DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2019 yılında anlaşmalı olarak boşandıklarını, ortak çocuk Nehir'in velâyetinin anneye verilerek baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesis edildiğini, davacı tarafın, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (4721 sayılı Kanun) 324 üncü maddesindeki sorumluluklarını yerine getirmediğini, davalı tarafın, çocuk ile ciddi bir şekilde ilgilenmediği ve kişisel ilişkinin gereklerini yerine getirmediği gerekçesiyle ortak çocuk ile davalı arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasına, mümkün olmadığı takdirde kişisel ilişkinin daha uzun aralıklı ve yatılı kalınmayacak şekilde tesis edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayet ya da Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi- : Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı baba tarafından reddedilen velayetin değiştirilmesi olmadığı takdirde ise kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davası ve davalı-karşı davacı annenin kabul edilen kişisel ilişkinin kaldırılması davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı babanın reddedilen velayetin değiştirilmesi davası yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde; Velayetin düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 382/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz....
Taraflar arasındaki çocukla baba arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılması, mümkün olmazsa yeniden düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne ve kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmiştir. Kararın davalı baba vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların boşandıkları ve müşterek çocuğun velâyetinin anneye tevdiine ve baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verildiği, baba tarafından çocuğa gösterilen bir kısım davranışlar ve babanın sosyal durumu nedeniyle kişisel ilişkinin devamının çocuğun üstün yararına aykırı olacağı değerlendirilerek baba ile çocuk arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılması talep edilmiş ise de üç ayrı sosyal inceleme raporu alındığı ve davalı babanın küçüğün bireysel ve sosyal gelişiminde onu olumsuz yönde etkileyecek, onun üstün yararına aykırı olacak bir hususun tespit edilememiş olduğu, babanın hakkında yürütülen soruşturma dosyalarının kişisel ilişkinin devamına engel durum teşkil etmeyeceği nedeniyle yerleşik içtihatlar da nazara alınarak çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişkinin tümden kaldırılması talebinin reddine, kişisel ilişkinin kaldırılması istemi ile ikame edilen davada dosya...
Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı, eğitim ve sağlık durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ileriki yıllarda her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken infazda zorluk oluşturacak şekilde kişisel ilişki düzenlenmesi doğru değildir. Mahkemece davalı babanın halen cezaevinde olup olmadığı ceza evinde ise, cezaevinin görüş günleri ile cezaevinde çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulması için bir ortamın sağlanıp sağlanamayacağı hususları araştırılarak, baba ile çocuk arasında kurulacak kişisel ilişkinin buna göre düzenlenmesi gerekirken, herhangi bir araştırma yapılmadan ve infazda sorunlara yol açacak şekilde düzenlenen kişisel ilişki doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması-Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Asıl dava, çocukla kişisel ilişki kurulması, karşı dava ise kişisel ilişkinin kaldırılmasına ilişkin olup, mahkemece asıl davanın kısmen kabulü ile karşı davanın reddine, ortak çocuk Defne ile babası arasında yatılı kalmayacak şekilde kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. Dosya incelendiğinde, dosya arasında bulunan 18.01.2018 tarihli pedagog ve 25.06.2018 tarihli psikolog raporlarında, yatılı kişisel ilişki kurulmasının uygun olduğu bildirilmiştir....
Davalı anne 11.02.2015 tarihinde çocuğun yaşının küçüklüğü ve halen anne sütü aldığını belirterek yatılı olmayacak şekilde çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişkinin değiştirilmesini talep etmiş ve mahkemece, 02.04.2015 tarihinde dava kabul edilmiştir. 15.02.2016 tarihinde davacı baba tarafından eldeki dava açılarak çocukla yatılı ilişki kurulması yönünde kişisel ilişkinin değiştirilmesi talep edilmiş ve mahkemece dava kabul edilerek baba ile çocuk arasında yatılı olacak şekilde kişisel ilişki yeniden düzenlenmiştir. Her iki dava arasında geçen süre içinde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini haklı kılacak bir sebep ve olgu ispat edilememiştir. Kişisel ilişkinin değiştirilmesini gerektiren yasal bir sebep de bulunmamakladır. Ayrıca, her hafta sonu baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasının annenin velayet görevini engelleyeceği ve çocuğun yaşının küçüklüğü sebebiyle baba ile yatılı ilişki kurmasının mümkün olmadığı da mahkemece dikkate alınmamıştır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması veya Sınırlandırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre, davacı babanın kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin reddine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı babanın kişisel ilişkinin sınırlandırılmasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Velayeti babaya bırakılan 2006 doğumlu ortak çocuk ... ile annesi arasında bölge adliye mahkemesince "Davacının kişisel ilişkinin yeniden düzenlenerek sınırlandırılması talebinin kabulüne, anne ile çocuk arasında her ayın 1....
Temyiz Sebepleri 1.Davacı kadın vekili; davalı baba ile ortak çocuklar arasındaki kişisel münasebetin yatısız olacak şekilde sınırlandırılması yönündeki karara itirazları olmadığı, ortak çocuklar babayla kişisel ilişkiye hazır olmadığı, uzun süre kalmaya direnç göstertikleri, babayla kişisel ilişki kurulması ile ilgili ağlama tepkileri verdikleri dikkate alındığında davanın reddine karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; baba ile çocuklar arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin reddi yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir. 2.Davalı erkek vekili; davacının kişisel ilişkinin daraltılması talebi bulunmadığı halde Bölge Adliye Mahkemesinde talep aşılarak bu şekilde karar verilmesi, davalı babanın gece hayatı sektöründe çalıştığı gerekçesiyle çocuklarla arasında yatısız olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasının hatalı olduğu, davalı babanın çalışma gün ve saatlerini çocuklarla kişisel ilişki kurulan günlere göre ayarladığı, çocuklarla kişisel...
Taraflar arasındaki çocukla kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması ya da sınırlandırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile kişisel ilişkinin kaldırılmasına karar verilmiştir. Kararın davalı asıl tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davanın kısmen kabul kısmen reddine, kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin reddine, kişisel ilişkinin sınırlandırılması talebinin kabulüne karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....