Bankasından kredi kullanıldığı ve kullanılan bu kredinin teminatı olarak 11.05.2017 tarihinde davalı ... lehine 151.000,00 TL tutarlı 2. dereceden ipotek tesis edildiği ve daha sonra ise dava dışı Yapı ve Kredi Bankası lehine 1. dereceden tesis edilen ipoteğin kaldırılarak davalı banka lehine kurulan ipoteğin 1.dereceye geçirildiği anlaşılmıştır. İhtilafsız olan olayın bu oluş şekline göre; davalı Bankadan kullanılan ikinci kredi nedeniyle davacının açık rızasının mevcut olduğu ispatlanamamış ise de, bu kredinin, dava konusu olan taşınmazın alımı için kullanılan konut kredisi borcunun ödenmesi için kullanıldığı anlaşılmakla, davacının dava konusu ipoteğe rızasının olmadığını söyleyerek ipoteğin fekkini talep etmesi 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 2 nci maddesinin 2 nci fıkrasında belirtilen ''Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.'' ilkesi gereği hakkın kötüye kullanılması niteliğindedir....
Açıklandığı üzere, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, kredi kartı ve Konut Finansmanı Kredisi gibi tüketici kredisi kullanan borçluları, diğer kredi borçlularından ayrı tutmak, tüketicinin koşullarını iyileştirmek ve kolaylaştırmak amacıyla düzenlenmiş özel bir kanun olup, bu kanun kapsamında verilen krediler nedeniyle borçluların temerrüde düşüp düşmedikleri, borcun muaccel olup olmadığı, muaccel olan borç miktarının ve faizinin, yapılan özel sözleşmelerin, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun koşullarında değerlendirilmesi gerekir. İİK'nun 149. maddesinde; "İcra müdürü, ibraz edilen akit tablosunun kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva ettiğini ve alacağın muaccel olduğunu anlarsa borçluya ve taşınmaz üçüncü bir şahıs tarafından rehnedilmiş veya taşınmazın mülkiyeti üçüncü şahsa geçmişse ayrıca bunlara birer icra emri gönderir" hükmüne yer verilmiştir....
Mahkemece alınan bilirkişi raporu benimsenmek suretiyle itirazın 13997 Euro üzerinden iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı ... ile dava dışı ... arasında 18.10.1993 tarihinde imzalanan konut kredisi sözleşmesine davalı ile dava dışı ...in kefil olarak imza attıkları, borcun ödenmemesi üzerine davalı hakkında icra takibi yapıldığı gibi, diğer kefil ...in taşınmazına aynı borçtan dolayı konulan ipoteğin paraya çevrilmesini içinde ayrı bir takip yapıldığı sabittir. 18.10.1993 tarihli sözleşme de kefalet limitinin belli olmaması halinde kefilin kefaletinin geçersiz olacağının 2011/15247-2012/8305 kabulü gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Asıl borçlu ve ipotek veren ... ile ... arasında konut finansmanı kredi sözleşmesi nedeniyle limit ipoteği tesis edildiği, taşınmazın ipotekli olarak şikayetçi ...'a satıldığı, sonrasında borçlunun temerrüde düşmesi nedeniyle asıl borçlu ve kefillere hesap kat ihtarı gönderildiği, borç miktarının kefil ... tarafından ödendiği, banka tarafından taşınmaz üzerindeki ipoteğin ......
Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının dava konusu olan ve üzerinde ipotek bulunan konuta tahsis suretiyle malik olduğu, davacının davalı kooperatife verdiği 17.02.1997 tarihli taahhütnamede toplu konut kaynaklı kredi kullanmayacağını bildirdiği, davacının davalı bankaya karşı konut kredisi nedeniyle herhangi bir sorumluluğu ve borcu olmadığı gerekçesiyle, davacının borcu olmadığının tespiti ile davacıya ait bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin fekkine, davacının tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı ...A.O vekili temyiz etmiştir....
İSTİNAF TALEBİNE KARŞI VERİLEN CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davacının bu kayda kendisinin sebebiyet verdiğini, müvekkili bankanın herhangi bir kusurunun olmadığını, davacının o dönemde bankaya borcunun devam ettiğinin ve bu nedenle bu yöndeki itirazlarının yersiz olduğunu, bilirkişi raporunun mahkeme kararıyla sabit olduğunu ve davacıya ait taşınmazın üzerindeki ipoteğin kaldırılmamasında müvekkili bankanın sorumluluğunun bulunmadığını ve davacının herhangi bir hakkının ihlal edilmediğini belirterek, davacı tarafın istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Banka kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, davalı bankadan kullanılan konut kredisi nedeni ile konulan ipoteğin kaldırılmaması ve kredi kartının bloke edilmesinden kaynaklı maddi ve manevi tazminat isteminden ibarettir. İstinaf incelemesi Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355....
Ş. lehine tesis edilmiş 16/06/2015 tarihli ipotek kaydı bulunduğu, ipotek akit tablosu incelendiğinde taşınmazın ipotek alacaklısı banka ile davacı arasında "....imzalanmış olan tüketici kredisi sözleşmesi/sözleşmeleri ve ekleri nedeniyle Akbank T. A. Ş.'ne karşı kayıtsız ve şartsız 108.000,00 TL borcu bulunduğunu..." denilerek, kullanılmış tüketici kredisinin teminatı olarak tesis edildiği, lehine ipotek tesis edilen Akbank T. A. Ş.'ın 16/09/2020 tarihli cevabında ise ipoteğe konu kredinin konut kredisi olduğunun bildirildiği, bu haliyle yalnızca ipotek resmi senedindeki ibareden sonuca gitmeye imkan bulunmadığı anlaşılmakla ipoteğin kullandırılan tek kredi bedeline karşılık ve 108.000,00 TL ile sınırlı tesis edilmesi nedeniyle mahkemece ipoteğe konu kredi sözleşmesi getirtilerek kredinin niteliği net olarak belirlendikten sonra karar verilmesi gerekir....
Borçlu ipoteğin konut kredisi kullanımı nedeniyle verildiğini, diğer borçlar için verilmediğini, Tüketici Yasası kapsamında muaccel bir borcun bulunmadığını belirterek takibin ve icra emrinin iptalini talep etmiştir. Mahkemece borçluya usulüne uygun hesap katı ihtarlarının gönderildiği ve ipoteğin borçlunun tüm borçlarının teminatını teşkil etmek üzere düzenlendiğinden bahisle istemin reddine karar verilmiş, borçlu vekili tarafından karar temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılmasına ilişkin davada İstanbul 15. Asliye Ticaret ve İstanbul 4. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davalı banka ile dava dışı ... arasında düzenlenen genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesine dayalı olarak kullandırılan kredinin teminatı olarak sözleşmede kefil olarak imzası bulunan davacı ...'a ait taşınmaz üzerine davalı lehine konulan ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesince, dava dilekçesinin tetkikinden davanın, tüketici kredisine dayalı davalı şirket lehine konulmuş ipoteğin fekki davası olduğu ve Tüketici Mahkemesinin görev alanına girdiği bildirilerek görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın konut (tüketici) kredisi nedeniyle üzerinde ipotek tesis edilen taşınmazı sonradan satın alan malik tarafından yapılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipten dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olmasına göre, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 04.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....