Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki basın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 11/10/2018 gün ve 2016/9984-2018/6092 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’un 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Temyiz ilamında bildirilen gerektirici nedenler karşısında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun değişik 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirine uygun olmayan davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan karar düzeltme istemleri reddedilmelidir. 2-Davalıların diğer karar düzeltme istemine gelince; Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir....

    Davacı, yazının şahsi haklarına tecavüz niteliğinde olduğunu ileri sürerek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalılar ise, yazının kişilik haklarına saldırı niteliginde olmadığını, eleştiri niteliğinde olduğunu ve basın özgürlüğü kapsamında kaldığını savunmuşlardır. Mahkemece, dava konusu yazıda geçen "Çevre Düşmanlığı Bakanı" ibaresinin davacının kişiliğine yönelik bir ifade olmadığı, "anasını satmak" deyiminin anlamı araştırıldığında Türk Dil Kurumu - Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü veri tabanında "önem vermemek, aldırmamak, umursamamak" anlamında olduğu ve bu ifadenin ... Bakanı olarak görev yapan davacının yaptığı işler ve görevi sebebiyle eleştiri kapsamında kaldığı, kişilik haklarına saldırı olmadığı, dolayısıyla yazının hukuka aykırılık yönünün bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Basın özgürlüğü, Anayasanın 28. maddesi ile 5187 sayılı Basın Yasasının 1. ve 3. maddelerinde düzenlenmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında bulunduğundan, dosyanın görevli 4. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 10.06.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        MAHKEMESİ Asıl ve karşılık dava; kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi ... ....... Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere ... ....... Dairesine gönderilmesine, ........2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Davacı, Adana'da yerel yayın yapan Kanal ... isimli televizyon kanalında ''...'' adıyla yayınlanan programa katılan davalı tarafından yapılan açıklamalar ile kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunu ve davalının Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2011/1460 esas ve 2012/1382 karar sayılı dava dosyasında hakaret suçu nedeniyle cezalandırılmasına karar verildiğini belirterek uğradığı manevi zararın davalıya ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı ise, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; manevi tazminat istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır....

            Mahkemece, bozma kararından önce davalı tarafından kaleme alınan yazının davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu kabul edilerek, manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne dair verilen kararın davalı tarafından temyizi üzerine Dairemizin 22/01/2015 gün, 2014/4042 esas ve 2015/812 karar sayılı ilamı ile "davacının yaptığı ve yeni bir soruşturmaya konu olan denetimin sert bir şekilde eleştirildiği, yazının içeriğinde kullanılan ifadelerin yazının özü ile uyumlu olduğu, davacının kişilik haklarına saldırı oluşturacak ifadenin bulunmadığı" gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece, bozmaya uyulduğu belirtilmiş ise de bozma ilamının gereği yerine getirilmemiştir. Bozma kararında davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtildiği halde mahkemece, istemin kısmen kabülüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 25/08/2009 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19/07/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalı tarafından temyiz olunmuştur. Davacı, ......

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 28/11/2013 gününde verilen dilekçe ile hakaret nedeni ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/04/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırıdan dolayı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ..... tarafından, davalı ... aleyhine 09/07/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19/01/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalı tarafından temyiz olunmuştur....

                    Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için, tazminat talep eden tarafın kusursuz veya az kusurlu olması yanında, boşanmaya sebep olan olayların kişilik haklarına saldırı niteliğinde olması da gerekir (TMK m. 174/2). Boşanmaya sebep olan olaylar bu nitelikte değilse manevi tazminata hükmedilemez. Mahkemece kabul edilen ve davacı kadın tarafından da temyiz edilmeyen kusur durumuna göre, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda “Aile sorumluluklarını yerine getirmeyen , eşine ve çocuğuna yeterli zaman ayırmayan ” davalı erkek ağır kusurludur. Ne var ki mahkemece belirlenen bu kusur tek başına davacının kişilik haklarına saldırı olarak değerlendirilemez....

                      UYAP Entegrasyonu