Somut olayda; dava konusu taşınmazda .......1968 tarihinde kat mülkiyeti kurulduğu, bilirkişi raporunda kat mülkiyetine geçiş tarihi olan .......1968 tarihinde arsa paylarının orantılı olarak dağıtılmadığı belirtilmişse de; bağımsız bölümlerin değerinde ve dolayısıyla arsapaylarının tespitinde dikkate alınmayan bu nedenle arsa payları arasında orantısızlığa yol açan somut ve haklı nedenler ortaya konulmamıştır. Dava konusu taşınmazda 1968 yılında kat mülkiyeti kurulduğu dikkate alındığında aradan geçen süre zarfında taşınmazda arsa paylarına herhangi bir itiraz olmadığı, bağımsız bölümlerin, kat mülkiyetinin kurulduğu tarihteki değerlerinin yukarıda açıklanan unsurları ve bu belirlemeye göre tapu sicilinde kayıtlı arsa paylarında düzeltilmesi gereken bir yanlışlık olduğu konusunda mahkemece herhangi bir değerlendirme ve gerekçe içermeyen soyut ve genel ifadeli bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Temyiz Sebepleri 1.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; kat irtifakının 1967 yılında kurulup bu zamana kadar itiraz edilmediğini, tüm giderlerin mevcut arsa paylarına göre ödendiğini, bilirkişi raporunun orantısızlığı tespit etmediğini, yeterli incelemeye dayanmadığını, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu ileri sürmüştür. 2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; 55 yıldır mevcut arsa paylarına itiraz olmadığını, kararın eksik araştırma ve inceleme neticesinde verildiğini ileri sürmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, tarafların kat maliki oldukları ana gayrimenkulde bağımsız bölümlerin arsa paylarının değerleriyle orantılı olup olmadığının tespiti ile yeni arsa paylarının tapu siciline tesciline ilişkindir. 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... ve arkadaşları vekili ile davalı ... ve arkadaşları vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dava dilekçesi ile, müvekkillerinin davalılar ile birlikte ... ili, ... ilçesi, ...mahallesi, 1809 ada, 4 sayılı parsel üzerinde bulunan 10 adet bağımsız bölümlerin kat maliki olduklarını ancak tapu kayıtlarında müvekkili davacılara ait arsa paylarının 15/240 olmasına karşın, davalılara ait arsa paylarının 30/240 olarak gösterildiğini beyan ederek, bağımsız bölümlere tahsis edilen arsa paylarının hakkaniyete aykırı olması nedeniyle hatalı olarak belirlenen arsa paylarının, denkleştirici ve adaletli bir şekilde yeniden düzenlenip tapuya işlenmesini talep ve dava etmiştir....
Dava, arsa paylarının düzeltilmesi istemine ilişkindir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 3. maddesinde; kat mülkiyeti veya kat irtifakının, bu mülkiyete konu olan anayapının bağımsız bölümlerinden her birine kat irtifakının kurulduğu tarihteki, doğrudan doğruya kat mülkiyetine geçilme halinde ise, bu tarihteki değeri ile oranlı olarak tahsis edilen arsa payının ortak mülkiyet esaslarına göre açıkça gösterilmesi suretiyle kurulacağı, arsa paylarının bağımsız bölümlerin değeri ile oranlı olarak tahsis edilmediği hallerde, her kat maliki veya kat irtifakı sahibinin arsa payının düzenlenmesi için mahkemeye başvurabileceği hükme bağlanmıştır. Arsa payı düzenlemesinin yeniden yapılabilmesinin ilk şartı, arsa paylarının bağımsız bölümlerin değerleriyle oransız olarak belirlenmiş olmasıdır. Bu hususa dayalı istemlerde mahkeme tüm kanıtları değerlendirerek bağımsız bölümün değeri ile bölüme özgülenen arsa payını karşılaştırıp denklik sağlamaya çalışmalıdır....
var olan şartlar dikkate alınarak yeniden arsa paylarının düzenlenmesini talep ve dava etmiştir....
Arsa paylarının bağımsız bölümlerin değeri ile oranlı olarak tahsis edilmediği hallerde, her kat maliki veya kat irtifakı sahibi, arsa payının düzenlenmesi için mahkemeye başvurabilir." Yasa gereğince; arsa payı düzenlemesinin yeniden yapılabilmesinin ilk şartı, arsa paylarının bağımsız bölümlerin değerleriyle oransız olarak belirlenmiş olmasıdır. Bu hususa dayalı istemlerde mahkeme tüm kanıtları değerlendirerek bağımsız bölümün değeri ile bölüme özgülenen arsa payını karşılaştırıp denklik sağlanmaya çalışmalıdır. Söz konusu işlem yapılırken de bağımsız bölümlerin cinsi, bulunduğu kat, alanı, ısınma sistemi, aydınlanması, mimari kullanımı ve konumu, cephesi ve manzarası gibi hususlar değerlendirme için esas alınır. Değerlendirmeye esas alınacak tarihten sonraki imar durumu ile cins ve manzara değişiklikleri, bakım ve onarım çalışmaları nedenleriyle meydana gelen değer artış ve eksilmeleri dikkate alınmaz....
