bu takibe itirazın iptalini dava etmiştir. Mahkemece mahallinde yapılan keşiften sonra görüşüne başvurulan bilirkişi heyeti, alışveriş merkezinde proje dışında yapılmış bulunan tadilat nedeniyle 2. ve 3. bodrum katları tamamen sel sularının bastığı, proje hilafına bu değişiklikler yapılmamış olsa idi sel basması olayının olmayacağını belirleyerek davalının %100 kusurlu olduğunu bildirmişlerdir. Ancak itirazın iptali yönünde açılan davada uğranılan zarar kalemlerini ispata yarar delil sunulmadığından hesaplama yapılamayacağı açıklanmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı kurum mensuplarının tedavilerinde kullanılan tıbbi malzemelerin kendileri tarafından verildiğini, tıbbi malzeme bedellerinin ödenmemesi üzerine başlattığı icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatı ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, tıbbi malzeme alımlarında kurum aleyhine fiyat farkı oluştuğunu, takas ve mahsup nedeniyle ödenmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı kurum mensuplarının tedavilerinde kullanılan tıbbi malzemelerin kendileri tarafından verildiğini, tıbbi malzeme bedellerinin ödenmemesi üzerine başlattığı icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatı ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, tıbbi malzeme alımlarında kurum aleyhine fiyat farkı oluştuğunu, takas ve mahsup nedeniyle ödenmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali ve depozitonun iadesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali ve depozitonun iadesi davasına dair karar, davacı-karşı davalı ve davalı-karşı davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Asıl dava, erken tahliye nedeniyle mahrum kalınan kira alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptali, karşı dava depozito bedelinin iadesi istemine ilişkindir....
yaptığı itirazın kısmen iptali ile icra takibinin 75.788,85 TL asıl alacak üzerinden devamına, davacı tarafın fazlaya ilişkin talebinin reddine, itirazın iptaline karar verilen kısım üzerinden hesap edilecek %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine dair karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi Davacı Kurum tarafından, emekli aylığı alırken tekrar 4/a statüsünde çalışmaya başlayan davalıya yapılan yersiz aylık ödemelerinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali talebiyle açılan davanın yargılaması sonucu, ... İş Mahkemesince talebinin reddine dair verilen hükme karşı davacı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun kabulüne, ilk dereci mahkemesi kararının kaldırılmasına, itirazın iptali davasının kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen kararın temyizen incelenmesi davacı Kurum ve davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
T3 sahibi ve mesul müdürü olduğu Yalçınkaya Eczanesi hakkında Türk Eczacılar Birliği ve müvekkili kurum arasında imzalanan 2012 Protokolünün 5.3.10 maddesi gereğince; 6.150,69 *10 =61.506,90 TL cezai şart ve yine aynı madde gereğince bir kez yazılı uyarı işlemi uygulandığını, 4.3.6 maddesi gereğince; 6.150,69 TL kurum zararı oluştuğunu, 2012 yılı protokolünün 5.3.10 ve 4.3.6 maddesi gereği, tahakkuk ettirilen cezai şartın davalıya tebliğ edildiğini, ödenmemesi üzerine icra takibi başlatıldığını, kurum memurlarınca gerçekleştirilen inceleme sonucu hazırlanan raporların resmi delil niteliğinde olduğunu, aksinin resmi delil ile ispatlanabileceğini ve ispat külfetinin davalı üzerinde olduğunu, bu nedenle kısmen kabule dair kararın kaldırılarak davanın tümden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava, İİK m.67'ye dayalı olarak açılan itirazın iptali istemine ilişkindir....
Mahkemece, toplanan delillere göre davanın kabulü ile itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yangın sigorta sözleşmesi nedeniyle rücuen alacak talebine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, yangın sigorta sözleşmesi gereğince sigortalı sitede kat maliki olan davalının dairesinde meydana gelen yangın bedeni ile sigortalı sitenin ortak alanında meydana gelen zararı sigortalısına ödediğini ileri sürerek zarar sorumlusundan alacak isteminde bulunmuştur. Bu tür davalarda görevli mahkemenin sigortalı ile zarar sorumlusu arasındaki ilişkiye göre belirlenmesi gerekir. (24.03.1944 tarih, 1944-9 sayılı İBK) Kat Mülkiyeti Kanununun 19/3. maddesi uyarınca bağımsız bölüm maliklerinin kusurları ile diğer bağımsız bölümlere verdikleri zarardan dolayı diğer maliklere karşı sorumlu oldukları düzenlenmiştir....
Kısaca, itirazın iptali davasını gören mahkeme, kendi yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, öncelikle icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazı incelemek ve sonuçlandırmak zorundadır. Somut olayda, yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, her ne kadar Mahkeme, hükmün gerekçesinde icra dairesinin yetkisine ilişkin yetkisiz olduğundan bahisle bir değerlendirme yapmış ise de, bu değerlendirme uyarınca İcra İflas Kanunu'nun 50/2’nci maddesi hükmü kapsamında, itirazın iptali davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın yetkisizlik nedeniyle reddine, dosyanın yetkili görevli mahkemeye gönderilmesine şeklinde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davacı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 14.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kısaca, itirazın iptali davasını gören mahkeme, kendi yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, öncelikle icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazı incelemek ve sonuçlandırmak zorundadır. Somut olayda, yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, Mahkeme öncelikle icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazı değerlendirmeli ve bu değerlendirme neticesinde yetkisiz icra dairesinde takip yapıldığının anlaşılması halinde ...Kanunu'nun 50/2’nci maddesi hükmü kapsamında, itirazın iptali davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkemenin yetkisizliği nedeniyle davanın reddine, dosyanın yetkili görevli mahkemeye gönderilmesine şeklinde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 23.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....