Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 13/05/2010 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 13/09/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, yayın yoluyla kişilik haklarına yapılan saldırı nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalı tarafından temyiz olunmuştur. Davacı, davalının "şarlatanlık" ve "şizofrenik psikoz delili" ifadelerinin hukuka aykırı olduğunu, kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu, davalının manevi tazminatla sorumlu tutulmasını istemiştir....

    nun hakaret niteliğindeki haksız eyleminin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu ileri sürerek, adı geçen davalının manevi tazminat ile sorumlu tutulmasını istemiştir. Yerel mahkemece, "...cezalandırılacakları korkusu ile paniğe kapıldıkları..." biçimindeki sözlerin bir avukat olan davacı...'nın kişilik haklarına saldırı oluşturduğu gerekçesiyle, manevi tazminat isteminin bir bölümünün kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; kişilik haklarına saldırı olarak söylendiği benimsenen "...cezalandırılacakları korkusu ile paniğe kapıldıkları..." biçimindeki sözleri davalılardan ...'nun, tabloyu sağlayan aracılarla yüzleştirmek için telefonla görüşme sağladığı ...'un randevu yerine gelmemesi üzerine söylediği anlaşılmaktadır. Davacı-karşı davalı ..., davalı-karşı davacı ile aralarında geçen telefon görüşmesini ve görüşme olgusunu kabul etmekte; ancak, buluşma yerine gitmek için yola çıkmasına rağmen trafik yoğunluğu nedeniyle gidemediğini ileri sürmektedir....

      ın imtiyaz sahibi ve sorumlusu olduğu " ... " internet sitesinde " ..." başlıklı haber yapıldığını, haber içeriğinde kullanılan ifadelerle de davacıya yönelik kin ve nefret oluşmasının sağlanmaya çalışıldığını iddia ederek, manevi zararının giderilmesini istemiştir. Davalılar ise davacının kişilik haklarına saldırı bulunmadığını belirterek, istemin reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, dava konusu sözlerin davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu gerekçesiyle, istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı tarafından internet ortamında kullanılan ve mahkemece tazminat verilmesine gerekçe sayılan ifadeler, davacının, ülke .. yabancı bir .. ile yapmış olduğu basın toplantısında sormuş olduğu soru ve devamında .. vermiş olduğu yanıtların canlı olarak yayınlanmasından sonra kullanılmıştır....

        Sanayi A.Ş. vd. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 20/11/2007 gününde verilen dilekçe ile yayın yolu ile kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunun haksız rekabetin tespiti ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 04/05/2010 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne ve miktar itibariyle duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, yayın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle maddi ve manevi tazminat ile haksız rekabetin tespiti istemlerine ilişkindir. Mahkemece manevi tazminatın kısmen kabulüne, diğer istemlerin reddine karar verilmiştir. Kararı davalı temyiz etmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğerleri aleyhine 20/04/2010 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24/02/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı ve davalılar vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat davasıdır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. Davacı, .... Gazetesi'nin 01/04/2010 günlü sayısında davalının kaleme aldığı “......” başlığı ile yayımlanan yazıyla kişilik haklarına saldırı oluştuğunu ileri sürerek, davalıların manevi tazminat ile sorumlu tutulmasını istemiştir....

            yönünden feragat nedeniyle reddedilmiş; karar davalılar tarafından temyiz olunmuştur. Davacılar, dava dilekçesinde, davalı ...'nun Hürriyet gazetesinin 20.11.2004 ve 25.11.2004 günlü sayılarında yayımlanan köşe yazıları ile 05.02.2004 günü Lig TV'de yayımlanan programda söylediği sözlerin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu belirterek, her bir davacı için dava konusu yayınlar nedeniyle davalıların 6.000,00'er YTL manevi tazminat ile sorumlu tutulmalarını istemişler; yargılama sırasında hangi yayından ne kadar manevi tazminat istediklerini açıklamamış, yerel mahkemece de davacıların hangi yayından hangi tutarda manevi tazminat istediklerini açıklamaları istenmeden, sadece Lig TV'deki yayında yer alan sözler nedeniyle davacılar yararına 4.000,00'er YTL manevi tazminat takdir edilmiştir....

              Bununla birlikte Anayasa'nın 17. maddesinde ise kişinin yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkı düzenlenmiştir. Buna göre devlet, bireyin manevi varlığının bir parçası olan şeref ve itibara keyfi olarak müdahale etmeme ve üçüncü kişilerin saldırılarını önleme yükümlülüğü altındadır. Her iki Anayasa hükmü birlikte değerlendirildiğinde yasama sorumsuzluğunun şartlarının geçerli olduğu bir zeminde ileri sürülen ve başkalarının kişilik haklarına saldırı niteliğindeki eylemler nedeniyle tazminat davası açılabileceğini kabul etmek gerekir (AYM; Kemal Kılıçdaroğlu, B. No: 2014/1577, 25/10/2017, pr. 66). Yargıtay da istikrarlı bir biçimde, yasama sorumsuzluğunun bulunduğu şartlarda başkalarının kişilik haklarına saldırı oluşturacak söz ve ifadeler nedeniyle TBMM üyelerine karşı manevi tazminat davası açılabileceğine ve yasama sorumsuzluğunun bu tür tazminat talepleri nedeniyle yargılama yapılmasına engel teşkil etmeyeceğine karar vermiştir....

                O'nun ayrıcalığı rüşvet toplama merkezinin başkanı olmasıdır." şeklindeki sözlerin eleştiri niteliğinde olmayıp doğrudan olgu isnadı içerdiği, bu haliyle davacının kişilik haklarına saldırı niteliği taşıdığı, bu nedenle uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerektiği düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun onama kararına katılmıyorum. 23/10/2017...

                  Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 18/04/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27/11/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki basın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 18/04/2013 gün ve 2012/7754-2013/7320 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK'nun 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, davacının temyiz talebi üzerine karar Dairemizce onanmıştır. Davacı, kararın düzeltilmesini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu