Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kullanım Kadastrosu Tespitine İtiraz İLK DERECE MAHKEMESİ : Salihli Kadastro Mahkemesi Taraflar arasında Salihli Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davalı ... vekili ve davalı Hazine vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının kabulüne karar verilmiş olup, bu kez davalı ... vekili ve davalı Hazine vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kullanım kadastrosu sırasında ... İli ... İlçesi ......
ın ... ... ... hakkında açtığı yenileme kadastrosu tespitine itiraz davasının husumet nedeniyle reddine, Davacı ...'ın davalı ... ve davalı ... ... ... hakkında açtığı davanın esastan reddine, Aslî müdahil ... ... ...nün davasının kabulüne, 128 ada 6 parsel nolu taşınmazın tarla niteliği ile ... adına yapılan tutanağın beyanlar hanesindeki beyanın ve niteliği kısmının iptaliyle tapu kaydının beyanlar hanesine "Taşınmazın tamamı Eylemli Orman haline dönüşmüştür "; niteliği hanesine " Orman" yazılmak suretiyle tutanağın bu şekilde düzeltilerek tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununa 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek 4. madde uyarınca 2/B madde alanlarında yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kullanım kadastrosuna itiraz, tapu iptali ve tescil ve 6292 sayılı Kanunun 7. maddesi uyarınca taşınmazın iadesi istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre 1972 yılında yapılıp ilân edilerek kesinleşen ... kadastrosu, 2896 sayılı Kanuna göre 1985 yılında ve 3302 sayılı Kanuna göre 1993 yılında yapılıp kesinleşen 2/B uygulaması, 4999 sayılı Kanuna göre 1998 yılında yapılan düzeltme çalışmaları ve 2012 yılında yapılan kullanım kadastrosu vardır. Genel arazi kadstrosu 1975 yılında yapılarak kesinleşmiştir. 1- Davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...,..., ... ve ...'...
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi gereğince 3402 sayılı Yasa'ya eklenen ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Kural olarak; kadastro davaları lehine tespit ya da kadastro komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişilere karşı açılır. Dava, 3402 sayılı Yasa'nın ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Davanın saptanan bu niteliğine göre husumetin taşınmazın tespit maliki olan Hazine'ye yöneltilmesi zorunludur. Ancak; davacı dava dilekçesinde davalı olarak Kadastro Müdürlügü'ne husumeti yönelterek dava açmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kullanım kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesi uyarınca yapılan kadastrosu sırasında, ... ilçesi, ... köyü 120 ada 444 parsel sayılı 768,25 m² yüzölçümündeki taşınmaz 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi gereği orman niteliğini kaybedip, orman kadastro komisyonlarınca orman alanı dışına çıkarılan yerlerden olması nedeniyle zeytinlik niteliğiyle Hazine adına tespit edilmiş, beyanlar hanesine ise davacı lehine kullanım ve muhdesat şerhi verilmiştir....
"Kullanım kadastrosu" olarak isimlendirilen bu çalışmanın amacı, 2/B sahalarını, fiili kullanım durumlarını dikkate alarak parsellere ayırmak ve bu taşınmazları 2/B alanı olarak Hazine adına tescil ederken, taşınmazlar üzerinde fiili kullanımı bulunanları ve muhdesatları tespit ederek tapununbeyanlar hanesinde göstermektir. Kullanım kadastrosu sırasında hakkında kullanım kadastrosu tutanağı tanzim edilen taşınmazlar hakkında tutanağın beyanlar hanesinde yer alan ya da alması gereken kullanıcı ve muhdesat şerhlerine ilişkin olarak askı ilan süresi içinde kadastro mahkemesinde, askı ilanından sonra ise genel mahkemelerde kullanım kadastrosuna itiraz davası açılmasının mümkün bulunduğu hususu tartışmasızdır. Zilyetliğin korunması davası ile hedeflenen amaçla kullanım kadastrosu ile hedeflenen amaç ortak olup her ikisi de taşınmaz üzerindeki zilyetliğin hukuki sonuç doğuracak şekilde tespitine yöneliktir....
Kullanım kadastrosu sırasında hakkında kullanım kadastrosu tutanağı tanzim edilen taşınmazlar hakkında tutanağın beyanlar hanesinde yer alan ya da alması gereken kullanıcı ve muhdesat şerhlerine ilişkin olarak askı ilan süresi içinde kadastro mahkemesinde, askı ilanından sonra ise genel mahkemelerde kullanım kadastrosuna itiraz davası açılmasının mümkün bulunduğu hususu tartışmasızdır. Keza 26.04.2012 tarihli ve 28275 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6292 sayılı Kanun'un uygulanması aşamasında da, kesinleşen kullanım kadastrosu sonucu belirlenen kullanıcılar esas alınacaktır. Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davalı / davacı ..., dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde yapılan 2/B çalışmaları esnasında düzenlenen tutanaklarda taşınmazın ...'nun kullanımında olduğunun yazıldığını belirterek tutanakların iptali ile kendisinin kullanıcı olduğunun tespit edilmesini karar verilmesini talep etmiş ve Mahkemece bu istek hüküm altına alınmıştır....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın Hazine yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, diğer davalılar yönünden kabulüne, çekişmeli 2191 parsel sayılı taşınmazın mevcut kullanıcı tespitinin iptali ile davacının taşınmazın hak sahibi kullanıcısı olduğunun tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Yasa'ya 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile eklenen Ek-4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir. Kural olarak kadastro davaları, lehine tespit ya da Kadastro Komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişiye karşı açılır. Dava 3402 sayılı Yasa'nın Ek-4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde bulunduğundan husumetin taşınmazın tespit maliki olan Hazineye ve beyanlar hanesinde ismi yazılı kişilere yöneltilmesi zorunludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ... Köyü 101 ada 664 parsel sayılı 9550.20 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, nitelik yitirmesi nedeniyle 2/B işlemine konu edilip orman sınırları dışına çıkarılmış ve davalı kullanımında olduğu beyanlar hanesinde yazılarak Hazine adına tesbit edilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın üzerindeki kullanım şerhinin koşullarının bulunmadığını ve zilyetliğin sözkonusu olmadığını belirterek şerhin iptali talebi ile bu davayı açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, tesbit gibi Hazine adına tapuya tesciline,üzerindeki davalı lehine olan kullanım şerhinin terkinine karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (KADASTRO MAHKEMESİ SIFATIYLA) DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kullanım kadastrosu sırasında ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 132 ada 19 parsel sayılı 273.56 metrekare yüzölçümünde bahçe vasıflı taşınmaz beyanlar hanesine "6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmıştır." şerhi verilerek Hazine adına tespit edilmiştir. Davacılar ... ve ... adlarına zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın pasif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir....