Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Meskeniyet şikayetinin dinlenmesi için borçlunun sürekli o evde oturması şart olmadığı gibi, birden fazla taşınmaza sahip olması da bunlardan biri hakkında meskeniyet şikayetinde bulunmasına engel teşkil etmez. Şikayetçi borçlunun hangi taşınmazının meskeni olduğu konusunda seçme hakkı mevcuttur....

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarlamakla birlikte, davacının meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için gerekli koşulların mevcut olmadığını, taşınmaz üzerindeki haciz ve ipotekler dikkate alındığında davacının meskeniyet iddiasının dinlenemeyeceğini, davacının aracına haciz konulamayacağına ilişkin iddiasının reddi kararının doğru olduğunu beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Uyuşmazlık, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ve nakliye aracının mesleğini sürdürebilmesi için gerekli araç olduğundan bahisle haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. İstanbul Anadolu 10. İcra Müdürlüğünün 2019/27116 esas sayılı dosyası incelendiğinde; davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu hakkında kambiyo takibi başlatıldığı, davacıya 103 davetiyesi tebliğ edilmediği anlaşılmıştır....

. - 2017/178 K. sayılı kararının hüküm bölümünün (1) nolu bendinde belirtilen....... nolu bağımsız bölümle ilgili meskeniyet şikayetinin kabulü ile haczin kaldırılmasına ilişkin kısmının, Dairemizin 25/05/2017 tarih ve 2016/16939 E. - 2017/8151 K. sayılı ilamında; "Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de" cümlesi ile meskeniyet şikayetine ilişkin karara yönelik temyiz itirazlarının reddine karar verilmiş ve bu karar aleyhine karar düzeltme yoluna başvurulmamış olmakla, anılan mahkeme kararının meskeniyet şikayeti yönünden kesinleştiği anlaşılmış olup, aynı mahkemenin 07/06/2018 tarih ve 2018/127 E. - 2018/213 K. sayılı şikayetin reddine ilişkin kararının,...... bağımsız bölüm nolu taşınmazlara ilişkin olduğunun anlaşılmasına, Yargıtay ilamında belirtilen bozma sebepleri çerçevesinde işlem yapılarak karar verilmiş, bozma ile kesinleşen hususların yeniden temyiz sebebi yapılmasına usul hükümleri elvermemiş bulunmasına ve temyiz edilen kararda yazılı gerekçelere göre yerinde olmayan temyiz...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte, borçlunun icra mahkemesine yaptığı meskeniyet şikayetinin mahkemece süresinde olmadığından bahisle reddedildiği görülmektedir. İcra ve İflas Kanununda, taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından olsa da konulan her haciz yeni bir haciz olup borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı vardır. İİK'nun 82/12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir....

      İİK.nun 82/12 maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK.nun 16/1.maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazına 11.05.2011 tarihinde tapuda haciz şerhi işlenmiştir. İİK'nun 103. maddesine ilişkin davetiyenin 25.05.2011 tarihinde borçluya tebliğ edilmesine karşın , meskeniyet şikayetinin 7 günlük süreden sonra 10.03.2014 tarihinde yapıldığı, ve taşınmaz üzerine konulan yeni bir haczin bulunmadığı görülmüştür. Bu durumda, şikayetin süreden reddine dair mahkemenin kararının onanması gerekirken ,Dairemizce maddi hataya dayalı bozulduğu anlaşıldığından, alacaklının karar düzeltme talebinin kabulü gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değilse de; Alacaklı tarafından borçlu hakkında genel haciz yolu ile yapılan takipte, borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda kıymet taktirine itiraz ile birlikte meskeniyet şikayetinde de bulunmuş, mahkemece meskeniyet şikayetinin kabulüne, kıymet takdirine itiraza ilişkin olarak talimat dosyasında yapılan değerin tespitine karar vermiş, hüküm alacaklı vekili tarafından temyiz olunmuştur....

          Aile Mahkemesinin 17/12/2020 tarih 2017/417 Esas 2020/279 Karar nolu ilamına dayanarak ilamlı icra takibi yapılmış, borçluya ait Ankara Keçiören İlçesi Şevkat Mah. 5555 Ada 3 Parsel 6 nolu bağımsız bölüme 03/02/2021 tarihinde haciz konulmuş, davacı borçlu vekiline 24/02/2021 tarihinde 103 davetiyesi tebliğ edilmiş, borçlu vekili icra müdürlüğüne verdiği 26/02/2021 tarihli dilekçesi ile 103 davetiyesine itiraz ederek haczin kaldırılmasını istemiş, 17/03/2021 tarihinde açılan dava ile meskeniyet şikayeti bildirilmiş, mahkemece davanın süre yönünden reddine karar verilmiştir. İİK'nın 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar....

          Haczedilmezlik şikayetinde süre öğrenme tarihi ile başlayacağından öğrenme tarihi en geç kıymet takdirine itiraz dava açılış tarihi olan 19/01/2021 kabul edilmeli ve 04/03/2021 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunduğundan yasal süreden sonra şikayette bulunduğu, ilk derece mahkemesince de hak düşürücü sürelerin resen gözetildiği dikkate alındığında şikayetçi borçlu vekilinin istinaf başvurusu yerinde değildir. Mahkemece aynı doğrultuda gerekçe ile verilen karar usul ve yasaya uygun olup, HMK.'nın 357.maddesi uyarınca dava dilekçesinde ileri sürülmeyen iddiaların istinaf incelemesi sırasında nazara alınamayacağı, HMK.'...

          Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....

          İİK'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. Öte yandan; İİK.'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde; borçlunun haline münasip evinin haczolunamayacağı ifade edilmiştir. Anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan, tapuda lehine aile konutu şerhi verilen 3. Kişinin ya da taşınmazda ikamet ettiğini beyan eden borçlunun eşi ve çocuklarının haczin kaldırılmasını istemesi mümkün değildir (Yargıtay 34 XX 613/29600 Esas 2018/335 Karar). Anayasa Mahkemesi tarafından verilen hak ihlali kararının başvuru yapılan dosyaya özgü olduğunun kabulü gerekir....

          UYAP Entegrasyonu