Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının kooperatif üyeliğinden çıkarılması yönünde yönetim kurulunca karar alındığı, bu kararın dayandığı tutanakta belirtilen olayların ispata muhtaç olduğu gerekçesiyle, yönetim kurulunun 20.01.2011 tarihli ihraç kararının iptaline karar verilmiştir. Kararı, davalılar ..., ... ve ... temyiz etmiştir. Dava, kooperatif ortaklığından ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ihraç kararının yönetim kurulu tarafından verildiğinden bahisle 20.01.2011 tarihli yönetim kurulu kararının iptaline karar verilmiş ise de, dosyadaki belgelerden, davacının kooperatif ortaklığından ihracına 17.01.2011 tarihinde yapılan genel kurulda karar verildiği, yönetim kurulu kararının genel kurulca verilen ihraç kararının tebliğine ilişkin olduğu anlaşılmıştır....

    S.2 Dava, davalı kooperatifin yönetim kurulunun 28.02.2011 tarih ve 62 sayılı kararının iptali ile yönetim kurulu üyeliğinden kaynaklı huzur hakkı alacağının tahsili istemine ilişkindir. Kooperatif tip anasözleşmesinin 45/4. maddesi uyarınca, ''özürsüz olarak üst üste üç toplantıda hazır bulunmayan üye çekilmiş sayılır.'' Davacının davalı kooperatifin yönetim kurulu üyesi olduğu halde 20.09.2010-28.01.2011 tarihleri arasında yapılan yönetim kurulu toplantılarına katılmadığı konusunda herhangi bir çekişme bulunmamaktadır. Kooperatif anasözleşmesi hükmünden anlaşılacağı üzere, üst üste üç yönetim kurulu toplantısında hazır bulunmayan yönetim kurulu üyesi, kendiliğinden çekilmiş sayılacağından yönetim kurulunca bu konuda bir karar verilmesine gerek bulunmamaktadır. Yönetim kurulunun veya yöneticilerin bu konuda davacıya yaptıkları duyuru sadece ''bildirim'' niteliğinde olup, karar niteliğinde değildir....

      Kooperatif yönetimince değiştirilmesi istenilen bir yönetim kurulu ya da genel kurul kararının, kooperatif yönetim kurul ya da genel kurul tarafından alınacak yeni bir karar ile değiştirilmesi mümkün olduğundan, kooperatif yönetimince kendi kararlarının iptali için mahkemede davacı sıfatıyla dava açmalarında da hukuki yarar yoktur....

        Öte yandan, Kooperatifler Yasasının 16/3 ve davalı kooperatif anasözleşmesinin 14/3. maddeleri "ihraç edilen ortak genel kurula itiraz veya mahkemeye ihraç kararının iptali davası açabilir, yönetim kurulu kararının iptali için genel kurula itiraz edilmesi halinde ayrıca mahkemeye yönetim kurulu kararının iptaline ilişkin dava açılamaz" hükmünü içermektedir....

          Davalılar vekili, yapılan işlemin doğru olduğunu, davacının dava açma ehliyetinin bulunmadığını, husumetin kooperatife yöneltilmesi gerektiğini, zira halen yönetim kurulu üyesi olan davalı ......'ın ihraç kararının verildiği tarihte yönetim kurulu üyesi olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, davada husumetin kooperatif tüzel kişiliğine ve yeni ortağa yöneltilmesi gerekirken, davanın yönetim kurulu üyelerine yöneltilmesi gerekçesiyle husumetten reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1) Dava, üyelikten ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. Davacı, davalıların yöneticisi oldukları kooperatiften yönetim kurulu kararı ile ihraç edildiğini ileri sürerek iş bu davayı açmış ve üyesi bulunduğu iddia ettiği...Konut Yapı Kooperatifi’nin tüm yöneticilerini davalı olarak göstermiştir....

            - KARAR - Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif yönetim kurulunun seçilmiş üyesi iken 17.05.2013 tarihli davalı kooperatif yazısı ile yönetim kurulu üyeliğinin kooperatif anasözleşmesinin 43. maddesinin 6. bendinde yazılı olan "yönetim kurulu üyesi seçilme şartı olan asaleten veya kefaleten borçlarının bulunduğu kredilerden dolayı kooperatif takibine intikal edenlerin yönetim kurulu üyelikleri, borçlarını takip eden tarihten itibaren 30 gün içerisinde ödememeleri durumunda sona erer." maddesine istinaden sona ermiş olduğunun bildirildiğini, müvekkilinin asaleten ve kefaleten kooperatif takibine düşen bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek, davalı kooperatifin yönetim kurulunun 20.05.2013 tarih ve 13 sayılı yönetim kurulu üyeliğinden çıkarma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif yönetim kurulunun seçilmiş üyesi iken 17.05.2013 tarihli davalı kooperatif yazısı ile yönetim kurulu üyeliğinin kooperatif anasözleşmesinin 43. maddesinin 6. bendinde yazılı olan "yönetim kurulu üyesi seçilme şartı olan asaleten veya kefaleten borçlarının bulunduğu kredilerden dolayı kooperatif takibine intikal edenlerin yönetim kurulu üyelikleri, borçlarını takip eden tarihten itibaren 30 gün içerisinde ödememeleri durumunda sona erer." maddesine istinaden sona ermiş olduğunun bildirildiğini, müvekkilinin asaleten ve kefaleten kooperatif takibine düşen bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek, davalı kooperatifin yönetim kurulunun 20.05.2013 tarih ve 13 sayılı yönetim kurulu üyeliğinden çıkarma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kooperatif yönetim kurulu kararının iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, davalı kooperatif yönetim kurulu üyesi olan müvekkilinin 31.10.2008 tarihli yönetim kurulu toplantısına katılmak için toplantı salonunda hazır olduğunu, ancak kooperatif yönetim kurulu başkanı....'ın ve kooperatif müdürü ...'...

                  SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesi ile; yönetim kurulu kararları hakkında iptali davası açılamayacağını, yönetim kurulu kararlarının TTK'nun 319.maddesinde düzenlenen batıl kararlar kapsamında olmadığını, davacının birliğe bağlı küçük bir kooperatifin delegesi olduğunu, davaya açma hakkından söz edilebilmesi için kooperatif temsilcisi sıfatına sahip olması ve bu sıfatın karar kesinleşinceye kadar devam etmesi gerektiğini, davacı hakkında bu dava tarihinden önce ........ Asliye Hukuk Mahkemesinin ..........E.sayılı dosyası ile kooperatif temsilcisi seçilmesine ilişkin kooperatif genel kurul kararının iptali davası açıldığını ve davanın derdest olduğunu, dava konusu yönetim kurulu kararının kanuna ve ana sözleşme hükümlerine uygun olduğunu, davacının aynı iddialar ile mahkememizin ........E.sayılı dosyası ile dava açtığını ve derdest olduğunu bildirerek, davanın reddini savunmuştur....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kooperatif yönetim kurulu kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, davalı kooperatifin yönetim kurulu üyesi olduğunu, kefil olduğu üçüncü bir kişinin borcunu ödememesi nedeniyle, kooperatif tarafından bu borçla ilgili herhangi bir takibat yapılmadan ve kendisine de bir ihtarda bulunulmadan yönetim kurulu üyeliğinin sona erdirildiğini ileri sürerek, üyeliğinin sona erdirilmesine ilişkin kooperatif yönetim kurulu kararının iptalini talep ve dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu