"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın konut (tüketici) kredisi sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takip nedeniyle icra tehdidi altında ödenen paranın istirdatı istemine ilişkin olmasına göre, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 17.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
No: 2/7 Merkez/Çorum" olduğunu, adreste yapılan tüm tebligatların tanınmama nedeniyle iade olduğunu, davacının meskeniyet iddiasında bulunduğu adreste ikamet etmediğini, yerel mahkemenin gerekçeli kararını verirken, tapu müdürlüğünden istenilen resmi senette taşınmaz üzerindeki bulunan ipoteğin esnaf kredisi ile konut kredisinden kaynaklandığından, zorunlu olarak kurulan ipotek olduğunu kabul ederek meskeniyet şikayetini haklı bulduğunu, ancak söz konusu resmi senet incelendiğinde, senedin 1. maddesinde T1 Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş.'...
Noterliğine ait ihtarnamede, 6070- 3303- 12971159 nolu kredi sözleşmesi ve ihtarnamelerde kredinin konut kredisi olduğunun belirtildiği, taşınmaza ilişkin ipoteğin bankaca T2 lehine tahsis edilen/edilecek olan her türlü kredi sözleşmesi kapsamında açılmış ve açılacak kredilerden doğan ve doğacak borçların teminatını teşkil etmek üzere tesis edilmiş 160.000,00- TL bedelli teminat ipoteği niteliğinde olduğu, mahkemenin kabulünün aksine kesin borç ikrarını içermediği, kesin borç ipoteği olmayıp ipoteğin limit ipoteği olduğu, ancak ipotek sözleşmesinin kapsamına göre ipotek konut kredisi kapsamında tesis edilmiş olsa dahi alacaklı banka tarafından ipotek limiti çerçevesinde doğmuş ve doğacak kredilerin ödenmemesi halinde alacaklarının tahsili için söz konusu ipoteğe dayalı olarak takip yapabileceği anlaşılmaktadır....
.TL (konut kredisi borcu açıklaması ile) 03/02/2017 tarihinde ödendiğini, buna rağmen davalının ipotekli takip yaptığını belirtip takip dosyasından borçlu olmadığının tespiti ile ipoteğin fekkine karar verilmesini ve tedbiren satışın durdurulması talep ve dava etmiştir....
.TL (konut kredisi borcu açıklaması ile) 03/02/2017 tarihinde ödendiğini, buna rağmen davalının ipotekli takip yaptığını belirtip takip dosyasından borçlu olmadığının tespiti ile ipoteğin fekkine karar verilmesini ve tedbiren satışın durdurulması talep ve dava etmiştir....
GEREKÇE : Dava dosyası kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalı bankadan 16/02/2011 tarihinde konut kredisi kullandığı, kredinin kullanımı sırasında Bolu ili, Merkez ilçesi, Alpagut Mahallesi,1083 ada, 15 parselde kayıtlı bulunan 2821/40660 arsa paylı B-2 Blok Bodrum - Zemin ve çatı katından oluşan taşınmaz üzerine davalı banka lehine ipotek tesis edildiği, ipoteğe konu kredinin son taksitinin 01/02/2012 tarihinde ödendiği, davacının ipoteğin kaldırılmasını talep ettiği ancak davalı bankanın ipoteği kaldırmadığı, davacının kullanmış olduğu kredi sözleşmesi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile bu sözleşme nedeniyle tesis edilen ipoteğin kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmıştır....
Somut olayda, mahkemece de kabul edildiği üzere, takibe konu ipotek, tüketici kredisi niteliğinde olan konut kredisi alacağının teminatı olarak düzenlenmiş olup, alacağın tüketici kredisi niteliğindeki konut kredisi olması ve ipotek alacağının varlığı, miktarı ve muaccel olup olmadığı Tüketici Kanunu'na tabi olmakla kayıtsız şartsız para borcu ikrarını içermediğinden, bu tür bir ipoteğe dayalı olarak ilamlı takip yapılamaz. Ancak ipotek, konut kredisi dışında genel kredi sözleşmesinden doğan alacağı da teminat altına aldığından, takibin konut kredisi alacağı yönünden kısmen iptali halinde, bu kredi alacağının teminatsız kalması sonucu ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle ipotek hakkının bölünmezliği ilkesi karşısında icra emrinin tamamının iptal edilerek yerine ödeme emri çıkarılması gerekir....
Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesince, ipoteğin konut kredisi nedeni ile kurulduğu ve zorunlu ipoteklerden olduğu değerlendirilmiş ise de; ipotek resmi senedi incelendiğinde ipoteğin konut kredisine özgülenmediği ve üst sınır ipoteği şeklinde kurulduğu, ipoteğin bu hali ile zorunlu ipoteklerden olmadığı anlaşılmıştır. O halde, şikayete konu taşınmaz üzerinde hacizden önce tesis edilen ve haciz tarihi itibari ile ipoteğe bağlı borcu ödenmeyen, zorunlu olmayan ipotek mevcut olduğu anlaşılmakla, borçlu meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş sayılacağından Bölge Adliye Mahkemesince şikayetin bahsi geçen nedenle reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12....
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin konut kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, takip dosyasından borçlunun şikayete konu taşınmazı üzerine 25.12.2015 tarihinde haciz uygulandığı, haciz tarihinden önce taşınmazın tapu kaydında 3. kişi T........
e konut finansman kredisi kullandırdığını ve dava konusu taşınmaz üzerine ipotek tesis ettirdiğini, davacının ipotekli taşınmazı, ...' in banka görevlileri ile görüşme yaptıktan sonra konut finansmanı borcunun kapatılması durumunda ipoteğin kaldırılacağının söylenmesi üzerine satın aldığını, konut finansman kredi borcunun kapatılmasına rağmen ipoteğin kaldırılmadığını, bu defa satıcının 10.000,00 TL tutarında başka bir borcu daha bulunduğu belirtilerek onun da ödenmesi gerektiğinin bildirildiğini, o borcun da ödenmesine karşın başka borçlar çıkartıldığını, ipoteğin sadece konut finansman kredi borcuna ilişkin bulunduğunu, ayrıca ipotek resmi senedinde yer alan bir kısım ibarelerin genel işlem şartlarına aykırı olduğunu ileri sürerek ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ipoteğin ...'...