Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahallesi 1658 ada 36 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının beyanlar hanesinde "İş bu taşınmaz üzerinde 2 katlı kargir ev bulunduğu." ibaresinin "İş bu taşınmaz ve üzerindeki 2 katlı kargir bina 9 yıldan beri Tevabil oğlu ...’nin kullanımındadır." şeklinde düzeltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Kural olarak; kadastro davaları lehine tespit ya da kadastro komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişilere karşı açılır. Dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Davanın saptanan bu niteliğine göre husumetin taşınmazın tespit maliki olan Hazineye yöneltilmesi zorunludur....

    Köyü 94 nolu parselin kadastro sırasında eski tapu kaydına dayalı olarak adlarına tespit olunduğunu, Orman Yönetiminin kadastro tesbitine itiraz ederek dava açtığını, Beykoz Tapulama Mahkemesinin 31.12.1973 tarih ve 1973/74 E., 1973/356 K. sayılı kararı ile davanın kabul edilerek, taşınmazın kadastro tesbitinin iptali ile tescil harici bırakılmasına ve orman tahdidinin müseccel olduğu bir tapu kütüğüne aktarılmasına karar verilerek kesinleştiğini, ancak; tapuda infaz işleminin yapılmamış olması ve tutanağın hala davalı görünmesi nedeniyle, 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunla eklenen 4. madde gereğince yapılan kullanım kadastro tespitli sırasında tescil harici bırakıldığını, taşınmazın 1986 yılında yapılan 2/B madde uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğunu iddia ederek, öncelikle taşınmazın kadastro tespitindeki gibi kendileri adına tapuya tesciline, bu olmadığı taktirde Ek 4. madde kapsamında kadastrosunun yapılarak kullanım durumlarının tespitine karar verilmesi...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., 3402 Sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek 4 madde gereğince yapılan kadastro sırasında, .... sokak No:33’de bulunan 220 m² yüzölçümündeki taşınmazın, kullanım kadastrosuna tâbi tutulmayarak, tutanak düzenlenmediğini ve kullanıcı olarak adının beyanlar hanesine yazılmadığını iddia ederek, taşınmazın kullanım kadastrosuna tâbi tutularak, kullanıcı olarak adının beyanlar hanesine yazılmasını talep etmiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın kullanım kadastrosu çalışma alanı dışında olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir....

        Davacı, kadastro tutanağının beyanlar hanesinde kendisi lehine kullanım şerhi verildiğini; ancak, Varol olan isminin beyanlar hanesine “...” olarak yazıldığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davacının davasının kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Kural olarak; kadastro davaları lehine tespit ya da kadastro komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişilere karşı açılır. Dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Davanın saptanan bu niteliğine göre husumetin taşınmazın tespit maliki olan Hazineye yöneltilmesi zorunludur. Ancak; dava Kadastro Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılmıştır....

          Dava, tutanağın beyanlar hanesindeki kullanım durumunun düzeltilmesi ve tutanağın beyanlar hanesinde adına zilyetlik şerhi verilen kişi tarafından, beyanlar hanesindeki soyadının düzeltilmesi talebi ile açılan kullanım kadastrosu tespitine itiraz davası niteliğindedir. Davanın saptanan bu niteliğine göre, husumetin, tespit maliki olan Hazineye yöneltilmesi zorunludur. Ancak; davacılardan ..., dava dilekçesinde kadastro müdürlüğünü taraf göstererek, davacı ... de yalnızca beyanlar hanesindeki kullanıcı gerçek kişiyi taraf göstererek dava açmıştır. Davacının asıl dava etmek istediğinin kadastro müdürlüğü değil, Hazine olduğu belirgin olup; ortada temsilde yanılma hali bulunduğundan, bu durumun mahkemece resen gözetilmesi ve husumetin tutanakta kullanıcı olarak belirtilen kişi yanında tespit maliki olan Hazineye de yöneltilmesi zorunludur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerde 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi uyarınca yapılan kadastro sırasında, ... ilçesi, ... köyü, 129 ada 431 parsel sayılı 968,84 m² yüzölçümündeki taşınmaz 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi gereği orman niteliğini kaybedip, orman kadastro komisyonlarınca orman alanı dışına çıkarılan yerlerden olduğu gerekçesiyle, tutanağın beyanlar hanesine 2/B madde ve kullanım şerhi verilerek Hazine adına tarla niteliğiyle tespit edilmiştir. Davacı, taşınmazın kullanıcısı kendisi olduğu halde kadastro tutanağının beyanlar hanesine ölü ... ... mirasçıları lehine kullanım şerhi verildiği iddiasıyla dava açmıştır....

              Kadastro Mahkemesi tarafından ise, asliye hukuk mahkemesindeki dava devam ederken KK'nın Ek - 4 maddesi uyarınca kullanım kadastrosu, aplikasyon ve düzeltme çalışması yapıldığına göre asliye hukuk mahkemesindeki davanın aynı zamanda kadastro tespitine itiraz davasına dönüştüğü, 6831 sayılı Kanunun 11. maddesine göre orman tahdidine ve 2/B'ye itiraza yönelik davaya bakmakla kadastro mahkemelerinin görevli olduğu, tapu iptali ve tescil davasına ise asliye hukuk mahkemelerinin bakmakla görevli olduğu gerekçesiyle, tapu iptali ve tescil davası yönünden tefrik kararı verilerek mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişiler tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerde 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi uyarınca yapılan kadastro sırasında, ... ilçesi, ... köyü, 105 ada 1376 parsel sayılı 12188,54 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi gereği orman niteliğini kaybedip, orman kadastro komisyonlarınca orman alanı dışına çıkarılan yerlerden olduğu gerekçesiyle, tutanağın beyanlar hanesine 2/B madde ve kullanım şerhi verilerek Hazine adına tarla niteliğiyle tespit edilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi uyarınca yapılan kadastrosu sırasında ... ilçesi ... beldesi, ... mahallesi 145 ada 21 parsel sayılı 21174,54 m² yüzölçümündeki taşınmaz 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi gereği orman niteliğini kaybedip, orman kadastro komisyonlarınca orman alanı dışına çıkarılan yerlerden olduğu gerekçesiyle tarla niteliğiyle Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı, tutanağın beyanlar hanesinde gösterilen muhdesat ve kullanım şerhinin hatalı yapıldığı iddiasıyla iptali ile lehine kullanım ve muhdesat şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır....

                    Dava, tutanağın beyanlar hanesinde adına zilyetlik şerhi verilen kişi tarafından, beyanlar hanesindeki kullanımın düzeltilmesi talebi ile açılan kullanım kadastro tespitine itiraz davası niteliğindedir. Davanın saptanan bu niteliğine göre, husumetin, tespit maliki olan Hazineye yöneltilmesi zorunludur. Ancak; davacı, dava dilekçesinde kadastro müdürlüğünü taraf göstererek dava açmıştır. Davacının asıl dava etmek istediğinin, kadastro müdürlüğü değil Hazine olduğu belirgin olup, yargılama sırasında kadastro müdürlüğü, Hazine vekili tarafından temsil edilmiş bulunmaktadır ve ortada belirgin bir biçimde temsilde yanılma hali bulunduğundan bu durumun mahkemece re'sen gözetilmesi ve davanın usûlünce gerçek hasma yönlendirilmesi için davacı yana olanak sağlanması gerekirken aksi düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır (HGK.2010/7-70-86 sayılı kararı). Kabule göre de; HMK 67/1. maddesi gereğince müdahale talebinde bulunan ...'...

                      UYAP Entegrasyonu