Davalı uyarlama şartları oluşmadığından davanın reddini istemiştir....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09.12.2020 NUMARASI : 2020/1512 ESAS DAVA KONUSU : Kira (Uyarlama İstemli) KARAR : Konya 2. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilen 09.12.2020 tarihli tensip ara kararına karşı, davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla; dosya ve tüm kayıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 25/01/2016 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile davalı Kızılay Derneği'ne ait Aziziye Mah. Melvana Cad....
-TL, yıllık 25.000 TL olarak belirlendiğini ve ödemenin yıllık peşin olarak yapılmasının kararlaştırıldığını, sözleşmedeki yıllık %20 artış şartı gereğince 2012 yılı kira bedelini stopaj dahil 62.500 TL olarak ödendiğini, bu bedelin aynı muhitte benzer dükkan kira bedellerine göre çok yüksek olduğunu, kira başlangıcında zaten yüksek olan kira bedelinin %20 artış oranı ile artık davacı açısından ödenemez hale geldiğini, sözleşmenin tarafları arasındaki dengenin davacı aleyhine olağanüstü değiştiğini, ayrıca ilaç ve sağlık sektöründe yapılan düzenlemeler ile eczanelerin kâr marjının %50 oranında azaldığı, bu sebeple bir çok eczanenin kapandığını, bu yasal düzenlemelerin sözleşme kurulurken öngörülmeyen olağanüstü bir durum olduğunu belirterek 01/07/2013 tarihinden itibaren kira bedelinin brüt 2.000 TL olarak belirlenmesini, bu kira bedelinin yıllık peşin değil aylık periyotlar halinde ödenmesini talep etmiştir....
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile,1.5.2003 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin 1 yıllık kira karşılığının 10.804 TL,1 aylık kira bedelinin 900,33 TL olarak ,kira süresinin de 10 yıl olarak ve kira sözleşmesi 12.maddesinin, heryıl kira bedelinin bir önceki yıl kira bedelinin üfe oranında arttırılması ve tahliye talep edilemeyeceği şeklinde uyarlanmasına,fazla istemin reddine karar verilmiş,hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 2010/17858-2011/7265 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Taraflar arasında 1.5.2003 tarihli kira sözleşmesi ile davacıya ait taşınmaz yıllık 12 TL kira bedeli ile 49 yıllığına hizmet binası olarak davalıya kiralanmış, sözleşmenin 12.maddesinde, kira bedelinin arttırılması ve kısmen ya da tamamen tahliyesinin istenemeyeceği kararlaştırılmıştır....
A.Ş. ile aralarında düzenlenen 12/11/1972 tarihli protokol ile dava konusu hizmet binasının davalıya aylık 100 TL kira bedeli ile 49 yıllığına kiralandığını, davalının kira sözleşmesinin başlangıcı olan 1972 yılından bu yana hiç ödeme yapmadığını, bu nedenle hizmet binasının aylık kira bedelinin belirsiz hale geldiğini, protokolün akde aykırılık nedeni ile hükümsüz olduğunu belirterek 12/11/1972 tarihli protokolün akde aykırılık nedeniyle iptalini, dava tarihi itibari ile aylık kira bedelinin belirlenmesini ve dava tarihinden itibaren geriye doğru beş yıllık kira bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 14.10.2016 tarihinde kira sözleşmesinin iptaline ilişkin talebinden vazgeçmiştir. Davalı ... A.Ş., Türkiye Cumhuriyeti Posta, Telgraf ve Telefon İşletmesi'nin 4000 sayılı Kanun ile Türk Telekomünikasyon AŞ ve Posta İşletmesi Genel Müdürlüğü şeklinde yeniden yapılandırıldığını, ......
