Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/10/2022 NUMARASI : 2021/354 2022/256 DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Elatmanın Önlenmesi Ve Eski Hale Getirme) KARAR : Taraflar arasında görülmekte olan Elatmanın Önlenmesi (Elatmanın Önlenmesi Ve Eski Hale Getirme) istemine ilişkin açılan dava hakkında kurulan hükmün istinaf incelenmesi başvurucu davacı vekili tarafından istenilmekle dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili 16/02/2021 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Antalya İli, Alanya İlçesi, Oba Mahallesi, 512 ada 3 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, Alanya ilçesi, Oba Mahallesi, 512 ada 2 parselin ise davalı adına kayıtlı olduğunu, davalı taraf kendi taşınmaz üzerine 2 ile 3 metre arasında değişen beton duvar üzerine 7- 8 metre uzunluğunda demir saç ile bir depo yaptığını, iş bu deponun hali hazırda komşuluk hukukundan kaynaklı olarak davacıya ait taşınmazın adete önünü kesmiş tabiri caizse açık bir ceza evine çevirdiğini, aynı zamanda imar bakımından...
Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine ve eski hale getirmeye hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.08.2012 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 28.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat istemine ilişkindir....
O halde bir kimsenin komşu sıfatıyla bir dava açabilmesi için, ayni veya şahsi bir hakka dayanması, başka bir anlatımla komşuluk sıfatıyla zarar görmesi gerekmektedir. Taşınmazda doğrudan fiili bir hakimiyeti bulunmayan kişiler, mülkiyet hakkının zarar verici şekilde kullanıldığını iddia ediyorlarsa, TMK’nın 730, 737. maddelerine göre değil, kamu hukukuna ilişkin öteki kanunlara göre dava açmaları gerekmektedir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.08.2012 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan müdahalenin önlenmesi, kal ve eski hale iade istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, kırsal terminal alanında bürolu bilet gişesinin davalı ... başkanlığından kiralandığını, bir süre sonra belediye tarafından bilet gişesinin önünü tamamen kapatacak şekilde danışma ofisi yapıldığını, müşterilerin gişeyi göremediğini, ticari kazancının düştüğünü, olumsuz etkilendiğini belirterek gişenin önündeki danışma bankosunun kaldırılarak eski hale getirilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, kooperatif üyesi tarafından kooperatif ortağı ve kooperatife karşı açılmış olup, uyuşmazlık kooperatif hukukundan kaynaklanan eski hale getirme olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 23. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 23. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 20.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat isteğine ilişkindir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat davalarında öncelikle davacının uğramış olduğu zararın miktarının bilirkişi aracılığı ile tespit edilmesi, tazminatın bu zarara göre tayin ve takdir edilmesi gerekir. Hemen belirtmek gerekir ki, tazminat miktarı hiçbir zaman zararı aşamaz. Ancak, davacının zararın artmasında kusuru varsa, tazminat miktarı 6098 sayılı Borçlar Kanununun 52. maddesine göre indirilmeli veya tamamen ortadan kaldırılmalıdır. TMK’nun 737 ve 730. maddelerinden doğan sorumluluk kusura bağlı bir sorumluluk olmadığından, davalının kusursuz olması tazminat miktarının düşürülmesinde etkili olamaz....
Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25/06/2020 tarih 564- 586 sayılı kararı ile belirlenen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren geçerli olan Hukuk Daireleri iş bölümü kararı gereğince; "Tapu kaydına bağlı taşınmazlarda, TMK'nın 737. maddesine dayalı komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesine ilişkin davalar (komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat davaları dâhil) sonucu verilen hüküm ve kararlar" ile ilgili uyuşmazlıklara 22. Hukuk Daireleri bakmakla görevli olduğundan dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, Dosyanın İstinaf incelemesi yapılmak üzere HMK' nın 352. maddesi uyarınca incelemeyi yapmakla görevli İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 22. HUKUK DAİRESİ'NE GÖNDERİLMESİNE, Dair dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu oy birliği ile HMK' nın 352. maddesi uyarınca karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki komşuluk hukukundan kaynaklı eski hale getirme ve kira kaybı tazminatı davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 30.11.2017 gün ve 2017/4242 Esas, 2017/9011 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece yapılan yargılamaya toplanan delillere ve Dairemizce de benimsenen mahkeme kararının gerekçesine göre hüküm usul ve yasaya uygun bulunmuş, temyiz istemi bu gerekçelerle karşılanarak onanmıştır. Dairemizin onama ilamında düzeltilmesi gereken bir yön bulunmadığından, HUMK’nın 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....