WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/12/2019 NUMARASI : 2018/166 ESAS - 2019/640 KARAR DAVA KONUSU : Kişilik Hakları (Kişilik Haklarına Saldırının Önlenmesi) KARAR : DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Cebeci Asri Mezarlığında bulunan 126- P213 ada numaralı mezarlıkta defnedilmiş olan Havva Geçer'in kızı, Ayten Rastgeldi'nin kızkardeşi, dolayısı ile her ikisininde mirasçısı olduğunu, mezarlığa önce Havva Geçer'in, sonra Ayten Geçer'in, son olarak da Ayten Rastgeldi'nin kızı, davalının eşi olan Ayşe Rastgeldi Kaysı'nın defnedildiğini, davalının mezarın aslını bozarak, yeni mezar yaptırdığını, müvekkilinin muvafakatini almadan mezar taşı üzerine vefat eden eşinin resmini bastırdığını, mezarlığa sadece davalının eşinin fotoğrafının yaptırılmış olmasının müvekkilinin annesi ve kız kardeşinin hatırasını zedelediğini, müvekkilinin kişilik haklarına yapılan haksız ve hukuka aykırı saldırının durdurulmasına, mezarlık yerinin eski hale getirilmesine karar verilmesini talep...

Türk Medeni Kanunu’nun 24. maddesinde, kişilik haklarına yapılan saldırının unsurları belirtilmiş ve hukuka aykırılığı açıklanmış, 25. maddesinde, kişilik haklarına karşı yapılan saldırının dava yolu ile korunacağı belirtilmiş, olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nın 49. maddesinde ise saldırının yaptırımı düzenlenmiştir. Hak arama özgürlüğü ile kişilik haklarının karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin bu iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Daha az üstün olan -/- -2- 2014/15157-2015/14024 yararın, daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Hak arama özgürlüğü, diğer özgürlüklerde olduğu gibi sınırsız olmayıp kişi salt başkasını zararlandırmak için bu hakkı kullanamaz....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, ... olarak 02/06/2016 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırının hukuka aykırılığının tesbiti istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; dava şartı yokluğundan usulden reddine dair verilen 03/06/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırının hukuka aykırılığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı dava dilekçesinde, twitter isimli sosyal paylaşım sitesinde "..." profil adresi üzerinden ..." kullanıcı ismi ile mesaj yazılmak suretiyle kendisi hakkında asılsız iddialarda bulunan kişinin kim olduğunun tespitini istemiştir....

      ın davaya konu eser olduğu iddia edilen yapılar üzerinde eser sahibi olup olmadığı, davaya konu yapıların eser mahiyetinde olup olmadığı hususlarının da yargılama gerektirdiği, mevcut durumda meydana gelebilecek değişiklikler nedeniyle yargılamanın her aşamasında ihtiyati tedbir isteminde bulunulabileceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir isteminin bu aşamada reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir isteyen vekili, ... Mahallesi’nin ağaçları, yapıları ve alanının tamamının tescilli kültür varlığı olup 31.08.2020 tarihinde yapılan sözleşme ile ... ... Taah. ve Tic....

        Türk Medeni Kanunu’nun 24. maddesinde, kişilik haklarına yapılan saldırının unsurları belirtilmiş ve hukuka aykırılığı açıklanmıştır. 25.maddesinde ise, kişilik haklarına karşı yapılan saldırının dava yolu ile korunacağı açıklanmış, BK’nun 49. maddesinde ise saldırının yaptırımı düzenlenmiştir. Hak arama özgürlüğü ile kişilik haklarının karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin bu iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Daha az üstün olan yararın, daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Hak arama özgürlüğü, diğer özgürlüklerde olduğu gibi sınırsız olmayıp kişi salt başkasını zararlandırmak için bu hakkı kullanamaz. Bu hakkın hukuken korunabilmesi ve yerinde kullanıldığının kabul edilebilmesi için şikayet edilenin cezalandırılmasını veya sorumlu tutulmasını gerektirecek yeterli kanıtların mevcut olması da zorunlu değildir....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİH: 06/01/2022 (Ara Karar) NUMARASI: 2022/8 Esas TALEP: İhtiyati Tedbir İSTİNAF KARAR TARİHİ: 26/04/2022 İhtiyati tedbir isteminin reddine ilişkin ara kararın ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü....