Mahkemece davaya konu edilen binada 26.09.1984 tarihinde kat irtifakının ve 20.01.1988 tarihinde kat mülkiyetinin kurulduğu, kat mülkiyetinin kurulduğu tarihdeki kat maliklerinin imzaları ile tahsis işleminin yapıldığı binanın bodrum+zemin+9 normal katlı olup, bodrum katında kapıcı dairesi+kazan dairesi+sığınık+su deposu, zemin katında 6 adet dükkan, normal katların her birinde ikişer adet daire olmak üzere toplam 24 adet bağımsız bölümden oluştuğu, bağımsız bölümlere tefrik edilen arsa paylarının da kat irtifakının tesisi esnasında o tarihteki malikler tarafından tahsis edildiği, mevcut arsa paylarının da o tarihlerdeki değerleri ile doğru orantılı bir şekilde düzenlenmediği gerekçesi ile davanın kabulü ile ...ili, ... ilçesi,...mahallesi 698 ada 1 sayılı parselde tapuda kayıtlı taşınmazın mevcut arsa paylarının iptali ile yeni arsa payları belirlenmiş hüküm davalı... ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, arsa payının düzeltilmesi istemine ilişkindir....
Dava, Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan arsa payının düzeltilmesine ilişkindir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 3. maddesinde, kat mülkiyeti, bu mülkiyete konu olan anayapının bağımsız bölümlerinden her birine kat irtifakının kurulduğu tarihteki, doğrudan doğruya kat mülkiyetine geçilme halinde ise bu tarihteki değeri ile oranlı olarak tahsis edilen arsa payının ortak mülkiyet esaslarına göre açıkça gösterilmesi suretiyle kurulacağı, arsa paylarının bağımsız bölümlerin değeri ile oranlı olarak tahsis edilmediği hallerde, her kat malikinin veya kat irtifakı sahibinin arsa payının düzenlenmesi için mahkemeye başvurabileceği hükme bağlandığından; arsa payı düzenlemesinin yeniden yapılabilmesinin ilk şartı, arsa paylarının bağımsız bölümlerin değerleriyle oransız olarak belirlenmiş olmasına bağlıdır. Bu hususa dayalı istemlerde mahkeme bütün delilleri değerlendirerek bağımsız bölümün bedeli ile özgülenen arsa payını karşılaştırıp denklik sağlamaya çalışmalıdır....
Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu apartmandaki maliklerin gerçek arsa paylarının tespit edilmesi ve davacıların arsa paylarındaki yanlışlığın düzeltilmesi talep edilmiş, mahkemece, davaya konu taşınmazda 1979 yılında kat mülkiyetinin kurulduğu, bu tarihte bağımsız bölümlerin değerinde ve dolayısıyla arsa paylarının tespitinde dikkate alınmayan bu nedenle arsa payları arasında orantısızlığa yol açan somut ve haklı nedenlerin ortaya konulmadığı, dava konusu taşınmazda kat mülkiyetinin kurulmasından itibaren aradan geçen sürede arsa paylarına herhangi bir itirazın yapılmadığı, yapılan keşifte yanlışlığa ilişkin bir tespitin bulunmadığı, aksine başlangıçta zeminde bulunan ve mesken olarak kullanılan davacılara ait bölümlerin, sonradan bölünerek dükkana çevrilmiş olduğu, bu şekilde sabit görülen dava nedeniyle yasada öngörülen kat mülkiyetinin kurulma tarihindeki iddia edilen yanlışlığın ispatlanamadığı...
Somut olayda dava konusu taşınmazda 29.04.1988 tarihinde doğrudan kat mülkiyeti kurulduğunda; bağımsız bölümlerin değerinde ve dolayısıyla arsa paylarının tespitinde dikkate alınmayan bu nedenle arsa payları arasında orantısızlığa yol açan somut ve haklı nedenler ortaya konulmadığı ve kat mülkiyetinin kurulduğu tarihteki değerlerin yukarıda açıklanan unsurları ve bu belirlemeye göre tapu sicilinde kayıtlı arsa paylarında düzeltilmesi gereken bir yanlışlık olduğu bilirkişi kurulunca açıkça saptanmadığı görülmektedir. Bilirkişilerce hesaplanan yeni arsa payları ile mevcut arsa payları arasında oransal olarak anlamlı bir farkın bulunmadığı ve kat mülkiyetinin kurulduğu tarihten bu yana geçen uzun süre içerisinde arsa paylarına herhangi bir itiraz ileri sürülmediği de dikkate alındığında arsa payının düzeltilmesi davasının reddi yerine, soyut ve genel ifadeli bilirkişi raporu esas alınarak kabulü doğru görülmemiştir....