WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(HMK m. 95/1) Eski hale getirme talebi, temyiz yoluna başvuru hakkının düşmesine dayalı olarak istendiğine göre, bu talebin Yargıtay'ca incelenip karara bağlanacağında kuşku yoktur. (HMK m. 98/2) Eski hale getirme talebine ilişkin dilekçede, talebin dayandığı sebepler ile bunların delil ve emarelerinin gösterilmesi zorunludur. (HMK m. 97) Davalı vekili dilekçesi ekinde sunduğunu ifade ettiği sağlık raporları uyarınca eski hale getirme talebinde bulunmuş ise de; dilekçe ekinde eski hale getirme talebinin dayanağını teşkil edebilecek herhangi bir delil ve sağlık raporu bulunmamaktadır....

    Davacı vekilinin süresinde sunduğu 29.6.2010 tarihli dilekçesi ile HUMK'un 166 ve devamı maddelerine göre eski hale getirme isteminde bulunduğu, mahkemece kararın temyiz edilmesi nedeniyle eski hale getirme istemi hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmaktadır. HUMK.nun 166 ve devamı maddeleri eski hale getirme kurumunu düzenlemektedir. Yasanın yada hakimin bir işlemin yapılması için belirlediği sürelerde, işlemin yapılmaması, bu işlemi yapacak kişinin arzu ve iradesi dışındaki nedenlerden kaynaklanabilir. Yasa bu gibi hallerde, süreyi kaçıran kişiye eski hale getirme isteminde bulunma olanağı tanımıştır. Davacı vekili, 28.6.2010 tarihli oturuma sağlık sorunu nedeniyle katılmadığını ileri sürerek eski hale getirme isteminde bulunduğuna göre, istem aynı oturumda verilen davanın açılmamış sayılmasına dair kararın usule aykırı olduğu iddiasını içermektedir....

      tarafından kararın tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Davacının eski hale getirme ve temyiz talebinin incelenmesinde; Davacı vekili Av. ...’ya bölge adliye mahkemesi kararı 13.04.2021 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Davacı vekili Av.... yasal süreden sonra 26.07.2021 günü verdiği dilekçe ile hükmü temyiz etmiş; temyiz müddetiyle ilgili olarak; davacı ...’ın diğer vekili Av....’yı azlettiğini belirterek Yargıtay'dan eski hale getirme talebinde bulunmuştur. Elde olmayan sebeplerle, kanunda belirtilen veya hakimin kesin olarak belirlediği süre içinde bir işlemi yapmayan kimse, eski hale getirme talebinde bulunabilir. (HMK m. 95/1) Eski hale getirme talebi, temyiz yoluna başvuru hakkının düşmesine dayalı olarak istendiğine göre, bu talebin Yargıtay'ca incelenip karara bağlanacağında kuşku yoktur....

        Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede; Sanık tarafından yapılan eski hale getirme ve temyiz talebi aynı Mahkemenin 16/08/2011 tarihli ek kararı ile reddedilmiş ise de, benzer bir olaya ilişkin verilen Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 19/12/2012 tarihli ve 2012/13722-21992 sayılı ilâmında belirtildiği üzere temyiz süresine ilişkin eski hale getirme ve hükmün temyizi niteliğindeki talepleri inceleme görevinin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 42. maddesi uyarınca Yargıtay’a ait bulunduğu gözetilmeden, eski hale getirme talebinin reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur....

          Asliye Ceza Mahkemesinin 26.03.2015 tarihli, 2015/59 sayılı ek kararının kaldırılması ve eski hale getirme taleplerinin kabulüyle birlikte temyiz itirazlarına göre kararın bozulması istemini içeren dilekçe sunduğu anlaşılmaktadır. 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 311. maddesi hükmüne göre, eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunulması halinde, inceleme merciinin Yargıtay'ın ilgili dairesi olduğu ve sanık müdafiinin eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunduğu anlaşıldığından, eski hale getirme talebinin reddine ilişkin Kastamonu 2....

            Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından eski hale getirme talebiyle temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü; Eski hale getirme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 95 inci ve devamındaki maddelerinde düzenlenmiştir. Elde olmayan sebeplerle, kanunda belirtilen veya hâkimin kesin olarak belirlediği süre içinde bir işlemi yapamayan kimse, eski hâle getirme talebinde bulunabilir. Süresinde yapılamayan işlemle ulaşılmak istenen aynı sonuca, eski hâle getirme dışında, başka bir hukuki yoldan ulaşılabiliyorsa, eski hâle getirme talebinde bulunulamaz. Eski hâle getirme, işlemin süresinde yapılamamasına sebep olan engelin ortadan kalkmasından itibaren iki hafta içinde talep edilmelidir. İlk derece ve istinaf yargılamalarında, en geç nihai karar verilinceye kadar eski hâle getirme talebinde bulunmak mümkündür....

              Ceza Dairesinin, 01.03.2022 tarihli ve 2021/1157 Esas, 2022/206 Karar sayılı kararının, sanık müdafii tarafından eski hale getirme istemli temyiz edildiği, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 08.11.2022 tarihli ve 2022/1341 Esas, 2022/1158 Karar sayılı kararıyla bu hususta karar verme yetki ve görevinin Yargıtay 9....

                Ancak; Mahkemece yalnızca eski hale getirme kararı verilmekle yetinilmesi gerekirken kararın infazı aşamasında gözönünde bulundurulacak eski hale getirme masraflarına hükmedilmesi, Doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. bendindeki (ve eski hale getirme tazminatının) cümlesinin çıkartılmasına, bu bendin sonuna (dava konusu taşınmazın eski hale getirilmesine) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Her ne kadar davacı yıkım ve eski hale getirme ile birlikte yıkım ve eski hale getirme bedelinin davalıdan tahsilini istemiş ve Mahkemece “yıkım ve eski hale getirme masrafı olan 606,78 TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına" karar verilmiş ise de bu husus infaza ilişkin olduğundan yıkım ve eski hale getirme bedeli infaz sırasında belli olacağından bedele hükmedilmesi doğru değildir. Ne var ki, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden bozma sebebi yapılmamış, hükmün aşağıda belirtilen kısmının HUMK'un 438/7. (HMK 370) maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir....

                    Davacı vekili yasal süreden sonra 03.01.2022 günü verdiği dilekçe ile hükmü temyiz etmiş; temyiz müddetiyle ilgili olarak; dilekçe ekinde sunduğu belgelerle Yargıtay'dan eski hale getirme talebinde bulunmuştur. Elde olmayan sebeplerle, kanunda belirtilen veya hakimin kesin olarak belirlediği süre içinde bir işlemi yapmayan kimse, eski hale getirme talebinde bulunabilir. (HMK m. 95/1) Eski hale getirme talebi, temyiz yoluna başvuru hakkının düşmesine dayalı olarak istendiğine göre, bu talebin Yargıtay'ca incelenip karara bağlanacağında kuşku yoktur. (HMK m. 98/2) Eski hale getirme talebine ilişkin dilekçede, talebin dayandığı sebepler ile bunların delil ve emarelerinin gösterilmesi zorunludur....

                      UYAP Entegrasyonu