Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Asıl dava, Kurumca resen tahakkuk ettirilen prim ve ferilerine ilişkin borca yönelik Kurum işleminin iptali ile davacının borçlu olmadığının tespiti, birleşen dava ise, ödeme emirlerinin iptali ile davacının borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıdan alınmasına, 26.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Mahkemece yapılacak iş; davacının makina fabrikasının 15.08.2004- 30.08.2013 tarihleri arasındaki dönem bordrolarının ve prim ve gecikme zammı tahakkukuna ve söz konusu borcun ödenmesine ilişkin tüm işlemlerin örneklerinin Sosyal Güvenlik Kurumundan celbi sonrasında; gerekirse yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle ayrı işyeri olarak tescil edilen makina fabrikasının 15.08.2014- 01.08.2008 ve 01.08.2008- 30.08.2013 tarihleri arasında yukarıda belirtildiği şekilde iş kolu ve tehlike sınıfı belirlemek, daha sonra bu tespit doğrultusunda dönem bordroları ve kurum kayıtları karşılaştırmak suretiyle kurum tarafından yapılan prim ve gecikme zammı tahakkuklarının mevzuata uygun gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin tespiti sonrasında davacının 8.02.2017 tarihinde söz konusu prim ve gecikme zamlarını ödediği, eldeki davanın istirdat davasına dönüştüğü hususu da değerlendirmek suretiyle talep konusunda bir karar vermekten ibarettir....

    Ancak, dairemizin kararı yazılırken, davacının talebi “Kurum İşleminin İptali ile davacıya 01.03.2010 tarihi itibariyle ölüm aylığı bağlanması” şeklinde olmasına rağmen, sehven “kesilen yetim aylığının tekrar bağlanması, kesildiği tarihten itibaren yasal faiziyle tahsili, borçlu olmadığının tespiti ve aksi yöndeki kurum işleminin iptali” şeklinde yazıldığı, bu hususun maddi hataya dayalı olduğu ve HUMK'un 459. maddesi gereğince talep halinde her zaman düzeltilmesinin mümkün olduğunun anlaşılmasına göre, Dairemizin 09.03.2015 tarih ve 2014/4489 E. - 2015/4633 sayılı ilamındaki davacının talebi ile ilgili bölümün, davacının talebine uygun şekilde yazılması gerektiği anlaşılmıştır....

      "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Asıl dava, Kurum işleminin iptali ile yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti ve davalı Kuruma borçlu olmadığının tespiti; birleşen dava ise, itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyarak ilâmında belirtildiği şekilde asıl davanın reddine, birleşen davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı-birleşen davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 25.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davalı kurum tarafından tahsis edilen Kurum işleminin iptali ile borçlu olunmadığının tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, dava konusu reçeteleri karşılayan ... Eczanesi tarafından işlemin iptali ile ilgili olarak ... 2....

          aykırı olduğunu ileri sürerek 12/06/2015 tarihli davalı kurum yazısıyla prim borçların silinmesi ve iptali talepli davacı başvurusunun reddedilmesi konul u işlemin iptali ive davacının davalı kurum prim borcu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          İş Mahkemesi Dava, Kurum işleminin ve ödeme emrinin iptali ile borçlu olunmadığının tespiti ile kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın temyizen incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. I-İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kurum işleminin ve ödeme emrinin iptali ile borçlu olunmadığının tespiti ile kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. II-CEVAP: Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi İnceleme konusu karar, taraflar arasındaki sözleşme (protokol) hükümlerinin ihlali nedeniyle tahakkuk ettirilen borç nedeniyle, borçlu olmadığının tespiti ve Kurum işleminin iptali isteğine ilişkin olup, dosyanın Yargıtay 13. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 20.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Dava, Kurumca resen tahakkuk ettirilen fark işçilik ve prim borcunun iptali ile kuruma karşı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Eldeki davada, davacı şirketin talebinin kurumca tahkkuk ettirilen fark işçilik ve prim borcuna dayanak olan işlemin iptaline yönelmesi ve aslen istirdat isteminin bulunmadığı dikkate alındığında, mahkemece davalı Kurum aleyhine, öngörülen maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gereğinin gözetilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

                Dava, çocuktan bağlanan gelir ile eş ve çocuktan bağlanan aylıklardan yüksek olanının ödenmesi gerektiğinin tespiti ile fuzulen ödendiği iddia edilen 3.904.138.218 liranın tahsiline ilişkin Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak, yapılan yargılama süreci sonunda yazılı biçimde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacı ile davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Hâkimin son oturumda tutanağa yazdırıp tefhim ettiği karar, esas karar olup, sonradan yazılan gerekçeli kararın bu karara aykırı olmaması gerekir. Kısa kararda “506 sayılı Yasanın 92. maddesi gereğince 01.02.2003 tarihi itibariyle birleşen aylıklardan kocadan bağlanan aylığın fazla olması sebebiyle bunun tam olarak ödenmesine....

                  UYAP Entegrasyonu