İşletme Hakkının Devri sözleşmesinden önceki devreden kuruluşun dağıtım bölgesindeki abonelerle yapılan abonelik sözleşmeleri, devir sözleşmesinden sonra da devam ettiği ve devralanı bağladığı gibi, işletme hakkını devralan tarafından işletme süresince yapılan aboneliklerde, sözleşmenin sona ermesinden sonra da işletmeyi işletecek olan firmaları bağlayacak olması nedeniyle hasılat kira sözleşmesinin unsuru olan “hasılat veren bir malın veya hakkın kullanılmasını ve semerelerinin iktitafını terk etme” kavramından daha geniştir. Bu nedenle sözleşmenin sırf belirli süreli olduğundan bahisle kira sözleşmesi olduğu söylenemez. Taraflar arasındaki “İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi” kendine özgü bir yapısı olan ticari sözleşme olup, bu niteliğine göre, sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıklarda Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir....
İşletme Hakkının Devri sözleşmesinden önceki devreden kuruluşun dağıtım bölgesindeki abonelerle yapılan abonelik sözleşmeleri, devir sözleşmesinden sonra da devam ettiği ve devralanı bağladığı gibi, işletme hakkını devralan tarafından işletme süresince yapılan aboneliklerde, sözleşmenin sona ermesinden sonra da işletmeyi işletecek olan firmaları bağlayacak olması nedeniyle hasılat kira sözleşmesinin unsuru olan “hasılat veren bir malın veya hakkın kullanılmasını ve semerelerinin iktitafını terk etme” kavramından daha geniştir. Bu nedenle sözleşmenin sırf belirli süreli olduğundan bahisle kira sözleşmesi olduğu söylenemez. Taraflar arasındaki “İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi” kendine özgü bir yapısı olan ticari sözleşme olup, bu niteliğine göre, sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıklarda Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir....
İşletme Hakkının Devri sözleşmesinden önceki devreden kuruluşun dağıtım bölgesindeki abonelerle yapılan abonelik sözleşmeleri, devir sözleşmesinden sonra da devam ettiği ve devralanı bağladığı gibi, işletme hakkını devralan tarafından işletme süresince yapılan aboneliklerde, sözleşmenin sona ermesinden sonra da işletmeyi işletecek olan firmaları bağlayacak olması nedeniyle hasılat kira sözleşmesinin unsuru olan “hasılat veren bir malın veya hakkın kullanılmasını ve semerelerinin iktitafını terk etme” kavramından daha geniştir. Bu nedenle sözleşmenin sırf belirli süreli olduğundan bahisle kira sözleşmesi olduğu söylenemez. Taraflar arasındaki “İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi” kendine özgü bir yapısı olan ticari sözleşme olup, bu niteliğine göre, sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıklarda Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması-Kiralananın tahliyesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 01.01.2013 tarihli kira sözleşmesinden davanın kısıtlı adına vasi ... tarafından açıldığı anlaşılmakla birlikte, dosya içerisinde vesayet kararına rastlanılmamıştır. 4721 sayılı TMK.nun 462/8 uyarınca vasinin eldeki davayı açabilmesi için vesayet makamından husumete izin alması gerekli olup, dosya arasında böyle bir belgeye rastlanmadığından husumete izin belgesinin ilgilisinden temini ile evraka eklenmesi ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, kesinleşen takip nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulü ile kiralananın tahliyesine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. İstem, kesinleşen takip nedeniyle kiralananın İcra İflas Kanununun 269/a maddesi gereğince tahliyesi istemine ilişkin olup, alacak istemi bulunmamaktadır. Hakim taleple bağlı olup fazlasına veya başka şeye hükmedemez. Bu nedenle istem doğrultusunda kiralananın tahliyesine karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı gibi davalının hükmü temyiz etmekte hukuki yararı da bulunmadığından temyiz dilekçesinin REDDİNE, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 24.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kiralananın tahliyesi istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davaya konu kiralananın davalıya 2886 sayılı yasa gereğince ihale ile kiraya verilip verilmediği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılamamaktadır. Davaya konu kiralananın “davalıya 2886 sayılı yasa gereği kiraya verilip verilmediği araştırılarak, 2886 sayılı yasa gereği ihale ile kiraya verilmiş ise, ihale evraklarının ilgili yerden temini ile” evraka eklenmesi ondan sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 15.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, kira alacağının tahsili ve kiralananın tahliyesi için başlatılan icra takibinde borca ve yetkiye vaki itirazın iptali ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir. Davalı, İstanbul 20.İcra Müdürlüğünde başlatılan icra takipleri sonucu gönderilen ödeme emirlerine karşı yetkili icra dairesinin Bodrum İcra Daireleri olduğunu ileri sürerek yetkiye ve borca itirazda bulunmuş, mahkemece davalının ikametgâhı, dava konusu taşınmazın bulunduğu ve sözleşmenin ifa edileceği yerin Bodrum/Muğla olduğu, İstanbul İcra Dairelerinin takip konusu borçta yetkisiz olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davacının kira alacağının tahsili ve kiralananın tahliyesi amacıyla başlattığı ilâmsız icra takibine davalının yaptığı itirazın iptali istemine ilişkindir. Sulh hukuk mahkemesince, davacı ile davalı arasında akdedilen 07/05/2007 tarihli kullanım sözleşmesinin 6 ve 13. maddesinde bu kullanım sözleşmesine 6570 sayılı Kanun ve 818 sayılı Borçlar Kanununun kirayla ilgili hükümlerinin uygulanmayacağının düzenlenmiş olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye hukuk mahkemesi tarafından ise, davanın kira sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Dava, akde aykırılık nedeni ile kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde sözleşmenin gerçek kişi ile akdedildiğini, ancak taşınmazda özel hukuk tüzel kişisi olan bulunduğunu belirterek akdin feshi ve davalı kiracının kiralanandan tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, taraflar arasında yapılan kira sözleşmesinde işyeri (turizm acentesi) olarak mecurun kullanılacağının belirtildiği, davalının kira sözleşmesinden sonra kendi adına limited şirketini kurduğu ve adresini dava konusu mecuru gösterdiği şirketin kurucusunun davalı olduğu dikkate alınarak ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Mahkemece kiralananın tahliyesi, itirazın kaldırılması talebinin kısmen kabulü ile takibin 17.300,00 TL alacak yönünden devamına karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davalı vekilinin kiralananın tahliyesine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davacı alacaklı dava dilekçesinde icra takibine vaki itirazın kaldırılmasını istemiş ancak tahliye talebinde bulunmamıştır....