konut kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....
Mah. 4194 Ada 6 Parsede kayıtlı 9 nolu bağımsız bölümü ... ...’den satın aldığını, ... ...’nin da bu taşınmazı dava dışı ... ... isimli kişiden satın almış olduğunu, ... ...’ın ise bu daireyi satın aldığı sırada davalı bankadan kullandığı konut kredisinin teminatı olmak üzere dairenin tapu kaydına 4.8.2010 tarihli ve 1144 yevmiye numaralı 160.000,00 TL bedelli ipotek tesis edildiğini, dava konusu ipoteğin tesis edildiği gayrimenkulü satın almasından önce, önceki malik ... ...’nin kendisinden önceki ... ...’dan satın alırken davalı Vakıfbank’ın 11.2.2013 tarihli yazılı belge ile ... ...’ye konut kredisi konut kredisi kullandıran ......
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı küçüğün annesi olan müteveffa murisin davalı ----- tüketici niteliğinde konut kredisi kullandığı, kredi kullanılır iken diğer davalı ----poliçesi düzenlendiği , açılan davanın tüketici niteliğindeki konut kredisi sebebiyle davalı banka lehine tapuda bulunan ipoteğin fekki talepli olduğu, davacının ve murisinin tacir olmayıp tüketici sıfatıyla hareket ettiklerinin dosya kapsamında sabit olduğu, tarafların sıfatı, davanın niteliği ve dava tarihinde yürürlükte bulunan ---- Kanun nedeniyle öncelikle mahkememizin görevi ile ilgili dava şartının değerlendirilmesinin gerekeceği, ----- gereğince yayım tarihinden itibaren altı ay sonra ----- tarihinde yürürlüğe girmiştir.Dava tarihinde yürürlükte bulunan------göre, tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi , tüketici işlemi, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileride dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya...
e kullandırılan krediye ait borç olduğunu belirterek, müvekkilinin davalı bankaya borçlu olmadığının tespiti ile ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın görev yönünden reddinin gerektiğini, ... 'ün hala bankaya borçlu olduğunu, ipoteğin kaldırılmasının mümkün olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dava konusunun konut kredisi borcunun tespitine yönelik olduğu ve tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık her ne kadar ipoteğin fekki istemiyle açılmışsa da temel ilişki genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığından TTK'nın 4. maddesi uyarınca ticari mahiyetteki genel kredi sözleşmesinde görevli mahkeme ticaret mahkemesidir. Mahkemenin tüketici mahkemesinin görevli olduğuna dair kararı doğru olmayıp, bozulması gerekmiştir....
Ancak tüketici kredisi niteliğinde olan konut kredisi alacağına ilişkin ipotek akit tablosu, kesin borç ikrarı içermediğinden, borçlu aleyhine ancak ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takip yapılabilir ve dolayısıyla borçluya örnek 9 ödeme emri gönderilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece, icra emrinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, yazılı şekilde takibin iptaline hükmedilmesi isabetsiz olup, kararın belirtilen nedenlerle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....
-TL) komple yatırdığını, davalı bankanın buna rağmen aylar geçmesine rağmen ipoteği fek ettiğini, konut kredisi kapatmasına rağmen ve de başkaca ipoteklerde bulunmasına rağmen müvekkilinin ipoteğinin çözülmediğini, ipotek dayanağı olan Kredi kapanmasına rağmen davalı bankanın İpoteğin fekkini yapmadığını, dairenin yeni sahibi olan müvekkili defalarca davalı bankaya Müracaat etmesine rağmen sonuç alamadığını, davalı bankanın kapanan konut kredisine rağmen ipoteğin kaldırılmamasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenle ipoteğin kaldırılmasını, 52.609,00.-TL nin ödeme tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri, avukatlık ücretleri vs giderlerin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, taşınmazın ipotek akit tablosunda davalıdan alınan 100.000 TL bedelli konut kredisi karşılığında taşınmaz üzerinde aynı bedelli ipotek tesis edildiği, tarafların açıklamalarına göre davacı ve davalı arasında konut kredisi kullandırılmasına ticari ilişkinin bulunmadığı, ipoteğin gerçeği yansıtmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının davalıya 100.000 TL ipotek bedeli kadar borçlu olmadığının tespitine ipoteğin fekkine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu ipoteğe ilişkin 16.07.2009 tarih ve 8370 yevmiye nolu resmi senette ipoteğin, davacının davalı şirketten aldığı 100.000 TL bedel müvekkilinde konut kredisi için tesis edildiği belirtilmiştir. Böylece ipotek resmi senedinde davacının davalıdan 100.000 TL aldığı kendi imzası ile tasdik edilmiş olduğuna göre davacı, bu ipotek nedeniyle davalıdan bu miktar bir parayı almadığını ya da alıp da geri ödediğini yazılı delillerle kanıtlamak zorundadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: 1) İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Alacaklı banka tarafından konut kredisi sözleşmesi nedeniyle düzenlenen gayrimenkul ipoteğinin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takipte borçlunun kredi borcunun ihtarnamede ve icra emrinde gösterildiği kadar olmadığını belirterek yeniden hesaplanmasını istediği, mahkemece istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna 4822 sayılı Yasanın 15. maddesi ile eklenen 10. maddesinde; “tüketici kredisi, tüketicilerin bir mal veya hizmet edinmek amacıyla...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, tüketici kredisi nedeniyle taşınmaz kaydına konulan ipoteğin fekki isteminden kaynaklanmış olup, mahkemece de bu yönde hüküm kurulmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarihli ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 04.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....