İhtiyati tedbir Hukuk Muhakemeleri Kanunu 389. maddesinde "geçici hukuki korumalar" olarak vasıflandırılmış ve aynı maddenin birinci fıkrasında "mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir" şeklinde düzenlenmiş olup, tedbir talebinin kabulü veya reddi bir kısım genel ilkeler konularak hakime bırakılmış, ancak ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği açıkça düzenlenmiştir. Dosyanın incelenmesinde, taraflar arasında kira sözleşmesinin bulunduğu, buna göre 08/03/2021- 07/03/2022 tarihleri arasındaki dönem için kiralandığı, kira sözleşmesinin 10. Maddeye göre, kiracı kira süresinin bitiminde derhal, sözleşmenin feshi halinde ise tebligatı müteakip 15 gün içinde taşınmazı tahliye etmek zorundadır....
açıldığı, Zabıta Müdürlüğü'nce 22/01/2021 tarihinde kira sözleşmesinin 30/06/2020 tarihinde sona etmesine dayanılarak tebligatın davacıya gönderildiği, davacı vekilinin 29/01/2021 tarihli dilekçesi ile kira sözleşmesinin devamı ve tahliye işlemlerinin iş bu dava neticeleninceye kadar durdurulması yönünde tedbir talep ettiği anlaşılmıştır. 7226 Sayılı Kanun'un geçici 2.maddesi ile kabul edilen "1/3/2020 tarihinden 30/6/2020 tarihine kadar işleyecek iş yeri kira bedelinin ödenememesi kira sözleşmesinin feshi ve tahliye sebebi oluşturmaz." düzenlemesi bulunmakla davalı tarafça iş yeri kira bedelinin ödenememesi nedeniyle tahliyenin talep edilmediği, kaldı ki 7726 sayılı yasanın belirtilen tarihlerini de tahliye talebinin kapsamadığı anlaşılmakla ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir."...
açıldığı, Zabıta Müdürlüğü'nce 22/01/2021 tarihinde kira sözleşmesinin 30/06/2020 tarihinde sona etmesine dayanılarak tebligatın davacıya gönderildiği, davacı vekilinin 29/01/2021 tarihli dilekçesi ile kira sözleşmesinin devamı ve tahliye işlemlerinin iş bu dava neticeleninceye kadar durdurulması yönünde tedbir talep ettiği anlaşılmıştır. 7226 Sayılı Kanun'un geçici 2.maddesi ile kabul edilen "1/3/2020 tarihinden 30/6/2020 tarihine kadar işleyecek iş yeri kira bedelinin ödenememesi kira sözleşmesinin feshi ve tahliye sebebi oluşturmaz." düzenlemesi bulunmakla davalı tarafça iş yeri kira bedelinin ödenememesi nedeniyle tahliyenin talep edilmediği, kaldı ki 7726 sayılı yasanın belirtilen tarihlerini de tahliye talebinin kapsamadığı anlaşılmakla ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir."...
Mahkemece; davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulü ile taraflar arasındaki 01/01/2022- 31/12/2022 tarihli kira dönemi için imzalanan 18/12/2021 tarihli sözleşmeye göre İhtiyati tedbir isteyen tarafından bir yıllık kira bedelinin (23.245,11x12=278.941,32) %15'i oranında 41.841,19 TL nakit ya da kesin ve süresiz teminat mektubu şeklinde teminat yatırıldığında davalının söz konusu kiralanandan 31/12/2022 tarihine kadar tahliye edilmemesi yönünden ihtiyati tedbir yolu ile tahliyenin durdurulmasına karar verilmiş, davalı vekilinin bu ara karar ile verilen İhtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin yaptığı itirazın kabulüne, mahkemece verilen 08/08/2022 tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....
Somut uyuşmazlıkta; İlk derece mahkemesince 17/11/2021 tarihli ara karar ile, 2.154,00 TL TL tutarında teminat karşılığında dava konusu taşınmazdan davacının tahliyesine yönelik davalı tarafından alınan kararın icrasına ilişkin yapılan ve yapılacak işlemlerin dava sonuçlanıncaya kadar ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına, karar verilmiş, ihtiyati tedbir kararına karşı davalı tarafça dilekçe ile; mahkemece verilen tedbir kararının hukuka uygun olmadığı, bildirerek ihtiyati tedbir kararına itiraz ettiği, mahkemece duruşma açılmaksızın dosya üzerinden verilen 29/11/2021 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbirin kaldırılmasına yönelik itirazın reddine karar verildiği görülmüştür İlk Derece Mahkemesince, Hukuk Muhakemeleri Kanunu 394/4 maddesi gereğince kanunun emredici hükmüne aykırı olarak duruşma açılmaksızın dosya üzerinden karar verilmiş olmakla usulüne uygun bir itiraz incelemesi yapılmamış olup istinaf istemine konu karara yönelik istinaf denetiminin de yapılması mümkün değildir...
