WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme gerekçesinde tanık delilinden vazgeçilmesi nedeniyle davanın ispat edilememesi ve kocanın soyadını taşımakta menfaatinin olduğu belirtildirildiğini,müşterek çocuklarının artık reşit olduğunu, davalının ev hanımı olup soyadını kullanmayı gerektirecek bir menfaati bulunmadığını, davalının cevap vermediği gibi delil de bildirmediği, aradan geçen zaman göz önüne alındığında yerel mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle kararın kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın boşanmadan sonra açılan (boşanan kadının kocanın soyadının kaldırılması) davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; ilk derece mahkemesi kararının doğru olmadığını, TMK'nın 187.maddesinin düzenlemenin uluslararası sözleşmeye aykırı olduğu AİHM, AYM ve Hukuk Genel Kurulu kararları ile kadına sadece kızlık soyadını kullanma hakkının tanındığını, İDM kararının AYM ve HGK kararlarına aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı istinafa cevap vermemiştir. Dava, evli kadının sadece kızlık soyadını kullanmasına izin verilmesi davasıdır. Dosya kapsamına göre, davacının 11/07/2017 tarihinde evlendiği, eşinin soyadı olan Dinçer'in yanında kızlık soyadını da kullanarak soyadının '' Çalışkan Dinçer'' olduğu görülmüştür....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocuğun Velayet Sahibi Annenin Soyadını Kullanmaya İzin Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı anne dava dilekçesi ile velayeti altındaki çocuğun babasının kayıp olduğunu alınan duyumlara göre suç işlediğini iddia ederek davalının bu olumsuz davranışları nedeniyle velayeti kendisine verilen çocuğun soyadının değiştirilmesini talep etmiştir. Dava, evlilik içinde doğan çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesine ilişkin olup, velayet hakkı ve bu kapsamdaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olarak talep edilmemiş, haklı nedene dayanarak çocuğun soyadının değiştirilmesi istenilmiştir....

    Temyiz Sebepleri Davalı velisi temyiz dilekçesinde özetle; davacı tarafın iddiaları doğru olmadığı gibi talebine de kanunun cevaz vermediği, çocukların babalarının içinde bulunduğu durumun geçici olduğu, davacının çocukların yararını gözetmediğini, yaşları küçük olan çocukların sosyal ortamdan olumsuz etkilenmeyecekleri, davacının çocuklarla babalarının bağlarını tamamen koparmaya çalıştığını, sadece velâyet hakkının soyadını değiştirme yetkisi vermemesi gerektiği aksi halde velâyetin babaya verilmesi halinde de babanın bu hakkını kullanmak isteyeceği, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı anne tarafından açılan çocuğun annesinin soyadını kullanmaya izin davasında annenin soyadını kullanmakta haklı sebebin varlığının ve çocukların üstün yararının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır. 2....

      Aile Mahkemesinin 2021/101 esas 2022/129 karar sayılı karar ile anlaşmalı olarak boşandıkları, davalı kadının evlilik soyadı olan "KOÇAK" soyadını kullanmasına izin verildiği, davalı kadının "KOÇAK" soyadını kullanmasının davacı erkeğe zarar verdiğinin iddia ve ispat edilmediği, bu durumda haksız açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu davanın kabulüne karar verildiği anlaşıldığından, davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, esas hakkında yeniden hüküm tesisi ile davanın reddine karar verilmiştir. IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur. 2....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/06/2022 NUMARASI : 2021/911 ESAS 2022/518 KARAR DAVA KONUSU : Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi, gereği düşünüldü. İDDİA, SAVUNMA VE KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Manisa 1....

        Türkiye'nin taraf olduğu temel hak ve özgürlüklere ilişkin başta insan Hakları Avrupa Sözleşmesi ile temel hak ve özgürlükleri düzenleyen diğer sözleşmelerde, evli kadının "evlenmeden önceki soyadını muhafaza edeceğine" ilişkin açık bir hüküm ve düzenleme bulunmamaktadır. Başka bir ifade ile "aynı konuda farklı hüküm" söz konusu değildir. İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi "Tekeli-Türkiye" kararında kişinin soyadını, özel hayatın kapsamında kabul etmiş, Türk Medeni Kanununun 187. maddesindeki düzenlemenin "evli kadına kocasının soyadını taşımayı dayattığını, bunun da soyadını seçme ve evlenmeden önceki soyadını muhafaza etme hakkını ortadan kaldırdığını" belirterek, yasal düzenlemenin Sözleşmenin 8. maddesinde düzenlenen "özel hayata" müdahale oluşturduğunu kabul ederek ihlal kararı vermiştir. Burada ihlale yol açan, ulusal mahkemelerin uygulaması veya yasa hükmünü yorum tarzı değil, yasal düzenlemenin bizatihi kendisidir....

          Dava; evli kadının münhasıran evlenmeden önceki soyadını kullanılmasına izin verilmesine ilişkindir. Davacı, 14/09/1996 tarihinde davalı Nasuh ile evlenmekle yasa gereği kocasının soyadı olan " LALEDEMİR" soyadını almıştır. Eldeki dava ile evlenmeden önceki yani kızlık soyadı olan " NESLİ" soyadının kullanılmasına izin verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne , davacıya kızlık soyadı olan " NESLİ" soyadını kullanmasına izin verilmesine karar verilmiş , hüküm davalı Akdeniz T2 tarafından istinaf edilmiştir. Kızlık soy ismini kullanmak istemek için haklı bir gerekçenin bulunmasına ihtiyaç bulunmamaktadır. Bu hak, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 8 ve Anayasa'nın 14.maddeleri kapsamında bir insan hakkıdır ve cinsiyete dayalı olarak bir ayrıma tabi tutulmaksızın erkek ve kadın arasında eşit şekilde uygulanmalıdır. Aksi durum, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 4. maddesine aykırılık teşkil edecektir....

          Bölge Adliye Mahkemesi’nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 4721 sayılı Kanun'un 173 üncü maddesi uyarınca kadının boşandığı eşinin soyadını kullanmaya ilişkin izninin kaldırılabilmesi koşulların değişmesinin gerektiği, ispat yükü boşanan kadının soyadının kullanılmasında artık menfaati kalmadığı yahut kadının soyadını kullanmasının kendisine zarar verdiği iddiasında bulunan davacıda olduğu, kadının, tarafların serbest iradeleri ile belirledikleri her iki taraf içinde bağlayıcı nitelikte bulunan ve hakim tarafından onaylanarak kesinleşen anlaşmalı boşanma protokolü ile belirlenen yükümlülüklerin yerine getirilmesini yasal hükümler çerçevesinde davacıdan talep ve dava etmesinin tek başına evlilik soyadının kullanımından kaynaklı oluştuğu iddia edilen zararına dayanak gösterilmeyeceği, bu kapsamda davacı tarafından kadının soyadını kullanımından kaynaklı somut bir zararın veya soyadı kullanmasına izin kararının verildiği tarihten sonra bu iznin kaldırılmasını gerektir koşulların...

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki boşanan kadının soyadının düzeltilmesine ilişkin davada İzmir 10.Aile ve İzmir 9.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, mahkeme kararı ile boşandığı eşinin soyadını kullanan davacının eski kocanın soyadının kaldırılarak kızlık soyadının verilmesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; davacının boşanmasına rağmen mahkeme kararı ile evlilik soyadını kullandığı, şimdi ise evlilik soyadı olan Turgut soyisminin değiştirilerek, Ünsal olan kızlık soyadının verilmesini istediği anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu