"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, yersiz maaş ödemesi, yersiz reçete gideri ve yersiz hastane gideri adı altında Kurum tarafından talep edilen borca ilişkin borçlu olmadığının tespiti ile aksine Kurum işleminin iptali ile aylığından bu borca karşılık kesinti yapılmış ise yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile;davacıdan yersiz maaş ödemesi, yersiz reçete gideri ve yersiz hastane gideri adı altında kurum tarafından talep edilen borca ilişkin borçlu olmadığının tespiti ile aksine kurum işleminin iptaline, davacıya bağlanan maluliyet aylığından yersiz ödenen aylık, yersiz ödenen hastane gideri ve reçete gideri nedeniyle oluşturulan borcun iptali ile aylığından bu borca karşılık kesinti yapılmış ise yapılan kesintilerin davacıya iadesi gerektiğinin tespitine, karar vermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, davalı Kurum tarafından gönderilen ödeme emrinin iptaliyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, ödeme emrinin iptali, davacının borçlu olmadığının tespiti ile davaya istirdat davası olarak devam edilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davaya konu alacak için 5 yıllık zamanaşımının dolduğu, eksik borç niteliğindeki borcun yargılama sırasında ödendiği eksik borç niteliğindeki borcun istirdat talebi ile istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
E. sayılı dosyasında açmış oldukları menfi tespit ve istirdat davasına konu edilen ... ... Şubesi’ne ait ... nolu, 10.04.2008 keşide tarihli ve 41.500,00-YTL bedelli, ... ... Şubesi'ne ait ... nolu, 20.04.2008 keşide tarihli ve 24.750,00-YTL bedelli ve ... ... Şubesi’ne ait ... nolu, 15.05.2008 keşide tarihli ve 43.250,00-YTL bedelli çeklerin bedelsiz olduğunu bildiği halde ... tarafından ciro yolu ile alındığını ve çeklerin son hamil ... A.Ş. tarafından iştigal alanı dışında ve yönetmeliğe aykırı olarak kırıldığını ve bu anlamda kötü niyetli hamil olduğunun haklarında yapılan suç duyurusu üzerine başlatılan hazırlık soruşturmasında verilen ifadelerle sabit olduğunu belirterek, bu nedenlerle söz konusu çekler nedeniyle davacı şirketin davalılara borçlu olmadığının tespiti ile söz konusu çeklerin istirdadına davanın .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ... E. sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiş, ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin, 10.04.2008 tarih ve .../......
E. sayılı dosyasında açmış oldukları menfi tespit ve istirdat davasına konu edilen ... ... Şubesi’ne ait ... nolu, 10.04.2008 keşide tarihli ve 41.500,00-YTL bedelli, ... ... Şubesi'ne ait ... nolu, 20.04.2008 keşide tarihli ve 24.750,00-YTL bedelli ve ... ... Şubesi’ne ait ... nolu, 15.05.2008 keşide tarihli ve 43.250,00-YTL bedelli çeklerin bedelsiz olduğunu bildiği halde ... tarafından ciro yolu ile alındığını ve çeklerin son hamil ... A.Ş. tarafından iştigal alanı dışında ve yönetmeliğe aykırı olarak kırıldığını ve bu anlamda kötü niyetli hamil olduğunun haklarında yapılan suç duyurusu üzerine başlatılan hazırlık soruşturmasında verilen ifadelerle sabit olduğunu belirterek, bu nedenlerle söz konusu çekler nedeniyle davacı şirketin davalılara borçlu olmadığının tespiti ile söz konusu çeklerin istirdadına davanın .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ... E. sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiş, ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin, 10.04.2008 tarih ve .../......
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Dava, boşandığı eşi ile birlikte yaşadığından bahisle 01.11.2008-30.04.2011 tarihleri arasında yersiz ödenen ölüm aylıkların istenilmesine ilişkin kurum işleminin iptali ve kuruma borçlu bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, derdestlik nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114. maddesinin (I) bendine göre aynı davanın daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması dava şartı olarak düzenlenmiştir. "Aynı dava" ibaresinden anlaşılması gereken tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davalardır....
Davalı tarafından varlığı iddia edilen bir hukukî ilişkinin mevcut olmadığının (yok olduğunun) tespiti için açılan davaya menfi (olumsuz) tespit davası denir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukuku El Kitabı (Kuru-El Kitabı), İstanbul 2013, s. 346).Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır. Eş söyleyişle kendisine karşı icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz edilmemiş veya itiraz edilmiş olmakla birlikte yerinde görülmemiş olması sebebiyle icra takibi kesinleşse dahi maddi hukuk bakımından borçlu olmadığını ileri sürebilir....
Taraflar arasındaki “kurum işleminin iptali ile borçlu olmadığının tespiti” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 17. İş Mahkemesince davanın idari yargının görev alanına girdiğinden mahkemenin görevsizliği nedeniyle usulden reddine dair verilen 27/06/2016 tarihli ve 2016/254 E., 2016/296 K., sayılı direnme kararı davacı vekilinin temyizi üzerine, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22.10.2019 tarihli ve 2016/10-2188 E., 2019/1108 K. sayılı kararıyla bozulmuş, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiştir. 2. Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 3. Hukuk Genel Kurulunca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda gereği görüşüldü: 4. Dava, kurum işleminin iptali ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. 5....
Mahkemece yapılacak iş; davacının makina fabrikasının 15.08.2004- 30.08.2013 tarihleri arasındaki dönem bordrolarının ve prim ve gecikme zammı tahakkukuna ve söz konusu borcun ödenmesine ilişkin tüm işlemlerin örneklerinin Sosyal Güvenlik Kurumundan celbi sonrasında; gerekirse yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle ayrı işyeri olarak tescil edilen makina fabrikasının 15.08.2014- 01.08.2008 ve 01.08.2008- 30.08.2013 tarihleri arasında yukarıda belirtildiği şekilde iş kolu ve tehlike sınıfı belirlemek, daha sonra bu tespit doğrultusunda dönem bordroları ve kurum kayıtları karşılaştırmak suretiyle kurum tarafından yapılan prim ve gecikme zammı tahakkuklarının mevzuata uygun gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin tespiti sonrasında davacının 8.02.2017 tarihinde söz konusu prim ve gecikme zamlarını ödediği, eldeki davanın istirdat davasına dönüştüğü hususu da değerlendirmek suretiyle talep konusunda bir karar vermekten ibarettir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Asıl dava, Kurumca resen tahakkuk ettirilen prim ve ferilerine ilişkin borca yönelik Kurum işleminin iptali ile davacının borçlu olmadığının tespiti, birleşen dava ise, ödeme emirlerinin iptali ile davacının borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıdan alınmasına, 26.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak, dairemizin kararı yazılırken, davacının talebi “Kurum İşleminin İptali ile davacıya 01.03.2010 tarihi itibariyle ölüm aylığı bağlanması” şeklinde olmasına rağmen, sehven “kesilen yetim aylığının tekrar bağlanması, kesildiği tarihten itibaren yasal faiziyle tahsili, borçlu olmadığının tespiti ve aksi yöndeki kurum işleminin iptali” şeklinde yazıldığı, bu hususun maddi hataya dayalı olduğu ve HUMK'un 459. maddesi gereğince talep halinde her zaman düzeltilmesinin mümkün olduğunun anlaşılmasına göre, Dairemizin 09.03.2015 tarih ve 2014/4489 E. - 2015/4633 sayılı ilamındaki davacının talebi ile ilgili bölümün, davacının talebine uygun şekilde yazılması gerektiği anlaşılmıştır....