Asliye Hukuk Mahkemesi 2020/20 D.İş esas- 2020/20 Karar numaralı kararı ile kabul edildiğini ve sözleşmenin feshi işleminin tedbiren durdurulmasına karar verildiğini, alınan kararla birlikte T3 yapılan 80809872- 104.03- E.9665685 Sayılı başvurularının Akasya Eczanesi Konulu 18/08/2020 tarihli işlem ile reddedildiğini, Ret sebebi olarak sözleşmenin feshi işleminin tedbiren durdurulması kararında ödeme yapılması ibaresinin bulunmadığı gösterdiklerini, sözleşmenin devamı karşılıklı hak ve yükümlülüklerin yerine getirilmesi anlamına geldiğinden anılan ihtiyati tedbir kararına ek olarak mahkememizce verilecek ihtiyati tedbir kararı ile ödemelerin yapılmasının sağlanmasını , T3 hukuki dayanaktan yoksun ve haksız sözleşmenin feshi işleminin iptalini, ve sözleşme gereğince yapılması gereken tüm ödemelerin sağlanmasını talep ve dava etmişlerdir. İlk derece mahkemesince,"..Davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin REDDİNE" şeklinde ara karar tesis edilmiştir....
Bu sebepledir ki ihtiyati tedbire karar verilirken, haksız olma ihtimali de dikkate alınarak talepte bulunandan kural olarak teminat alınır. Bu bağlamda, davacının dayandığı alt kira sözleşmesinin dayanağı olan asıl kira sözleşmesinin Ankara 3. İdare Mahkemesinin 09/03/2021 tarihli ve 2020/1853 Esas sayılı dosyası ile iptal edildiği ve bu kararın mündericattan geçerek kesinleştiği nazara alındığında ilk derece mahkemesinin, yaklaşık ispat koşulunun somut olayda gerçekleşmediği yönündeki kabulü yerinde olup ihtiyati tedbir kararına itiraz üzerine verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına dair ara karar yerinde görülmüştür. Davacı vekili her ne kadar müvekkilinin iyi niyetli 3.kişi durumunda olduğunu iddia etmiş ise de, alt kira sözleşmesini imzalayan davacı şirketin imzaladığı kira sözleşmesinin asıl kira sözleşmesi ile kayıtlı olduğunu bilmesi gerekmekte olup, basiretli bir tacir gibi davranmak yükümlülüğünde olan davacının aksi yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir....
durumunda müvekkilinin telafisi imkansız zararlara uğrayacak olması sebebiyle dava sonuna kadar tahliyenin durdurulması yönünde İhtiyati tedbir kararı verilmesini, davalı idare ile davacı arasında yapılmış olan 19.11.2020 tarihli kira sözleşmesinin davalı idare tarafından tek taraflı olarak feshinin geçersizliğine ve 19.11.2020 tarihinde yapılan kira sözleşmesinin devam ettiğinin tespitiyle kiracı-kiralayan ilişkisinin devam ettiğine, davalı idarenin sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetmesinin TBK'nun 354. maddesine ve yerleşik Yargıtay İçtihatlarına açıkça aykırı olması ve müvekkilimin davalı idare tarafından tahliye edilmesi durumunda telafisi imkansız zararlara uğrayacak olması sebebiyle dava sonuna kadar tahliye işleminin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir....
Sayılı dosyası ile tahliye talepli dava açıldığını, dosyanın derdest olduğunu, bu dosyadan alınan bilirkişi raporu ile de davacının borçlu olduğunu, tüm bu nedenlerle davacının ihtiyati tedbir kararının kaldırılarak, ihtiyati tedbir talebinin ve davasının reddinin gerektiğini bildirmiştir. İSTİNAFA KONU ARA KARAR: Antalya 4.Sulh Hukuk Mahkemesinin 30/03/2023 tarihli tensip ara kararı ile ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile 5 aylık kira bedelinin teminat olarak yatırılması halinde tahliye işlemlerinin durdurulmasına karar verilmiş, davalı belediye vekili bu karara karşı itiraz etmiştir. Mahkemece 11/07/2023 tarihinde, davlının ihtiyati tedbir kararına itirazı duruşmalı olarak değerlendirilmiş ve "Davacı vekili tarafından ihtiyati tedbir talebinin kaldırılmasına yönelik itirazın REDDİNE," karar verilmiş, davalı belediye vekili bu ara karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
No:3 Konyaaltı/ANTALYA adresinde bulan G Ada 50/2- 66/3- 67/1 Parsel sayılı taşınmazda tahliye ve tasfiye işlemlerinin önlenmesini teminen teminatsız olarak İHTİYATİ TEDBİR yoluyla tahliye işleminin DURDURULMASINA," şeklinde karar verilmiştir....