Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulü ile 2008-2009 yılı kira gelirinin aylık 4.992 TL, yıllık 59.904 TL olarak tespitine karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 15/03/2018 tarih 2017/2734 esas- 2018/2534 karar sayılı ilamı ile "..Davacının davadaki talebi kira bedelinin uyarlanmasına ilişkin olup mahkemece uyarlama koşullarının varlığı, davalı kiracının halen ciroya bağlı olarak ödediği aylık kira bedellerinin belirlenmesi ve bu şekilde uyarlama koşulları oluşup oluşmadığı hususunda içinde serbest mali müşavir bilirkişinin de olduğu 3 kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir. " gerekçesiyle hüküm bozulmuştur....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, batıl olduğu gerekçesi ile kira sözleşmesinin iptali için dava açıldığını belirtip, görevli mahkemenin taşınmazın değerine göre belirlenmesi gerektiğini bildirerek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda; taraflar arasında yapılmış bulunan kira sözleşmesinin batıl olduğu bildirilerek kurulduğu andan itibaren iptali istenmektedir. HUMK’nun 8. maddesinin 2. fıkrasında yalnızca akdin feshi istemli davaların dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinde açılacağı öngörülmüştür. Buna karşılık kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti, başlangıçtan beri geçerli olmadığının saptanması davasında görevli mahkeme dava konusu değere göre belirlenecektir. Geçersizliğinin tespiti istenilen kira sözleşmesine konu taşınmazın değeri sulh hukuk mahkemesinin görev sınırının üzerindedir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/102 Esas KARAR NO: 2022/94 DAVA: Kira (Uyarlama İstemli) DAVA TARİHİ: 09/02/2022 KARAR TARİHİ: 10/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan Kira Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın müvekkiline ait olan --- adresinde bulunan dükkanda ---- tarihinden beri kiracı olarak ikamet ettiğini, müvekkili tarafından davalıya yasal süresi içinde ihtarnamenin düzenlendiğini ve gönderildiğini, söz konusu ihtarnamede kira bedelinin yeni dönem için aylık ----çıkarılmış olduğu ihtar edilerek bildirildiğini, davalı tarafın ihtarnameye cevap vermediğini, arabuluculuk görüşmelerinin de anlaşamama ile sonuçlandığını, --- olan aylık kira bedelinin yeni dönem için mevcut piyasa koşullarına uygun olarak -------artırılarak tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Somut olayda; dava, uyuşmazlık konusu olan kira sözleşmesinin kurulduğu andan itibaren muvazaa nedeniyle iptali ile birlikte ecrimisil istemine ilişkindir. HUMK’nun 8. maddesinin 2. fıkrasında yalnızca akdin feshi istemli davaların dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinde açılacağı öngörülmüştür. Buna karşılık sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti, başlangıçtan beri geçerli olmadığının saptanması davasında görevli mahkeme dava konusu değere göre belirlenecektir. Bu durumda, HUMK’nun 8. maddesinin 2 fıkrası kapsamında bulunmayan baştan beri kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile birlikte 31.000,00 TL ecrimisil talebinden oluşan uyuşmazlığın, Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nun 21 ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25 ve 26.) maddeleri gereğinc Gölcük 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 12.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalılar tarafından, davacı aleyhine sözlü kira sözleşmesine dayanılarak kira alacağının tahsili ve tahliye istemli icra takipleri başlatıldığı anlaşıldığından bu kapsamda davacının kiracı sıfatının olduğu açıktır. Kira bedelinin tespiti davasının kiracı tarafından açılmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Dava 14/11/2012 tarihinde açıldığına göre davacı geriye dönük olarak 2008, 2009, 2010 ve 2011 yılları kira bedelinin belirlenmesini talep edemez. 2012 yılı kira bedelinin tespitine yönelik talep açısından ise öncelikle davacının, tespitini istediği kira bedeli miktarı yönünden talebinin açıklattırılması ve kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin belirlenmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki uyarlama davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusuz kaldığından reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalıya ait taşınmazı 15.5.2003 tarihli sözleşme ile kiraladığını, kira sözleşmesinde artışa ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığını, ancak aynı tarihli belge ile ileriki yıllara ilişkin % 20 artış yapılacağına ilişkin kira zam taahhütnamesi imzalatıldığını, 15.5.2006 tarihine kadar bu taahhütname dikkate alınmadan gerekli artışın yapıldığını ancak davalının bu dönem için taahhütname gereğince artışa göre kira bedeli talep ettiğini ileri sürerek, taahhütnamenin iptali ile kira bedelinin enflasyon oranında uyarlanmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, uyarlama koşullarının oluşmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
Davalı uyarlama şartları oluşmadığından davanın reddini istemiştir....
Taraflarca bu konuda bir anlaşma yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın, beş yıldan uzun süreli veya beş yıldan sonra yenilenen kira sözleşmelerinde ve bundan sonraki her beş yılın sonunda, yeni kira yılında uygulanacak kira bedeli, hâkim tarafından üretici fiyat endeksindeki artış oranı, kiralananın durumu ve emsal kira bedelleri göz önünde tutularak hakkaniyete uygun biçimde belirlenir. Her beş yıldan sonraki kira yılında bu biçimde belirlenen kira bedeli, önceki fıkralarda yer alan ilkelere göre değiştirilebilir.” hükmü bulunmaktadır. Türk Borçlar Kanun'unun 345. maddesi gereğince, kira bedelinin belirlenmesine ilişkin dava her zaman açılabilir....
DAVA KONUSU : Kira (Kira Parasının Tesbiti İstemli) KARAR : Denizli 1....
DAVA KONUSU : Kira (Kira Parasının Tesbiti İstemli) KARAR : Denizli 1....