Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin sorumlu olduğu, emsal alınan ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulundan onaylanarak geçen dava dosyaları ve kararlarının da aynı şekilde olduğu, ıslah ile ödenen bedelin tahsilinin istenildiği, ödenen bedelin bilirkişi raporuyla ve davacı tarafından dilekçe ekinde sunulan dekontlar doğrultusunda 137.000,00 TL olduğunun belirli olduğu, manevi tazminat isteminin koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle, davanın ıslah talebi dikkate alınarak kısmen kabul, kısmen reddine, davacı ile davalılardan ... ......

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmaz üzerinde çok sayıda haciz şerhi ve ipotek tesisi bulunduğu, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin tapu siciline şerh edilmediği göz önüne alındığında; davacının taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı olan taşınmazın mülkiyetini isteme hakkını üçüncü kişilere karşı ileri süremeyeceği, ancak sözleşmenin karşı tarafına karşı ileri sürülebilen şahsi hakkı bulunduğu, bu nedenle davacının taşınmazın takyidatlardan ari olarak adına tescil edilmesi talebinin mümkün olmadığı gerekçesiyle; davacının tapu iptal ve tescil talebinin reddine, sözleşme nedeniyle ödenen bedelin iadesi talebinin fesih iradesi olarak kabul edilerek ödemiş olduğu 189.000 TL' nin davalı şirketten tahsiline, vadesi gelmiş olan 15.12.2017, 15.03.2018 ve 15.06.2018 tarihli bonolara ilişkin talebin davalı banka yönünden reddine, 15.09.2018, 15.12.2018 ve 15.03.2019 tarihli bonoların iptaline karar verilmiştir...

      İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava,taraflar arasında imzalanan gayrimenkul satış sözleşmesinin feshi nedeniyle ödenen cezai şartın iadesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamına göre; taraflar arasında 12.05.2015 tarihinde Gayrimenkul Satış ve İnşaat Yapım Sözleşmesi düzenlenmiş olup, bilahare taraflar aralarında bir fesih sözleşmesi düzenleyerek, Gayrimenkul Satış ve İnşaat Yapım Sözleşmesinin 15.02.2018 tarihinde feshedildiği, davacının ödemiş olduğu 231.000,00 TL tutarındaki bedelden 100.800,00 TL cezai şartın kesilerek bakiye bedelin davacıya iade edileceği belirtildikten sonra davacının, davalı satıcıyı ibra ettiği anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince davanın kabulü yönünde hüküm kurulduğu görülmüştür....

      Yerel mahkemece yargıtay kararına atıf yapılarak teslimin tanık beyanlarıyla ispat edildiği şeklindeki gerekçeyle birlikte ifa kuralına da değinilerek davanın reddine karar verilmiş ise de; Dava, ön ödemeli konut satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı gecikme tazminatının tahsili istemine ilişkin olup mahkemenin gerekçesine dayanak yaptığı Yargıtay 15hd. 2013/5159 Esas- 2014/3800 esas sayılı dosyasında ise uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklandığından bu sözleşmelerde teslim borcunun da, teslimin bir hukuki fiil olması nedeniyle tanık dahil olmak üzere her türlü delille kanıtlanması mümkün olmasına karşın eldeki satış sözleşmesinde tanıkla teslimin ispatı mümkün olmadığından mahkemenin kararına dayanak Yargıtay ilamının somut olaya uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Bununla birlikte; Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2014/44769 esas 2016/6412 karar sayılı ve 02/03/2016 tarihinde ve Yargıtay 13....

      Mahkemece davanın kabulü ile ödenen bedelin dava tarinden itibaren faizi ile tahsiline karar verilmiş ise de traktörün satış anında davacıya teslim edilmiş ise aracında iadesi gerekeceği gibi bu durumda faizede hükmedilmeyeceği açıktır. Zira geçersiz olan satışta ancak elinde bulunduran alıcı kullanmadan dolayı bir bedel ödemesi gerekmediği gibi, ödenen satış bedeli içinde araç iade etmeden satıcıdan faiz isteyemez. Hal böyle olunca mahkemece aracın satış sırasında davacıya teslim edilip edilmediği, halen zilyetliğinde olup olmadığı hususunda taraf delilleri toplanarak sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

        DAVA Davacı, paydaş olduğu 236 m² yüzölçümlü 572 ada 10 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında “64m² Hazine Miktarıdır.” şerhi bulunan taşınmaza satış ile malik olduğunu, taşınmazın bitişik taşınmazlarla tevhidinin anılan şerh nedeniyle yapılamadığını, şerhin kaldırılması için Milli Emlak Müdürlüğü tarafından pay değeri olarak talep edilen 192.000,00 TL bedelin yatırıldığını ve şerhin tapu kaydından kaldırıldığını, zorunluluktan yatırılan bedelin haksız olarak tahsil edildiğinden iadesi gerektiğini ileri sürerek, 192.000,00 TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınmasını istemiştir. II. CEVAP Davalı vekili, davacının taşınmazın tapu kaydındaki gözüken şerhi bilerek mülkiyeti edindiğini, 64 m² için ödenen bedelin fahiş olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. III....

          Dava, taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin fesih ve davalı satıcıya yapılan ödemenin iadesi isteğine ilişkindir. Mahkemece; "...taraflar arasındaki devremülk satış sözleşmelerinin de tapulu taşınmazın satışına ilişkin olup geçersiz olduğundan, geçersiz sözleşmeye dayanarak, davacının sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince, fesih ve ödediği bedelin iadesini her zaman talep hakkına sahip olduğu anlaşılmakla, davalı hakkında açılan davanın kabulü ile, taraflar arasında düzenlenen sözleşmelerin geçersiz olduğunun tespitine, davacının bu sözleşme nedeniyle ödenen bedelin iadesi gerekmektedir. (...)...

          Kişilere iş sahibine zarar verilmemiş olması, Taşeronun bu işten kaynaklı olarak 3....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davada Tüketici Mahkemesi ve Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, konut satış sözleşmesi uyarınca süresinde teslim edilmeyen konutun aynen teslimi veya bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesi, uyuşmazlığın harici satış sözleşmesinden kaynaklandığını belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

              -TL satış bedelinin iadesi gerektiğini ileri sürerek belirtilen bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 147,04.-TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 205 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 442 sayılı Köy Kanununa bir takım ilave düzenlemeler getiren 3367 Sayılı Yasa hükümleri uyarıca koşullu olarak temlik edildiği ileri sürülerek davalı tarafından ... 21. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/447 Esas sayılı dosyası üzerinden açılan tapu iptali ve tescil istemli davanın kabulüne karar verildiği ve kararın temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği, eldeki davanın ise iptal-tescil davasından tefrikle gelen davacı tarafından ödenen bedelin faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacı tarafından ödenen 147,04....

                UYAP Entegrasyonu