Ortak çocuklar mahkemece velayet hususunda dinlenmiş ve çocuklardan ... annesi ile ... ise babası ile kalmak istediğini beyan etmiştir. Çocuğun beyanı üstün yararına aykırı olamaz. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden davacı annenin velayeti almasına engel bir durumunun bulunmadığı anlaşılmaktadır. Kardeşlerin ayrılmaması gerektiği de dikkate alınarak, ortak çocuk ...'in velayetinin de davacı anneye bırakılmasına karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır....
Davalılar vekili, davalıların ortak iş yapmadıklarını, davacının müvekkillerinden .... ‘ e göndermiş olduğu para karşılığı olan malın fatura ve taşıma irsaliyesi ile davacıya teslim edildiğini, diğer davalı ...’ e gönderilen paranın ise davacıya ortak iş yapmak için verilen paranın ödenmesine ilişkin olduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Davalı vekili; kabul anlamına gelmemek üzere hesabın ... ve ... adlarına açılmış ortak bir hesap olduğunu, hesabın diğer yarı hissesi ile ilgili olarak ...'ın dava açma ve taraf sıfatının olmadığını, hesabın DEM hesabı olduğunu, Teftiş Kurulunun raporuna göre paranın hesaptan 03.08.1999 tarihinde 50.002,90 DEM olarak usulsüz olarak çekildiğini, bu kişilerin mağdur oldukları 50.002,90 DEM'e brüt faiz olarak 9.218,35 DEM ilavesinden vergi kesintisi olan 1.474,94 DEM ve fon kesintisi olan 147,49 DEM düşüldükten sonra kalan 57.597,92 DEM'in ... ve ...'...
Somut uyuşmazlıkta, davacı, muris ...’in kendisinden önce ölen eşi ...’ten intikal eden 72.445,74TL’nin davalı ile açılan ortak hesaba aktarıldığı, hesabın esaasen ortak hesap olmadığı davacının da davalı tarafından %50 oranında çekilen bedelde miras hakkı olduğu iddiası ile alacak isteminde bulunmuştur. Muris ile davalı bir bankada tek imza ile para çekme hakkı veren teselsüllü müşterek hesap açtırmışlardır....
ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, sair istinaf itirazlarının reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, tazminatların ve nafakaların miktarı, ortak çocuk Berk’in velâyetinin düzenlenmesi ve kişisel ilişki yönünden, davalı erkek tarafından ise kadının davasının ve ferilerinin kabulü, ortak çocuk Beray’ın velâyeti ve ortak çocuk Berk için tedbir ve iştirak nafakasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı erkeğin tüm, davacı kadının ise aşağıdaki bent dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından; kabul edilen davanın tümü ve tazminatların miktarına yönelik olarak, davacı erkek tarafından ise katılma yoluyla velayeti kendisine tevdi edilen ortak çocuk ... yararına tedbir nafakasına hükmedilmemesi ile ortak çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakasının ve kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle velayeti davacı babaya tevdi edilen tarafların ortak çocuğu 23.11.1998 doğumlu ...'...
K A R A R Davacı, emlakçı olan davalı ile dava dışı ....’ın arsasının satışı konusunda şifahi olarak anlaştıklarını, arsa bedeline mahsup olmak ve arsa sahibine verilmek üzere 2005 yılı Temmuz ayında değişik tarihlerde toplam 20.000-YTL’yi davalıya verdiğini, ancak davalının kendisini sürekli oyalayarak arsa sahibi ile görüştürmediğini, kendi çabası ile ulaştığı Arsa sahibiyle ortak bina yapımı için sözleşme imzaladıklarını, bir süre sonra sözleşemeden vazgeçtiklerini, satış parasına mahsuben verilen ve satış gerçekleşmediği için haksız yere alınmış olan 20.000-YTL’nin tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline ve %40 icra inkar tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir....
a 300.000,00 TL ödeyeceğinin belirtildiği 08.12.2009 ve 13.01.2010 tarihli protokollerin ise davacı şirket adına davacı ... ile davalı arasında yapıldığı, anılan bu sözleşmelerde, ortak yapılan işin zararla sonuçlandığı belirtilerek , toplamda davalıya 400.000,00 TL paranın ödendiği, kalan borcun ödeme tarihlerine göre 250.000,00 ya da 300.000,00 TL olduğu, borç tamamen ödenirse dava konusu taşınmazın davacı ...'a iade edileceği ve bu sürede kira bedeli istenmeyeceği, 2010 yılı sonuna kadar ödeme yapılmazsa taşınmazın davalı üzerinde kalacağının kararlaştırıldığı kayden sabittir. Toplanılan deliller ve dosya kapsamı ile, davacı ...'...
Bu bakımdan iadeye karar verilirken, satış bedeli olarak verilen paranın alım gücünün ilk ödeme tarihindeki alım gücüne ulaştırılması ve bu şekilde iadeye karar verilmesi uygun olacaktır. Aksi takdirde kısmi iade durumu oluşacak, iade dışındaki zenginleşme iade borçlusu yedinde haksız zenginleşme olarak kalacak, iade borçlularının iadede direnmelerine neden olacaktır. Ancak, burada denkleştirme yapılırken iade alacaklısının geçersiz sözleşmenin ifa edilmeyeceğini öğrendiği tarihe göre iade kapsamı belirlenmelidir.Dosya kapsamından; davalılardan ...'nin, ortak muristen kendisine intikal eden 23/40 hissesini 07.08.1963 tarihli senet ile davacıların ortak murisi ...'ya 600,000.000 TL bedelle sattığı, tarafların ortak murisi ...'dan kızı ...'ya intikal eden hissenin de, ...'nın ölümünden sonra eşi ... tarafından kendisine asaleten çocuklarına velayeten 24.12.1962 tarihli senet ile davacıların ortak murisi...'...