            Türk Medeni Kanunu’nun 24. maddesinde, kişilik haklarına yapılan saldırının unsurları belirtilmiş ve hukuka aykırılığı açıklanmıştır. 25. maddesinde ise, kişilik haklarına karşı yapılan saldırının dava yolu ile korunacağı açıklanmış, BK’nun 49. maddesinde ise saldırının yaptırımı düzenlenmiştir. Hak arama özgürlüğü ile kişilik haklarının karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin bu iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Daha az üstün olan yararın, daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Hak arama özgürlüğü, diğer özgürlüklerde olduğu gibi sınırsız olmayıp kişi salt başkasını zararlandırmak için bu hakkı kullanamaz. Bu hakkın hukuken korunabilmesi ve yerinde kullanıldığının kabul edilebilmesi için şikayet edilenin cezalandırılmasını veya sorumlu tutulmasını gerektirecek yeterli kanıtların mevcut olması da zorunlu değildir....

            Türk Medeni Kanunu’nun 24. maddesinde, kişilik haklarına yapılan saldırının unsurları belirtilmiş ve hukuka aykırılığı açıklanmıştır. 25.maddesinde ise, kişilik haklarına karşı yapılan saldırının dava yolu ile korunacağı açıklanmış, BK’nun 49. maddesinde ise saldırının yaptırımı düzenlenmiştir. Hak arama özgürlüğü ile kişilik haklarının karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin bu iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Daha az üstün olan yararın, daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Hak arama özgürlüğü, diğer özgürlüklerde olduğu gibi sınırsız olmayıp kişi salt başkasını zararlandırmak için bu hakkı kullanamaz. Bu hakkın hukuken korunabilmesi ve yerinde kullanıldığının kabul edilebilmesi için şikayet edilenin cezalandırılmasını veya sorumlu tutulmasını gerektirecek yeterli kanıtların mevcut olması da zorunlu değildir....

              Dosya kapsamından,Davacı davasında,Türk Medeni Kanununun 24.ve 25.maddesinde sözü edilen "kişilik haklarına saldırıda bulunanlara karşı korunma, saldırı tehlikesinin önlenmesi, sürmekte olan saldırıya son verilmesi ve sona ermiş olsa bile etkileri devam eden saldırının hukuka aykırılığının tespiti istemediği,"asıl isteminin davalıya ait Web sitesindeki kişilik haklarına saldırı oluşturan yayın nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Prof Dr. Baki Kuru,Prof Dr. ... ...,Prof Dr. ... ...'ın Medeni Usul Hukuku Ders Kitabı nın 140.ncı sayfasında "şahsiyet haklarına tecavüzün önlenmesi davası (MK m.24,1) asliye hukuk mahkemesinde görülür. Buna karşılık, şahsiyet haklarına yapılan tecavüz nedeniyle açılan maddi veya manevi tazminat davaları (MK m.24,ll),mamelek hukukundan doğan davalardır; bu nedenle bu maddi ve manevi tazminat davalarında görevli mahkeme,m.8,1'deki ana kurala göre belirlenir." şeklinde belirttiği görülmüştür....

                Şikayet dilekçesinde; " bu eylem açıkça mahkeme tarafından verilen ihtiyati tedbir kararına ay-kırı davranış niteliğindedir." denilerek eylemin ihtiyati tedbire muhalefet olduğu beyan edilmiş, hükmün gerekçesinde de "şikayetin dayanağının 2.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen tedbir kararı olduğu tedbir kararına aykırı hareketin ise HUMK. nun 113/A maddesiyle cezalandı-rıldığı" kabul edilmiştir. Şikayet dilekçesi ve hükmün gerekçesiyle eylemin ihtiyati tedbire mu-halefet kabul edilmesine rağmen, ilam hükümlerine muhalefet suçunun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraat kararı verilmesi doğru değildir. Bu takdirde CMUK.nun 257. maddesindeki mahkemenin eylemle bağlı olduğuna, vasıflandırma ile bağlı olmadığına ilişkin kural ihlal edil-miş olmaktadır. CMUK. nun 253/3. maddesine göre " aynı konuda aynı sanık için evvelde verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava var ise davanın reddine karar verilir."....

                  UYAP Entegrasyonu