Somut olayda dava konusu taşınmazda, 2005 olan kat irtifakına geçiş tarihinde, bağımsız bölümlerin değerinde ve dolayısı ile arsa paylarının tespitinde dikkate alınmayan, bu nedenle arsa payları arasında orantısızlığa yol açan somut ve haklı nedenlerin ortaya konulmaması, her ne kadar bilirkişi raporunda kat mülkiyetine geçiş tarihi olan 2005 tarihinde arsa paylarının orantılı olarak dağıtılmadığı belirtilmişse de; bağımsız bölümlerin değerinde ve dolayısıyla arsa paylarının tespitinde dikkate alınmayan bu nedenle arsa payları arasında orantısızlığa yol açan somut ve haklı nedenler ortaya konulamayıp raporun soyut ve genel nitelikte olması, davacı T1 ana taşınmazdaki bağımsız bölümü 2009 yılında, davacı T2 ise 2005 yılında satın alıp, kat irtifakının kurulduğu tarihten bu yana geçen uzun süre içerisinde arsa paylarına herhangi bir itiraz ileri sürülmemiş olması, eldeki davanın dava konusu ana taşınmaza ilişkin Rize 3....
Davacı, dava dilekçesine SPK lisanslı değerleme raporu eklemiş olup bu raporda arsa paylarının bağımsız bölümlerin bugünkü değerine göre değerlendirildiği görülmektedir. Mahkemece yapılan keşif sonucunda alınan bilirkişi raporunda ise anataşınmazın konumunun, günümüzdeki önem ve talep durumunun 1994 yılında da geçerli olacağı denilerek bugüne göre değer ve arsa payları belirlenmiştir. Ancak, arsa payının belirlenmesinde KMK.'nun 3.maddesi uyarınca kat irtifakının kurulduğu tarih itibarı ile bağımsız bölümlerin değerleri göz önünde bulundurulmalıdır. Taraflar arsa paylarının hatalı olduğunu öne sürmüşler ise de; 1994 yılı itibarı ile her bir bağımsız bölümün gerçek değerinin ne olduğu, buna göre belirlenen arsa paylarının gerçek değer ile orantılı olmadığı hususunda somut delil sunmamışlardır....
Hukuk Dairesi 25/06/2016 gün ve 2015/6773 E. - 2016/8545 K. sayılı kararı ile "Somut olayda dava konusu taşınmazda 1979 yılında kat mülkiyeti kurulduğu, kat mülkiyetine doğrudan geçiş tarihi olan 1979 tarihinde bağımsız bölümlerin değerinde ve dolayısıyla arsa paylarının tespitinde dikkate alınmayan bu nedenle arsa payları arasında orantısızlığa yol açan somut ve haklı nedenler ortaya konulmadığı gibi dava konusu taşınmazda 1979 yılında kat mülkiyeti kurulduğu dikkate alındığında aradan geçen süre zarfında taşınmazda arsa paylarına herhangi bir itiraz olmadığı, bağımsız bölümlerin, kat mülkiyetinin kurulduğu tarihteki değerlerinin yukarıda açıklanan unsurları ve bu belirlemeye göre tapu sicilinde kayıtlı arsa paylarında düzeltilmesi gereken bir yanlışlık olduğu bilirkişi kurulunca açıkça saptanmadığına göre, mahkemece davanın reddine karar vermek gerekirken, herhangi bir değerlendirme ve gerekçe içermeyen soyut ve genel ifadeli bilirkişi raporu esas alınarak ve paydaya eşit...
DAVA Davacı, 2537 ada 9 parsel sayılı taşınmazın paydaşlarından olduğunu, taşınmaz üzerindeki 12 adet daireden 2'sinin kendisine ait olduğunu, davalının da aynı binanın ortaklarından olduğunu ve onun da 2 adet dairesinin bulunduğunu, ancak tapu kayıtlarına göre davalının bu 2 daire dışında ... kattaki müşterek yerlerden olan sığınak, çamaşırlık, kömürlük ve depo - garaj olarak gösterilen ortak alanların ve fiiliyatta da mimari projede de olmayan 2 adet çatı katının ve arsa paylarının da maliki olarak göründüğünü, davalının projeye aykırı olarak bu ortak alanları tadil edip ... yeri olarak kiraya verdiğini, hatta bir borcundan dolayı ... katının davalı adına olduğu gerekçesiyle İcra Müdürlüğünce satışa çıkarıldığını, tüm maliklere ait olması gereken bu ortak alanların, davalı sanki kendisininmiş gibi hareket ederek tasarrufta bulunduğunu ileri sürerek mimari projeye uygun olarak hesaplanması gereken arsa paylarının tespiti ile davalı lehine haksız olarak kayıtlı bulunan fazla arsa paylarının...
