Bu sebeple çocukla baba arasında kişisel ilişkinin gözetim altında gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Mahkemece “tarafların ortak belirleyeceği aile yakınlarından birinin eşliğinde çocukla baba arasında ... Şiddeti Önleme ve İzleme Merkezinde şahsi ilişki tesisine” ilişkin hükmü ise infaza elverişli olmayıp usul ve yasaya aykırıdır. Ayrıca kişisel ilişki sırasında mekan sınırlandırılması getirilmesi kişisel ilişkiden beklenen amaca uygun değildir. Mahkemece, infazda tereddüt oluşturmayacak ve çocuğun üstün yararını tehlikeye düşürmeyecek ve amaca da uygun şekilde kişisel ilişki tesisi gerekmektedir. Bu sebeple mahkemece yapılacak iş, üç kişilik uzman heyetinden rapor alınmak suretiyle, infaza elverişli ve amaca uygun şekilde hüküm kurulması zorunludur....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından; kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayeti anneye verilen 04/04/2014 doğumlu küçük ile davalı-davacı baba arasında kurulan kişisel ilişkinin 5 yaşını doldurana kadar ve 5 yaşını doldurduktan sonraki dönem için olmak üzere, kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre, çocukların yaşları ve eğitim durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi ileriki yıllarda her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden ortak çocuk ile baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması doğru değildir....
DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından; kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar ile velayetleri babalarında bulanan küçükler arasında her haftasonu Pazar günleri kişisel ilişki kurulması, davalı babayı her haftasonu eve bağlı hale getirerek, velayet hakkını kullanmasını kısıtlayacağı gibi, küçüklerin 6 yaşlarından sonrasını da kapsayacak şekilde çok uzun süreli kişisel ilişki kurulması da doğru değildir....
Mahkemece davacılar ile küçükler arasında kişisel ilişki kurulurken çocukların 8 yaşını doldurmasından öncesi ve sonrası ayrı ayrı düzenlenerek, kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre,küçüklerin yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden küçükler ile davacılar arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması doğru bulunmadığı gibi küçüklerin 8 yaşından önceki kişisel ilişki süresi yetersiz olmuş ,8 yaşından sonra düzenlenen kişisel ilişki süresi de fazladır. Yine hükümde yargılama giderlerinin ayrıntılı dökümü yapılmadan ve yargılama giderinin meblağı belirlenmeden yargılama giderlerinin davalıdan alınmasına şeklinde hüküm kurulması da doğru bulunmamıştır....
Çocuğun, gözetim olmaksızın ana veya babasından birisiyle kişisel ilişkisinin sürdürülmesi onun yüksek yararına değilse, ana veya babasıyla gözetim altında ya da diğer şekillerde kişisel ilişki kurma imkanı ön görülebilir (Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m. 4). Şu halde, çocuklarla ana veya babası arasında doğrudan ve gözetimsiz kişisel ilişki asıldır. Çocuğun menfaati gerektiriyorsa gözetim altında kişisel ilişki öngörülebilir. Dosyada kişisel ilişkinin gözetim altında kurulmasını, çocuğun menfaatinin gerektirdiğine dair bir delil ve sebep bulunmamaktadır. Bu husus nazara alınmadan çocukla babası arasında pedagog ya da psikolog gözetiminde kişisel ilişki tesisi doğru bulunmadığı gibi, kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas alınır. Çocuk 20.01.2011 doğumludur....
ın 27.10.2019 tarihinde vefat ettiğini, davalının, torunu Baran ile görüştürmediğini iddia ederek, dini bayramların ilk 2 günü, merhum baba Sinan'ın doğum günü ve yazın 1 Temmuz-1 Ağustos arası yatılı olarak kişisel ilişki kurulmasına mümkün olmadığı takdirde mahkemenin uygun göreceği şekilde kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; Baran'ın yaşının küçük olduğunu, uzun süreli kişisel ilişki kurulmasının çocuğun menfaatine olmayacağını, küçüğün daha önce kaçırıldığını bildirerek, öncelikle davanın reddine, aksi halde ayda 1 gün yatısız ve anne nezaretinde kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. III....
Davacı vekilinin; çocukla kişisel ilişkinin süresine yönelik istinaf talebi incelendiğinde; Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi ebeveynler için bir hak olduğu gibi, çocuk için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde, çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı diğer kişilere ve özellikle hısımlarına da tanınabilir (TMK md.325/1). Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun eğitim, sağlık ve ahlaki yararı esas alınır (TMK md.182/2). Üçüncü kişilerin, koşulları gerçekleştiği takdirde çocukla kişisel ilişki kurma hakkı mevcut ise de; kişisel ilişki süresinin ana ve babaya tanınan genişlikte olması beklenemez....
Türk Medeni Kanunu'nun 325. maddesinde "Olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı diğer kişilere, özellikle hısımlarına da tanınabilir" denilmektedir. Davacılar küçüğün büyük annesi ve büyük babası olup, torunlarını sevme, onunla kişisel ilişki kurulmasını isteme, en doğal haklarıdır. Annenin ailesi ile davacılar arasında anlaşmazlık bulunması, davacıların torunları ile kişisel ilişki kurmasına engel teşkil etmemelidir. Babasını kaybetmiş çocuğun bu eksikliğini gidermesi için büyükanne ve büyükbaba ile vakit geçirmesi onun yararına olacaktır. O halde ilk derece mahkemesince kişisel ilişki süresinin düzenlenmesine, karar verilmesi doğru ise de; davacılar ile 2008 doğumlu Süleyman ve 2009 doğumlu Selin arasında kurulan kişisel ilişki süresinin kısa olduğu anlaşılmaktadır....
Bu hak, sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya alınabilir (Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m.4). Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını, amacına ve yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki hakkı reddedilebilir veya kendilerinden alınabilir (TMK.md.324/2). Çocuk, 2005 doğumludur. Davalıya tanınan kişisel ilişki hakkının kendisinden alınmasını gerektiren yeterli delil ve yasal bir sebep bulunmamaktadır. O halde, davalı anne ile müşterek çocuk arasında uygun süreli bir kişisel ilişki kurulması gerkirken, yetersiz gerekçe ile davalıya tanınan kişisel ilişki hakkının kendisinden alınması doğru bulunmamıştır....
Dosyada uzman refakatinde kişisel ilişki kurulmasının çocuğun yüksek yararına uygun olacağına ilişkin heyet raporu, ortak çocuğun beyanı ve diğer deliller dikkate alınarak çocuğun üstün yararı doğrultusunda uzman refakatinde kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesi gerekirken davalı babanın babasının refakatinde kişisel ilişki kurulması doğru olmadığı gibi uygulanmakta olan boşanma ilamında kurulan kişisel ilişkide yeni bir düzenleme yapılmadığı halde davanın kısmen kabulüne karar verildiği belirtilmesi de doğru olmamıştır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 18.10.2018 (Prş.)...