Sonuçta verilecek her türlü karar, az yukarıda açıklanan esaslara aykırı olmamalı, dayanaklarını içerir şekilde gerekçeli ve Yargıtay denetimine uygun olmalıdır.Dava konusu olayda mahkemece kira bedelinin uyarlanmasına karar verilmişse de, uyarlama davalarında dikkate alınması gereken, az yukarda açıklanan kural ve yöntemlerin gözetilmediği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda tarafların gösterdiği emsaller ile taşınmazın bütün özellikleri de dikkate alınarak genel ifadeyle sonuca ulaşıldığı anlaşılmaktadır. Eksik incelemeyle ve kira tespitine ilişkin esas ve usullere göre 2012/2412-7297 uyarlamaya karar verilemez....
Uyarlama yapılacak dönemin hangi tarihte sona ereceği yönünden yapılan değerlendirmede ise, kira sözleşmesinde kira süresinin yer tesliminden itibaren bir yıl olarak öngörüldüğü, yer tesliminin 05.03.2020 tarihinde yapıldığı, davacı ile yapılan kira sözleşmesi Devlet İhale Kanunu uyarınca yapılmış olduğundan bir yıllık sürenin dolması ile kira sözleşmesinin kendiliğinden sona ereceği, davacının 05.03.2020- 05.03.2021 tarihleri arasındaki dönem için kiracı olup, 05.03.2021 tarihinden itibaren kira süresi sona erdiğinden kiracının bu tarihten sonra fuzuli şagil durumuna düşeceği anlaşılmaktadır. Kiracının fuzuli şagil olduğu dönem için kira uyarlaması yapılamaz. Bu tarih için idare yeni bir ihale yapıp yine davacı bu ihaleyi kazanarak yeni bir kira sözleşmesi yapılmış ise dahi, yeni dönem kirası ihale ile belirlenmiş olacaktır. O halde 05.03.2021 tarihinden sonraki dönem için uyarlama yapılamayacağı anlaşılmaktadır....
Mahkemece, bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne, kira sözleşmesinin 1.5.2006 tarihinden itibaren 29 283,64 USD + KDV olarak kabulüne, fazla talebin reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Dava konusu taşınmazın, davalı tarafından 1.5.2000 tarihinde 10 yıl süreli kira sözleşmesi ile kiralandığı ,aylık kiranın 25 000 USD + KDV olduğu, bilahare 1.5.2003 tarihinde yapılan ek protokol ile 22 500 USD + KDV ye indirildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı son yıllarda dolarda meydana gelen değer kaybını ileri sürerek eldeki davayı açmış, mahkemece dolar ve TEFE deki artışlar gözetilerek hazırlanan bilirkişi raporuna itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Oysa uyarlama talebinde bulunulabilmesi için karşılıklı edimler arasındaki dengenin, öngörülemeyecek biçimde şartların olağanüstü değişmesiyle sonradan taraflardan biri aleyhine katlanılamayacak derecede bozulması gerekmektedir....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/365 Esas sayılı dosyası ile ikame etmiş olduğu bir uyarlama davası bulunduğunu, tahliye talebinin reddi yönündeki karar doğru olmakla birlikte, itirazın kaldırılması yönünden verilen kararın hatalı olduğunu, Mahkeme tarafından kira sözleşmesine itiraz olunmadığı yönündeki tespitin doğru olmadığını, kira bedellerine yönelik uyarlama davası olduğunu, uyarlama davasının sonucunun beklenilmesi gerektiğini, davalı aleyhine icra inkar tazminatı verilmesinin de hatalı olduğunu, alacağın likit olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C....
Davalı, dava konusu mecurda 1950’li yıllardan beri kiracı olarak bulunduğunu, en son 18.3.1997 tarihli kira sözleşmesi gereğince başlangıçta belirlenen kira parasının sözleşme şartlarına uygun olarak arttırıldığını, kiralanan ... içersindeki mevcut yapı ve tesisleri kendilerinin inşa ettiklerini, kira süresi sonunda mevcut tesislerin bedelsiz olarak davacıya devredileceğinin hüküm altına alınmasının kira parasının belirlenmesinde büyük etken olduğunu, sözleşme tarihinden sonra kira parasının uyarlanmasını gerektirecek beklenmeyen bir değişiklik olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....