Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm davacılar tarafından; çocukla kişisel ilişki süresi yönünden, davalı tarafından ise; davacının talebinin kabulü yönünden duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; çocukla kişisel ilişki tesisine ilişkin verilen kararların Yargıtay’da duruşmalı inceleneceğine ilişkin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine karar verilerek, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve (Davalı) 90.00 TL....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Tarafların boşanmaları ile 2012 doğumlu ortak çocuk...'nın velayeti davacı annesine verilmiş, davalı baba ile de kişisel ilişki kurulmuştur. Davacı anne, çocuğun baba yanına gittiğinde sağlığının olumsuz etkilendiğini, babanın çocuğu yanına aldığında il dışına götüreceğini, yaşı dikkate alındığında çocukla baba arasında yatılı olmayacak şekilde yeniden kişisel ilişki kurulmasını talep etmiş, mahkemece; çocuğun yaşı gereğince yatılı kalmasında bir sakıncanın bulunmadığı kabul edilerek, çocuk ile baba arasında daha önce kurulan kişisel ilişki sürelerin azaltılması şeklinde yeniden düzenlenmiştir....

      Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; kişisel ilişki süresinin az olduğunu, uzman eşliğinde ve belli bir ilçe sınırları içinde kişisel ilişki kurulmasının doğru olmadığını belirterek; kararın kaldırılarak talepleri gibi hüküm kurulmasını talep etmiştir. 2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde; her hafta kurulan kişisel ilişkinin babanın velâyet görevini yerine getirmesini ve hafta sonları çocuğu ile zaman geçirmesini engellediğini ve davacılarla anneye verilebilecek sürelerle fazla kişisel ilişki tesis edildiğini belirterek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. C....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava Velayetin Değiştirilmesi ve Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasıİlişki Kurulmasına ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı taraf, kişisel ilişki süresi ve reddedilen kısım yönünden vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünde süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını, amacına ve yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki hakkı reddedilebilir veya kendilerinden alınabilir (TMK. md. 324/2). Kişisel ilişki kurma hakkı, anne/baba ile çocuğa belirli gün ya da saatlerde görüşme, birbirlerinden haberdar olma, birbirlerinin yaşamında olma, karşılıklı etkilenme yetkisi veren bir haktır. Bu hak, anne/baba için olduğu kadar çocuk için de bir haktır (2003 tarihli Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m.4/1)....

        İlk derece mahkemesince velayeti anneye verilen ortak çocuk ile davacı -davalı baba arasında kişisel ilişki kurulurken çocuğun üç yaşını doldurmadan öncesi ve sonrası ayrı ayrı belirtilerek kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden çocuk ile baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması doğru değildir. Yine ortak çocuk ile baba arasında “Aynı şehirde oturmaları hali" ve “Farklı şehirde oturmaları hali" için de ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmiştir....

          Gerçekleşen bu durum karşısında eksikliğine işaret edilen hususlar araştırılmadan, tarafların aynı yerleşim biriminde oturmaları ve çocuğun yaşı da dikkate alınarak davalı anne ile çocuk arasında yatılı olmayacak şekilde kişisel ilişki kurulmasının nedenleri ortaya konulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde kişisel ilişki kurulmuş olması...." doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılamada ise bozma gereklerinin yerine getirilmediği anlaşılmıştır. Çocuğa, davalı anne ile kişisel ilişki kurulması ile ilgili tercihi mahkemece sorulmuş, ancak mahkeme nezdindeki aile mahkemesi uzman veya uzmanlardan rapor alınmamıştır. Kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talep edilen ortak çocuk idrak çağındadır....

            Davacı tarafça TMK'nın 197. maddesi uyarınca müşterek çocuk ile kişisel ilişki kurulması talebinde bulunulduğu, taraflar arasında Ankara Batı 8....

            Davacı vekili 21/10/2022 tarihli dilekçesi ile müşterek çocuk ve baba arasında İzmir 8.Aile Mahkemesinin 14/10/2022 tarih, 2022/105- 105 D.İş sayılı kararı ile tedbiren kişisel ilişki kurulmasına karar verildiğini belirterek, buna ilişkin kararı ibraz etmiştir. GEREKÇE: Dava; evlilik dışı doğan, hükmen baba ile soybağı kurulan çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulması istemine ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, nafakalar ve kişisel ilişki süresi yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise erkeğin kabul edilen davası, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, kendi yararına hükmolunan nafaka miktarları ile kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece ortak çocuk Duru'nun velayeti davalı-davacı anneye bırakılmış, ortak çocukla baba arasında kişisel ilişki düzenlenmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, tazminatlar ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Mahkemece velayetleri babaya bırakılan ortak çocuklar 2010 doğumlu ... ve 2012 doğumlu ... arasında kendisine vasi atanan anne ile kişisel ilişki kurulmuş fakat sosyal inceleme raporu alınmamıştır. Kişisel ilişki düzenlenirken göz önünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun "üstün yararı" dır....

                UYAP Entegrasyonu