Ancak; Tapudaki arsa paylarının iptali ile yeniden düzenlenen arsa paylarının tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken sadece arsa paylarının düzeltilmesine karar verilmiş olması doğru görülmemiş ise de bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden gerekçeli kararın (1) nolu hüküm fıkrasının sonunda yer alan "düzeltilmesine" ibaresinden sonra gelmek üzere "yeniden düzenlenen bu arsa paylarının tapuya tesciline" ibaresi yazılmak suretiyle 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 30.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kat Mülkiyeti Kanununun 3.maddesinde, arsa paylarının bağımsız bölümlerinin değerleri ile orantılı olarak tahsis edilmediği hallerde, her kat maliki veya kat irtifakı sahibinin arsa paylarının yeniden düzenlenmesi için mahkemeye başvurabilecekleri, arsa paylarının o bölümlerinin değerinde sonradan meydana gelen azalma veya çoğalma sebebiyle değiştirilemeyeceği hükme bağlanmış; Yargıtay uygulamalarında ise, kat mülkiyeti veya kat irtifakı kurulurken arsa paylarının düzenlenmesi sırasında bu düzenlemeye katılan kat maliklerinin sonradan dava açması halinde, Türk Medeni Kanununun 2.maddesi gereğince iyiniyet kurallarıyla bağdaşmadığı gerekçesi ile davalarının reddine karar verilmesi ilkesi benimsenmiştir....
Mahkemece davanın kabulüne ....118 parselde bulunan apartmanın; Zemin kat 1 nolu bağımsız bölümün 28/262 olan arsa payının 147/1029 olarak, zemin kat 2 nolu bağımsız bölümün 42/262 olan arsa payının 140/1029 olarak, 1. kat 3 nolu bağımsız bölümün 48/262 olan arsa payının 179/1029 olarak, 1. kat 4 nolu bağımsız bölümün 48/262 olan arsa payının 187/1029 olarak, 2. kat 5 nolu bağımsız bölümün 48/262 arsa payının 184/1029 olarak, 2. kat 6 nolu bağımsız bölümün 48/262 olan arsa payının 192/1029 olarak değiştirilmesine, bu şekilde tapuya kayıt ve tesciline, karar verilmiş, hükmün davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine ....... Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesinin 2017/2460 Esas - 2019/430 Karar sayılı ilamı ile başvurunun esastan reddine karar verilmiş; verilen bu karar davacı tarafça temyiz edilmiştir. Dava arsa paylarının düzeltilmesi istemine ilişkindir....
Mahkemesinin (kapatılan .....) 1984/1433 E.- 1986/783 K.sayılı dosyasına konu taşınmazın eldeki davanın konusu olan taşınmaz olduğu (......, davanın arsa payının düzenlenmesi talebiyle açıldığı, yargılama yapılarak davanın kabulü ile arsa paylarının hüküm kısmında açıklandığı şekilde yeniden düzenlenmesine karar verildiği, karar tarihinin 30/05/1986 olduğu, gerekçeli karar tebliğe çıkartılmadığından hükmün kesinleşmediği, kararın tebliğe çıkartılması talebinin ek karar ile reddedildiği, arsa paylarının yeniden düzenlenmesine ilişkin verilen 30/05/1986 tarihli karar henüz taraflara tebliğ edilmemiş olduğundan teknik olarak kesinleşmiş bir karar olmadığı gerekçesiyle davanın HMK 114/1-ı ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava arsa payının düzeltilmesi istemine ilişkindir....
Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın eksik inceleme neticesinde verildiğini, haklılığın dosya kapsamı ile ispatlandığını, davacıya ait arsa payının ilk tapu kaydında 40/160 iken 20/180 olarak yazıldığını, 11.08.1978 tarihli ilk mimari projede 40/160 olan payın 1985 tarihinde 20/180 olduğunu, 1978 yılındaki paylara göre veya 04.07.1985 tarihli Belediye Röleve Projesine göre payların düzeltilmesi gerekmesine rağmen istinaf taleplerinin incelenmediğini ileri sürmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme Uyuşmazlık, tarafların kat maliki oldukları ana gayrimenkulde bağımsız bölümlerin arsa paylarının değerleriyle orantılı olup olmadığının tespiti ile yeni arsa paylarının tapu siciline tesciline ilişkindir. 2....
SOMUT OLAYDA; davacılar vekili, davaya konu binada 1984 yılında kat mülkiyetine geçildiği, gayrimenkule ait yönetim planı düzenlenerek tapuya tescil edildiği o dönemde bina tek bir şahıs tarafından yaptırılmış olması sebebiyle olsa gerek, oluşturulan arsa payları bağımsız bölümlerin konumları dikkate alınmaksızın büyüklüklerine yani metrekarelerine göre bağımsız bölümlerin değerleri ile orantısız şekilde belirlendiği, arsa paylarının metre karelerine göre belirlendiğini iddia etmiştir. Mahkemece 02.03.2017 tarihinde alınan raporda, taşınmazların değeri dava tarihi olan 30.06.2016 tarihine göre değerlendirildiği, itiraz üzerine alınan 14.09.2017 tarihli ek raporda Yargıtay kararları doğrultusunda kat mülkiyetine geçiş tarihi olan 1984 yılı itibariyle 1984 yılındaki fiyatlar göz önüne alınarak arsa paylarının hesaplandığı ve olması gereken arsa payı oranlarının belirlendiği görülmüştür....